1. 287.
    0
    hayatım çok gibko gidiyordu. bir gün okula uğradım. danışman hocam gördü, çağırdı odasına. iktisat kulübünü kurdun, ama hiç bir faaliyet yok dedi. dedim hocam hayatım çok kötü sevgilim ayrıldı falan. bu kalktı odasında bir şeyler aradı bir tane kağıt parçası verdi bana. bu bildiriye hazırlan dedi. baktım, uluslararası iktisat kongresi bir tane beyler. bütün dünyadan üniversite öğrencileri geliyor, belirli konularda sunum yapıyorlar. o dönemlerde 2009 yılında hafiften krizimsi bir ortam var. ana konu yine kriz. bir tane özet hazırlayın gidin buna arkadaşlarınızla. en azından yeni yerler görmüş olursunuz dedi. ben biraz araştırdım çok hoşuma gitti beyler. arkadaşları çağırdım. 3 kişiyiz toplam. konu bulduk önce. krizin nedenleri, bankacılık sektörüne etkileri ve çözüm önerileri diye bir başlık belirledik. ben başladım deli gibi araştırma yapmaya. sabahları okula gidiyor derslere giriyor, derslerden kalan zaman da hocamla birlikte araştırma yapıyordum. eve gidince de rakı açıyor, bir ufak rakı eşliğinde kaynak araştırması yapıyordum. iki üç hafta sonra özet metni yolladık beyler. özet metin kabul edildi, 6 ay sonrasına tam metni istediler. arada bir gamze ve buğra arıyordu ama gitmiyordum. çok nadiren buğrayla rakı içmeye gidiyordum, ama gamze ile görüşmek istemiyordum. işin açığı hastalıktan falan da tırsmıştım.

    yaklaşık 4-5 ay boyunca bu kongreye hazırlandım beyler. alkol dışında hayatım belirli bir düzene girmeye başlamıştı. artık her gün eve gidiyordum. abimle tekrar samimi olmaya başladım. yavaş yavaş abimle takılmaya ağırlık verdim. annem babam biraz daha mutluydu. arada bir annem geliyor, olum şu alkolude azaltsan falan diyordu. tamam anacım falan diyor yolluyordum. en sonunda tam metinde hazırdı. danışman hocamıza gösterdik çok beğendi. bir tane prof. hocamıza yolladı. ona verdik. 2-3 gün sonra çağırdı, bazı eklemeler yaptı, dekanın yanına yolladı. dekan da baktı beğendi. sevindi. bütün harcamaları karşılayacaz biz falan dedi.
    ···
  2. 286.
    0
    reserved
    ···
  3. 285.
    0
    bir gün yine rakı aldım buğranın yanına gittim. oturduk içmeye başladık. sonra benim canım gibişmek istedi gamzeyi aradım. buğra dedi ki olum fazla bağırmayın, komşular falan hep duyuyor dedi. dedim olum komşularda öğrenci halden anlarlar. 1 saat falan sonra geldi gamze. biraz rakı içtik beraber. sonra gittik içeri bir posta attım ben. tekrar geldik rakı içiyoruz falan, yine gittik bir posta attım. gecenin sonunda iyi geceler dedik buğraya gittik yattık. verdim gamzenin ağzına, ağlamaya başladım tekrar. noldu dedi. burcuyu düşünüyorum dedim. bu biraz ağzına aldı falan, bugün senden hayır gelmeyecek artık dedi. ben ağlamaya devam ediyorum. arkadaşını da çağırsana dedi. bir anda gözlerim açıldı amk. ney diyebildim sadece. grup yapalım dedi. kapıyı açtım, buğra sevine sevine koşuyordu kapının önünde. gel lan diyecem tam bu itti beni daldı içeri. amcık zaten bizi dinliyordu yine. neyse daldık beraber, bir iğrençliğe daha imza atıyordum. hayatımı kendi kendime gibiyordum.

