/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 68.
    +6
    13 ocak tarihinde beyler, yine Bingöl çok soğuk ve aşırı derecede yoğun yağışı var.-20 dereceyi görüyoruz..O dönem yine birer saat nöbet tutulmaya devam ediliyor.
    O yüzden 9-10 nöbetini tutmak amacıyla doldur-boşalt istasyonunda komutanı bekliyoruz. Doldur-boşalt istasyonu, karakol kapısından çıkar çıkmaz, sağda 20 adım ötede.
    Dışarıda yoğun kar yağışı ve tipi olduğu için nöbetçi assubay karakoldan dışarı çıkmayarak, uzaktan bize seslenerek doldur-boşalt yaptırıyor.

    "Kurma kolu çek bırak, emniyeti aç, tetik düşür, emniyete al,şarjör tak.."

    Yerde neredeyse 1 metreye varan kar olduğu için insan yürümekte zorlanıyor. Bundan dolayı da tüfeğin askı kayışını omzuma asıp, karda penguen gibi yamuk yumuk yürüyerek
    nöbet tutacağım mevziye ilerliyorum. Mevziye vardığımda tüfeği omzumdan çıkarıp elime alayım derken, Allah sizi inandırsın kafama sıkmayı bile düşünmüştüm,bir bakıyorum ki
    şarjör yok dıbına koyayım. Yoğun kar yağışı ve şiddetli rüzgardan dolayı, doldur boşaltı alel acele yaptıran nöbetçi assubay da,ben de bunu farkedemiyoruz ama,ben
    soğuktan doğru dürüst tutmayan ellerimle şarjörü yuvasına adam akıllı sokamadığım için şarjör yolda mevziye doğru ilerlerken karın içerisine düşüyor.
    Bunu gider gitmez farkettiğim için, nöbet tutmuş olduğum kuledeki telefonla santrali arayıp nöbetçi assubaya bağlamasını istedim. Durumu izah ettim. Benim yerime
    idareten bir asker yollayacağını, benim de şarjörü hemen bulup kendisinin yanına gelmemi istedi.
    ···
  2. 67.
    +2
    Aga sende ne kadar fazla hata yapmışsın
    bi bırak şu saçma aptallıkları amk
    ···
  3. 66.
    +6
    Tekrar karakola döndüğümde artık Bingöl çok soğuk olmuştu. Mevsim şartları bizi çok zorluyordu.
    Hatta o kadar çok zorluyordu ki,tutulan bir nöbet 2 saat iken,1 saate çekilmişti. Fakat kısa süre nöbet yazılınca da zırt pırt nöbet vakti geliyordu.
    O zaman herşey yolundaydı. Kızla aramız iyiydi.Ben artık tezkereci sıfatında bir asker olduğum için de karakolda rahatlamıştım. Ivır zıvır işleri alt devreler yapıyor,
    biz gib gibi yatıyorduk. Sadece baykuş olduğum için (askerde gece vardiyasına baykuş denilirdi) gece nöbetlerinin soğuğundan dolayı sıkıntı çekiyordum. Onun haricinde
    herşey gayet iyiydi. Hiçbir problem yoktu...

    31 aralık gecesi, saat 12-2 nöbetim vardı. Yani yeni yıla nöbette girecektim.Her 12-2 nöbetimde hatunu arardım, vakit geçerdi, konuşurduk.O gece malum yılbaşı olduğu için
    hatun dışarıya gezmelere falan gitmiş, içiyor,eğleniyor, takılıyor işte. Tabii benim telefonu kim gibler? Tülay'ı arıyorum o bile açmıyor dıbına koyayım.
    Ama öyle aklınıza hemen reşatı getirmeyin.Bu hikayede reşat yok beyler :D Hal böyle olunca ben biraz bozuldum ama bu kez hemen koyvermek istemiyordum. Sonuçta kız
    hava değişiminde ondan vazgeçtiğimi, başka biriyle bir süreliğine flört ettiğimi düşünüyordu.Bu yüzden ona şunu yapma, bunu yapma diyememiştim. Halbuki o kadar mevzudan
    sonra ağzına sıçmam gerekirdi o ayrı. Kız şehir değişiyor Tülay haber veriyor, aramıyor etmiyor,ben hala o dönem diyorum ki,fazla sıkmayayım kızcağızı. Aptallık işte.
    Onun dışında kızla herşey olağan, fena değil, ilerliyoruz öyle. Yine aramızda gibik bir mesafe var ama. Dönünce halledebilirim diye kendime telkinler veriyorum.