    artık hangimizin canı gibişmek istese gamzeyi arıyorduk. bazen gelmiyordu. kendi gibişmek istediğinde, çıkıp geliyordu, birimizden biri gibiyordu muhakkak. sık sık ikimiz gibiyorduk. evde çırılçıplak geziyorduk hepimiz. evden dışarı çıkmıyorduk çoğu zaman. 2-3 günde bir markete gidiyor her şeyi stokluyor dönüyorduk. 1-2 şişe rakı 8-10 tane bira alıyorduk. onlar bitmeden de çıkmıyorduk. bir gün bu market seferlerinden birinde gamzeyi gördük markette. iki yanında da erkek vardı ve ikisinde elini tutuyordu. o da bizi gördü. gülümsedik birbirimize falan gittik yolumuza. ertesi gün geldi bu. içiyoruz, ben sordum kimdi onlar diye. arkadaşlarım dedi. nasıl arkadaş dedim. sizin gibi dedi. nasıl yani falan dedik biz. meğer kız 7 kişiyle birden böyle birlikte oluyormuş beyler. bunun adını da söyledi bir hastalık beyler. biz şok olmuştuk. anlatmaya başladı. mesela sabah ahmetle birlikte oluyorum, o işe gidiyor, hakanın yanına gidiyorum, öğlen onunla birlikte oluyorum, öğleden sonra o dün gördüğünüz iki arkadaşa gidiyorum onlarla birlikte oluyorum, akşam size geliyorum. bir kaç kişi daha var böyle dedi. bu kıza ne olduğunu hep merak ederim beyler. daha sonra tedavi falan görüyordu, ne oldu bilemem.
    ···
  4. 284.
    0
    devammmmmmmmm
    ···
  5. 283.
    0
    sabah ayıldığımda, arkadaşımın göbeğinde uyuyordum. (adına buğra diyelim arkadaşımın) yanımda rakı şişesi vardı. telefonuma baktım. sözlükten tanıştığım (adına gamze diyelim) gamze mesaj atmıştı, kahvaltı yapalım mı diye. hayatımdaki değişikliklerden haberdar değildim. sonra direk burcuyu aradım, alo dedi, aşkııııımmm dedim. sustu bu. noldu aşkım dedim. dün gece teyzem öldü dedi. aa başın sağolsun nasıl oldu bir anda falan derken, beni bundan daha çok üzen şey senin dün yaptıkların oldu dedi. naptım ben dün dedim ama kafamda şimşekler çaktı beyler, çünkü dün rakı içmeye başlamam ve sabah uyanmam arasında hiç bir gib hatırlamıyordum. dün gamze diye bir kızla neler yaşadığını anlattın dedi. doğru muydu bunlar yoksa sarhoş kafayla uyduruyor muydun dedi? beyler orada sarhoştum desem, burcu kendine inandıracaktı bunu. öyle olmadığını bilse bile istediği cevapta oydu. kaybetmek istemiyordu. ama ben onun saflığına, dürüstlüğüne yediremedim, evet doğruydu dedim. daha sonra direk hakkını helal et dedi. sustum sadece. benim varsa helal olsun dedi. gözümden yaşlar akıyor. he--he-lal diyebildim sadece. sesim titriyor ağlıyorum. hoşçakal dedi ve kapattı telefonu. telefon elimde mal gibi kaldım. arkadaşıma döndüm. hala uyuyordu. kalk lan zütü gibli dedim, uyandırdım bunu. ağlamaya devam ediyorum, anlattım buna durumu. yok mu çaresi dedim, yok dedi. nasıl arkadaşsın senin de dıbına koyayım dedim. benim değil git tekrar gamzenin dıbına koy dedi.

    ve beyler ben ağlaya ağlaya gittim. gamzeye mesaj attım, direk öğrenci evine çağırdım. deli gibi gibiştim. ağlaya ağlaya gibişiyordum beyler. hayatımdan en büyük değer parçası benim şu an içinde kaydığım kız gibi, kayıp gitmişti. bütün her şeyin sorumlusu şu an altımda inleyen kızdı. bir anda sinirlendim amk bunun saçını falan tuttum çektim kaltakkk diye bağırdım. bir tane de tokat çaktım. ben suratına bakıyorum amk atsın beni üstünden diye. ohh bir daha söyle dedi. mal mal bakıyorum ben, napıyorsun şu an da bana dedi. ne yaptığını söyle falan dedi, sonra başladım ben gibiyorum seni dıbına koduğumun orosbusu falan diye bağırmaya başladım. bir yandan da kızı dövüyordum beyler. buda bir anda boynumu ısırdı bağırıyo falan, ahh gibkk beni. beni gibtiğini söyleee falan. içeride arkadaşım var amk, eminim kapının önüne gelmiş dinliyordur bizi, ben delirmiş gibiyim, domal ananı giberim senin dedim. kız domaldı. resmen zütünü yırta yırta soktum beyler zütüne. kan geldi falan, ama kız nasıl bağırıyo soookkk diye. boşalacağım zamanda resmen akciğerine kadar sokuyordum öyle boşalıyordum. bu şekilde yaklaşık 2-3 ay geçti. buluşuyorduk hem birbirimizi dövüyor, hem gibişiyorduk. samimi, arkadaşlarım falan hep anlıyordu o gün gibiştiğimi. yüzümde tırnak izleri falan, çürükler oluşuyordu. eve çok nadiren gider olmuştum. cebimde zaten para taktu, istediğim arkadaşımda kalıyordum.
    Tümünü Göster
    ···
  6. 282.
    0
    reserved
    ···
  7. 281.
    0
    yazzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzz lan oççççççççççççççççççççççççççççççççççççççççççççççççç
    ···
  8. 280.
    0
    bu arada yemek yedim o yüzden geç kaldım beyler. kusura bakmayın.
    ···
  9. 279.
    +2
    neyse 2 gün oldu burcudan haber yok. 3 gün oldu burcudan haber yok. 4-5 amk kafayı yiyecem. dedim her şey bitti tabi salak herif. 1 haftayı geçti dayanamadım aradım. meğer ben sövdükçe yumuşayan bana karşı nazikleşen yeliz bunu aramış amk o gün. bunun hemen ardından yeliz, burcunun numarasını benden almış o gün, uzak dur ondan falan demiş. beni hamile bıraktı çocuk bekliyoruz falan vurmuş yalanın dibine. anlattım bende olanları burcuya. ikna ettim, zar zor tekrardan başladık. bundan sonra hiç hata yapmayacaktım beyler. böyle bir lüksüm yoktu.