    Fakat şimdi esas geleceğim konu, askerdeki en büyük travmam. Yani beni birçok sıkıntıya sokan, geceleri uykularımı bölen, başlığın "bir garip askerlik hikayesi" olmasını
    sağlayan, tarihte belki de bir eşine rastlayamayacağınız bir olay. Tarihte bir eşine rastlanmayacak kadar gerizekalılık olarak da nitelendirsek yanlış olmaz açıkçası...
    ···
  4. 65.
    +8
    Kaldıkları şehre giderken, Zehra ile olan tüm bağımı koparmak amacıyla, kendisini tüm sosyal platformlardan engelleyip, numarasını silip, eski hatunla tekrar barışmaya
    yaptığım bu şeyden dolayı özür dilemek için yollara koyulmuştum.Şimdi şu cümleyi yazarken bile kendime sinir oldum.Bir insan haklıyken ancak bu kadar haksız
    duruma düşebilirdi dıbına koyayım.
    Neyse o ana dönmek gerekirse ben hatunun yanına vardığımda beni biraz soğuk karşıladı. Yaptığım şeyden dolayı bana olan güveni sarsılmışmış..Bu yaptığım şey
    aramızdaki köklü ilişkiyi derinden etkilemişmiş falan.Ben Tülay tarafından nasıl manipüle edildiysem artık,en iyi arkadaşına, yani eski hatuna yalvar yakar barışmak
    isteyen durumuna düşmüştüm. Evet evet, yine,yeniden,ve ısrarla..

    Eski hatun benim bu aciz halimi görünce, yani sizin tabirinizle bu betalığımı görünce, iplerin hala kendisinin elinde olduğunu farketmiş, beni affettiğini söylemişti.
    Fakat şuan için bir ilişkiye başlamanın yersiz olduğunu, benim tekrar Bingöl'e dönüp askerliğimi bitirmemi, geldiğimde tekrar oturup konuşmamız gerektiğini söyledi.
    Ben de tüm bu yaşanan olaylarda, yaşamış olduğum olumsuzlukları, kendisinin bana yansıttığı şeyin sevgi olmadığını, onun sevgisini hissetmek istediğimi söyleyip
    daha da küçülmüştüm.O tüm bunları anladığını, askerden geldiğimde herşeyi oturup konuşacağımızı söylemişti. Onda eyvallah dedikten sonra zaten hava değişimini de
    tüketmiş olduk. Hava değişimi bittiğinde sanıyorum 29 Aralıktı.29 aralıkta tekrar Bingöl'e,ktmye katılmıştım.
    ···
  5. 64.
    +5
    istanbul'a geri döndüğümde artık ben de birçok şey değişmişti.Ne bileyim lan işte, değişmiştim sanki artık. Eskisi gibi hissetmiyordum. Hatunun bana yaşattığı yalnızlık
    beni biraz daha soğuk biri yapmıştı sanki. Sanki artık daha olgun, daha yaşlanmış gibi hissetmeme vesile olmuştu.O zaman öyle düşünmüştüm.
    Bundan dolayıdır ki eski hatunla birdaha beraber olmayacağıma dair kendime söz vermiş, kendisini aramayacak, yazmayacak,her türlü iletişimi kesecektim.
    Gerekirse Tülay'la bile arama mesafe koyacak, eski hatunu unutacaktım. Hava değişimi bittiğinde zaten 3 aylık askerliğim kalacak, döndüğümde yepyeni bir hayata
    başlayacaktım.En azından o zaman planım böyleydi.Bu yüzden Tülay beni defalarca kalmış oldukları şehre davet etse de ben gelmeyeceğimi söyledim. Tülay'a durumu anlattım.
    Artık ona karşı eskisi kadar güzel şeyler hissetmediğimi, askerlik serüveninde beni yarı yolda bıraktığını, dolayısıyla artık kendi yoluma gitmek istediğimi söyledim.
    Tülay inanmadı tabi. Fasist bu,bir şeye tepesi atmıştır böyle konuşuyordur diye düşünmüştü.Çünkü eski hatuna ne kadar zaafım olduğunu en iyi o biliyordu. Ciddiye alınmamıştım.