    o günden sonra yeliz arada bir arıyor, aradığında insan gibi konuşuyordu. hastalığıyla ilgili bilgiler falan veriyordu. ben 3. sınıftayken yıllardır beklediğim haberi verdi. ilik nakli oldum iyileştim dedi. tamam dedim, artık görüşmemize gerek yok. lütfen bir daha arama dedim. o da teşekkür etti her şey için ve bir daha aramadı.

    okula ağırlık vermeye başladım. okulda iktisat kulübünü kurdum ve başına geçtim. 3-4 arkadaştık. kafamıza göre araştırmalar yapıyor, ekonomistleri okulumuza davet ediyor, kimisini getiriyorduk.

    bu günlerde beyler, sözlüklerden birinde bir hatun ile tanıştım. kendisi sözlükte moderatördü. normal konuşuyorduk sadece. arada bir istanbula takımımın maçlarına gittiğim bir arkadaşla takılıyordum. o da aynı sözlükte yazdığından durumu biliyordu. bir gün salakça bir nedenle bu mevzu açıldı. git gide ilerledi. en sonunda olay giberdin gibemezdine geldi. ve tabi her gibiyle düşünen erkek gibi başladım kıza yazmaya. kız çok acaip çıktı beyler. safım masumum sevimliyim diye zırvalarken bir gece saat 2 de telefonun çalması ile uyandım. burcu arıyordur diye açtım direk. ya çok azdım hadi bana bir şeyler söyle dedi. lan dedim kim bu gece gece. bir baktım telefona bu kız. aramızda hiç sevgililik yok bir şey yok. ne söyleyeyim dedim. şimdi orada olsam, aynı yatakta olsak bana neler yapardın anlat dedi. anlattım ben bir şeyler. o günün sabahı aradım, dün arayan abaza hiç o değilmiş gibi, masum taklitleri, saflık taklitleri almış başını gidiyor. iddayı kazanmamak için hiç bir neden göremiyordum. ve bir kızın duygularını (her ne kadar kaltak ruhlu da olsa) bir iddaa uğruna hiçe sayabilecek kadar şerefsizleşmiştim.