    Fakat hava değişiminin 15. gününde, yani tam yarısında, benim bile planlarıma dahil olmayan, tesadüfi bir şekilde biriyle tanışmıştım.Bu kişinin adı Zehra'ydı.
    Yaşı benden biraz küçük olmasına rağmen bir hayli olgun görünen, çok iyi diksiyonu olan ile ve ince ses tonuyla beraber konuşurken insanı kendine hayran bırakan, çok tatlı, hanım hanımcık bir kız.
    Zehra moda tasarım öğrencisiydi. Fakat moda tasarım öğrencisi olmasına rağmen tesettürlü bir kızdı.Çok güzel muhabbeti vardı. Konuşurken insanı eğlendiriyordu.
    Muhabbete bağlayabiliyordu.En ama en etkili olan şey ise, Zehra benimle ilgileniyordu. Durum böyle olunca ben Zehra ile konuşmaya başladım. Kendisiyle internet
    üzerinden tanıştık, okulunun düzenlemiş olduğu bir defileye beni de davet etti.O şekilde kendisiyle arkadaş olmuştuk.

    Amma velakin ben, Zehra ile olan bu güzel arkadaşlığımı biraz kötü niyetlerime bulaştırmıştım. Zehra'nın beni davet etmiş olduğu defile organizasyonunda
    instagram üzerinden story paylaşımında bulunup, Zehra ile beraber fotoğrafımı paylaşmıştım. Amacım bu fotoğrafı eski hatunun görmesi ve aylardır benim çektiğim çileye karşılık
    en azından bir nebze sinir olmasını sağlamak istemiştim. Yani Zehra'yı kullanmıştım. Fakat Zehra'nın tüm bu olan bitenden kesinlikle haberi yoktu.O sadece
    internet üzerinden tanıştığı ve hoş sohbet edebildiği bir arkadaşı olarak görüyordu beni. Tabii benim bu paylaşımımdan sonra, yaklaşık 1-2 saat geçti geçmedi derken, Tülay aradı.
    Yani bu da demek oluyordu ki ,fotoğraf istediğim kişi ve kişilere ulaşmıştı. Tülay bana ne yapmaya çalıştığımı sordu. Beni sürekli kaldıkları şehre davet ettiğini, eski hatunun
    beni hala sevdiğini, fakat benim istanbul'da gönül eğlendirdiğimi,bu yaptıklarımın doğru olmadığını söyledi. Bayağı bir azar işittim anlayacağınız.Bu arada şunu söylemeyi
    unuttum.Ben Tülay'a Zehra ile flört ediyoruz diye yalan söylemiştim. Normalde ortada böyle bi durum söz konusu değildi.