    kızı o gün memlekete davet ettim, ertesi gün geldi (zaten burada okuyordu). ve akşdıbına kızı gibtim beyler. tabi kızla birlikte hayatımı da kendi gibimle gibiyordum ama farkında değildim. iddalaştığım arkadaşla buluştuk. rakılarımızı ısmarladı güzelce. mangalımızı yaktık. içiyor eğleniyordum. deli gibi rakı içtim, iyiden iyiye sarhoştum artık. o sırada burcu aradı. ben telefonu açtım. manyak gibi sarhoşum. burcu hüngür hüngür ağlıyor beyler, teyzem öldü diye. bende o kafa yapısıyla diyorum ki teyzeni gibtir ette kıza ne güzel çaktım, kocaman memeleri vardı. anlatıyorum salak gibi sarhoş kafayla. arkadaş da içkili ama benim kadar değil. lan dur amk falan dedi aldı bu telefonu elimden. ben tekrar aldım aradım burcuyu. beyler düşünün teyzeniz ölmüş, aklınıza ilk sevgiliniz geliyor arıyorsunuz, o telefonu sarhoş bir biçimde açıyor ve çatır çatır gibiştiğinden bahsediyor. ki daha çok kısa süre önce günah çıkartmış, yeliz hakkında bütün itirafları yapmış bir insandan bahsediyoruz. bu güveni bir daha sarsmayacağına sözler veren insan.
    Tümünü Göster
    ···
  10. 278.
    0
    seri ol amk
    ···
  11. 277.
    0
    lan hızlı yaz çatladım amk okumak istiyorum tel numaranı pm at telden anlar lannn
    ···
  12. 276.
    0
    rezerved
    ···
  13. 275.
    0
    bir gün arkadaşın evine gittik, bu telefonda burcuyla olan mesajlarımı görmüş. sordu bu kim diye, takıldığım biri dedim amk. canımı vereceğim kadar aşık olduğum insana, bu yeliz malı için takıldığım biri demek çok zor beyler. neyse yelizle yine bir gün böyle sevişirken beni tamamen soydu, çıktı üstüme uğraşıyo falan. bu sonra oturdu gibimin üstüne eline aldı, lan bir baktım sokmaya çalışıyor. bakire kız amk. başıma kalacak. hemen kalktım ayağa, ne yapıyorsun sen yaaa dedim. içime girmeni istiyorum dedi. saçmalama, bir şeyleri zorla yaşıyorsam o kadar da değil dedim, bu hemen ağlamaya başladı. bu ağlamaya başlayınca bende devreler yandı, ağla amk dedim. ben senin yüzünden yıllardır ağlıyorum. benim 2.5 yıldır sevgilim var, senin yüzünden onun yüzüne bakmaya utanıyorum, git kendine başka tokmakçı bul dedim. bir daha asla böyle bir şey yaşamayacaz, destek olmanın anlamı kendini gibtirmeye, birilerine yamanmaya çalışmak değildir. hastalığını kullanarak hayatımı gibmeye kalkıyorsun, dıbına indiririm senin dedim. bu midem bulanıyo falan dedi, senin midene attırım, gırtlağını giberim kes sesini falan dedim. deli gibi bağırıyorum beyler. en sonunda giyindim çıktım gittim evden.

    akşam aradı bu ney lan diye açtım. nasılsın falan dedi. sanane dedim. ağlamaya başladı. giberim senin gözyaşını, 2.5 yıldır yetti be sürtük karı falan dedim. ama bir yandan da acaip içim acıyor beyler. ben böyle giydirdikçe yeliz de bir yumuşuyor, göreceksiniz. dedim ki, beni yalanlarınla hayatına ortak etmeye kalkıyorsun, şimdi sevgilimi arayıp anlatacam yaşadığımız her şeyi. eğer benden ayrılsın, giberim senin sopağını kaltak falan dedim tak suratına kapadım. sinirden deliriyordum. aradım burcuyu alo dedi, alodan sonra direk başlattım anlatmaya. bak ben sınava hazırlanırken yeliz diye bir kızla tanıştım cümlesiyle başladım. en sonunda bugün böyle oldu dedim. bunları sana anlatmam lazımdı, yalanlarla yüzüne bakamıyordum dedim. şimdi senden sakladığım hiç bir şey kalmadı. artık olabildiğimce dürüstüm. ama bu yaşadıklarımı değiştiremem, ne düşünüyorsun dedim. burcu hüngür hüngür ağlıyor tabi. sesi titriyor, 2-3 gün beni arama lütfen ben seni arayacağım dedi kapattı. ovv ben daha da çıldırdım beyler, aradım yelizi ağzıma ne geliyorsa sayıyorum. hastalığını kullanarak, kendine acındırarak yaptın bunları, eğer o kız bana dönmesin giberim seni falan. şimdi düşünüyorum da yaptığım sağlam muallaklik yelize karşı. sus amk. kız hasta, olan olmuş daha ne arıyorsun küfürler yağdırıyorsun.
    Tümünü Göster
    ···
  14. 274.
    +1
    kör olacam lan biraz kısalt entryleri
    ···
  15. 273.
    0
    üniversite ikinci sınıfa gelene kadar yaklaşık 2.5 yıl boyunca her gün bu şekilde geçti sayılır beyler. derslerim çok iyi değil ünide. alttan 7-8 ders yuvarlıyorum sürekli. yeliz neredeyse her akşam arıyor. burcu ile her gece msnde konuşuyoruz saatlerce. ilk 4 ay normal konuştuk, 4 aydan sonra artık birbirimize aşkım falan diyorduk. ilişki başlamıştı. mutluydum. ama bu 2.5 yıl içerisinde bir sürü ihanette bulundum.