    Herşey bu şekilde ilerlerken, artık hava değişiminin bitmesine 5 gün kala,bir gece Tülay bana watsapptan mesaj attı. Eski hatunun moralinin çok bozuk olduğunu
    hala beni sevdiğini fakat durumun bu hale gelmesinden çok dert yandığından bahsetti. Tülay eski hatuna fasist artık onu sevdiğini hissetmiyormuş, sana ve sevgine
    güvenmiyor,bu yüzden Zehra ile bir ilişkiye başlayabilir demiş. Tülay bunu eski hatuna söyleyince, tabi eski hatunun şalterler yanmış. Senelerdir peşinden koşan adamın
    başka bir kızla beraber bir yerlerde eğlendiğini görmek eski köye yeni adet olduğundan bu durumu kabullenememiş, başlamış ağlamaya, bana küfretmeye. Sonrasında beni hala
    çok sevdiğini falan söylemiş. Tülay tüm bu olanları bana watsapptan öyle bir güzel anlattı ki beyler,ben ertesi günü o şehre gittim. Eski hatunun yanına...
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +1
      Panpa zehrayı gülhane parkına zütür sonra golok golok
      ···
  6. 63.
    0
    Rezzzzzzzz
    ···
  7. 62.
    0
    huur çocu niye saatlerce bekletiyon milleti bu karakterle tabi kız bırakır seni
    ···
  8. 61.
    +6
    Ameliyat tarihi geldiğinde apar topar hazırlanmam isteniliyor, daha sonrasında karakol komutanı beni odasına çağırıyor.
    Bugün beni ameliyata zütüreceklerini, refakatçı olmaları için derhal ailemin veyahut bir yakınımın Bingöl'e gelmesi
    gerektiğini söylüyor. Fakat Bingöl-istanbul arası çok fazla mesafe olduğundan ve ailemin de o dönem bir takım işleri dolayısı ile refakatçı olmalarını isteyecek
    pozisyonda olmadığımdan bu mümkün olmuyor. Bundan mütevellit komutana durumu izah ettiğimde yine bana kızdı. Neden ailenin gelemeyeceğini başında söylemiyorsun,ona göre bir şey düşünürdük diye.
    Akabinde alt devrelerden bir çocuğu refakatçı olmaları için benim yanıma veriyor ve ameliyat olmak üzre Bingöl Devlet Hastanesi'ne gönderiliyorum.
    Ayrıca şunu da bilmelisiniz ki tüm bunlar yaşanırken, benim hatunun nerede olduğu,ne tak yediği bilinmiyor. Tülay beni sürekli arayıp bana hatun hakkında bir takım
    anekdotlar verse de,işte aslında seni şöyle seviyor, böyle seviyor ama geçmişteki sorunları hala kafasından atabilmiş değil gibi şeyler.Bu yüzden arayamadığını, sabretmem gerektiğini söylüyor.
    Geçmişteki sorunlar dediğimkısma gelecek olursak da,hiç gelmesek daha iyi.O kadar geniş alıp hikayenin seyrini bozmanın lüzumu yok.
    Fakat şunu söyleyebilirim, askerde yapayalnız bıraktıracak
    cinsten konular yoktu ortada.

    Velhasıl kelam genel anestezi ile uyutulup kasık fıtığı ameliyatım gerçekleşiyor. Ameliyat olduktan yaklaşık 6 saat sonra uyanıyorum. Uyandığımda hatundan bir çağrı
    geldiğini gördüm.Çağrıyı cevapsız bıraktığım için bir de mesaj atmış,

    "fasist arıyorum ulaşamıyorum,bu ne sorumsuzluk? Merak ettim!" yazıyor. Güler misin ağlar mısın dıbına koyayım? Fakat genel anestezinin etkisi hala az buçuk devam ettiğinden
    arayıp konuşacak pozisyonda olmadığım için sadece mesaj ile karşılık vermek istiyorum.Ama mesaj atacak halim bile yok dıbına koyayım. Refakatçı olan çömezime seslenip
    telefonu verip yazmak istediğim mesajı söyleyip mesaj attırdım.Ölüm döşeğinde bile mesajı yanıtsız bırakmıyorum dıbına koyayım ahaha.. Mesajda da şuan pek iyi olmadığımı
    konuşacak duruma geldiğimde ilk onu aramak istediğimi yazdırdım.

    Geceyi hastanede geçirdikten sonra, öğlen saat 12-1 civarı doktor odama geliyor, ameliyat olan bölgeyi kontrol edip bugün taburcu olmam gerektiğini söylüyor.
    Ama herifler beni nasıl kesmişlerse artık, yatağımdan bile o kadar zor kalkıyorum ki anlatamam size. Tuvalete gitmek falan hele, kabir azabı gibi geliyordu.
    Ben doktora birgün daha kalmam lazım desem de taburcu ediyorlar ve ailemi arayıp erkenden taburcu ettiklerini ve uçak bileti almalarını istiyorum.Şimdi normalde
    hava değişimine giderken devlet de size uçak bileti kesebiliyor. Fakat bunun bir süresi var.Öyle ha diyince devlet bileti elinize vermiyor.1 hafta süre içerisinde
    devletin bana bilet kesebileceği söylendiği için ve bu 1 hafta süresince benim hava değişimi hakkımdan gittiği için bunu kabul etmeyip, kendi imkanlarımla, yani ailemin
    almasını istiyorum. Fakat talihsizlik şu ki taburcu olduğum gün için Bingöl-istanbul arası uçuşa bilet bulunmadığı gerçeğiyle karşılaşıyoruz. Haliyle Bingöl'de bir
    gece daha geçirmem gerekiyor. Dolayısıyla karakol komutanını arayıp durumu izah ettim. Komutanım bilet bulamadık,bu gece burada kalmam lazım fakat hastanede de kalamıyorum.
    taburcu edildim, çıkış belgelerim verildi diyorum. Beni bu gece için karakola alıp alamayacaklarını soruyorum. Tabi ki herşeyi yokuşa süren karakol komutanı o işi de
    yokuşa sürüp, benim karakola gidip gelmemin zor olacağını,o yüzden merkez ilçe jandarma komutanlığına taksi ile kendime imkanlarımla gitmem gerektiğini, konuyu anlatıp
    bir gece orada kalmam gerektiğini söylüyor.Ben de el mahkum kabul edip hastane önünden bir taksi çevirip merkez ilçe jandarma komutanlığına gidiyorum.Bu arada ailem
    ertesi gün için saat sabah 8.20'de kalkacak olan uçağa bilet aldığının haberini veriyor. Ulan bir rahatladım ki sormayın beyler.30 gün az değildi.iyi bir kafa
    izni yapmak için gayet yeterli bir süreydi. içim içime yine sığmıyordu. istanbul'a geri dönüyordum.
    Tümünü Göster
    ···
  9. 60.
    0
    Çevrimiçisin gibik yazsana.
    ···
  10. 59.
    0
    Rezervasyon
    ···
  11. 58.
    0
    rezidsn
    ···
  12. 57.
    +2
    ya senin cebeliyetini gibiyim bende ciddi ciddi okuyorum awk old mold dedik tak çıktı
    ···
    1. 1.
      0
      Neye kızdın panpa geldik aq
      ···
    2. 2.
      +1
      pnp askerlikten hatundan bahsedip doktorun seni gibmesiyle sonlandırıyosun
      ···
      1. 1.
        +1
        Hshxnenxjnexjj3
        ···
      2. 2.
        +1
        Amk iyi yedirdin
        ···
      3. 3.
        0
        Aynen :D
        ···
      4. diğerleri 1
  13. 56.
    +13
    Geldim beyler devam ediyorum. Ameliyat günü geldi çattı. 2 uzman beni Bingöl Devlet Hastanesi ek binasına getirdiler. Burayı fazla uzatmak istemiyorum. ilk defa ameliyata gireceğim baya bi heyecanlandım dıbına koyim. Anesteziyi verdiler, 15 e kadar saymamı istediler, 12 ye kadar saydım sonrasını hatırlamıyorum. Uyandığımda bir süre anestezinin etkisinden çıkamamışım. iyice kendime geldiğim zaman kasıklarıma baktığımda şişliklerin kaybolduğunu gördüm. Ama zütümde acayip bi ağrı hissetmeye başladım meğerse ameliyat erken bitmiş, doktorda fırsattan istifade 1:30 saat boyunca zütümü gibmiş. Komutanlar bunu duyunca bana pembe tezkere verdiler ve evime yolladılar. Bu da böyle bi anımdır.
    ···
    1. 1.
      +3
      Haykırdım amk
      ···
  14. 55.
    +1
    Anlatımın üslubun hepsi çok samimi ve güzel. Böyle bi hikaye okumayalı bir sene oldu. Yaz panpa az seri
    ···
  15. 54.
    +2
    Hadi lan çabuk yaz yengenin boğazı kurudu
    ···
  16. 53.
    0
    Kalsın burada
    ···
  17. 52.
    0
    Güzel anlatıyorsun kanka akşama devam
    ···
  18. 51.
    +3
    Rez pampa çöl güzel kalemin var devam et
    ···
  19. 50.
    +12 -1
    Beyler şu ana kadar okuduğunuz bölümler benim ve o dönem hayatımda olan insanların hakkında en azından bir kaç fikriniz olsun diye anlattığım bölümlerdi. Bundan sonraki bölümlerde hikayede esas anlatmak istediğim konulara gelmek istiyorum. Zaten pek bir şey de kalmadı. Fakat partları böyle kısa kısa yazmak pek hoşuma gitmiyor, hikayenin akıcılığını bozuyor. Akşam eve döndüğümde geri kalan kısımları da anlatırım ve olayı günümüze bağlayarak finali yaparım. Ayrıca bu hikaye kurmaca değil, benim yaşadığım bir hikaye. Zaten şu zamana kadar sözlükteki eski yazarlar bilirler benim bu hatundan neler çektiğimi :D Onlara buradan selam olsun. Akşam görüşürüz.
    ···
    1. 1.
      0
      panpa hatun duruyor mu hala
      ···
    2. 2.
      +7 -1
      Hatun ellerin oldu panpa.
      ···
    3. 3.
      +4
      yaktım panpa..
      ···
    4. 4.
      -1
      ele yazık olmuş habibi kullanılmış kadından hayır gelmez o iffetini seninle kaybetmiş başkasına varmış Allah ıslah eylesin
      ···
      1. 1.
        -1
        iffet ne la ferre mu
        ···
      2. 2.
        0
        rezzers panpa cıgaraya gıdıyom
        ···
      3. diğerleri 0
    5. diğerleri 2
  20. 49.
    +9
    Neyse hikayenin bu bölümünü fazla uzatmak istemiyorum.Ben durum böyle olunca mehmetçik hattını falan aradım.Ama bir gibe çare olmadı. Zaten mehmetçik hattında telefona bakan eleman da bizim gibi askermiş, bunu da o zaman öğrenmiştim. Yani kimi, kime şikayet ediyorsun durumu söz konusu. Askerde pek hak talep edemiyorsunuz, gidenler bilir.

    Bu konu nasıl sonuçlandı diye soracak da olursanız beyler, bizim peder yine işi halletti.Ne yapsam hakkını ödeyemem, taşşaklarına beton yetmez dıbına koyim. Peder o dönem komutanın beni oyaladığını, maksadının ameliyat tarihini geçirmek olduğunu anlamış. Durumu şuan Elazığ'da görev yapan bir binbaşıya anlatmış.Bu binbaşı da babamın arkadaşının arkadaşı yani, öyle çok yakın bir ahbabımız değil.Bu binbaşı benim bağlı olduğum bölüğe telefon açacağını ve gerekli izahati yapacağını söylemiş. Fakat babam bölük komutanının ismini verince;

    Binbaşı:Ağabey,o bölük komutanı dediğin adam benim devrem yahu. Aynı yerde okuduk biz. Telefonu zaten ben de mevcut, arar hallederim.Sen merak etme

    Demiş. Daha sonrasında bizzat bölük komutanı karakolu arıyor ve benim ameliyat tarihinde hastanede olmamı emrediyor.Bu konu da böyle aradan çıksın.
    ···
    1. 1.
      0
      lan hadi hadi hadi
      ···