    yeliz ayda bir ankaradan çıkıp buraya geliyordu. geldiğinde görüşelim diyordu. buluşuyorduk yemek yiyorduk sonra, hadi arkadaşının evine gidelim sevişelim diyordu. ilk başlarda bir şey diyemeden kabul ediyordum ama tam bir eziyetti. hiç bir his yok. düşünce yok, zorla sevişiyorsun. sonraları karşı çıkmaya başladım. ya gitmeyelim ne güzel oturuyoruz falan diyorum, bu hemen ağlamaya başlıyor, başım dönüyor falan diyor. kendini yerlere atıyor. amk tamam gidelim dediğimde turp gibi oluyor. o günlerin akşamı burcuyla falan msn de kamera açıp görüşüyoruz, lan bakıyorum kız çok saf, gülümsüyor falan. ben arkasından ne işler çeviriyorum. anlatamıyorum da burcuya. 2.5 yıldır o orada sanıyor ki ben burada ter temiz duruyorum. halbuki yediğim takların haddi hesabı yok. yeliz saçma sapan şeyler yapıyor telefonda ben sinirden çıldırıyorum, arıyorum burcuya sarıyorum, kavga ediyorum falan. yazık kızın hiç suçu yok hiç bir şeyden de haberi yok.
    ···
  16. 272.
    0
    rezervedd
    ···
  17. 271.
    0
    reserved
    ···
  18. 270.
    +1
    bundan yaklaşık 2 saat sonra burcunun telefonu çaldı. konuştu falan, ondan sonra veriyorum dedi lan pat bana verdi telefonu. ben şoke olmuş vaziyetteyim. telefonu verirken de annem dedi, beni iyice bir heyecan aldı. diyorum acaba kızımın yanında gezme falan mı diyecek, nereden karşılaştık diye sövüyorum, alo diyebildim en sonunda. beyler ben anadolu çocuğu olduğum için çok görmedim böyle şeyleri, yani buralarda bu şekilde değil aile yapıları, o yüzden çok ilgincime gitmişti, anlatacağım. alo dedim telefona, nasılsın oğlum falan dedi teyze bana. konuştuk biraz sonra dedi ki, bak oğlum 900 km. uzaktan gelmişin buralara kızımızın arkadaşı olarak, o yüzden bu akşam bize yemeğe bekliyoruz seni. ben yok teşekkür ederim falan diyorum, teyze ısrar ediyor, olmaz yavrucum o kadar yolu gelmişin misafirperverliğimizi yapmamız lazım bizim diyor, hem kızımızın arkadaşını daha iyi tanıma fırsatını da elde etmiş oluruz diyor. akşam 7 de gitmem lazım diyorum teyze ısrar etmeye devam ediyor. ağzımdan tamam çıktı amk.

    beyler şimdi sözlükte sürekli böbrek.avi falan diyoruz ya. direk öyle şeyler düşündüm. dedim gidecem, böbrek dalak pankreas ne varsa bırakıp çıkacam heralde, korkuyorum bir yandan. daha burcuyu bile 4-5 saattir tanıyorum, yemek işi nereden çıktı hiç tanımadığım insanlarla diyorum.

    buraları biraz hızlı geçeyim. bir cesaret gittim akşam yemeğe. tatlı falan elimde. babası falan var. ben çok gerginim tedirginim, onlar ise gayet rahat. muhabbet dönüyor masada. yemekler yeniyor bir yandan. yemek bitti kahveler geldi, müsade istiyorum çay getiriyorlar. diyorum kendime, sıcak şeyleri içiriyorlar böbrek dalak yumuşuyor heralde, keserken rahat olacaklar falan. telefon titreşimde bir yandan arkadaşım arayıp duruyor. haliyle çok merak etti o 7 de gelecem sanıyor. saat 10 u geçiyordu en sonunda müsade istedim kalktım. telefona baktım 10-12 tane cevapsız arama var. 1 tanesini arkadaşım yapmış, gerisini hep yeliz yapmış amk merak etmesi gereken adam iplemiyor, aramasın dediğim insan defalarca arıyor. aradım arkadaşı, lan ben burada kaldım dedim. iyi tak yedin dedi. bir tane otele gittim beyler, otel sözde 4 yıldızlı amk. buz gibi içerisi, klimayı açtım onunla ısınmaya çalışıyorum. kalorifer falan yanmıyor, muhtemelen de tek müşteri benim.

    yelizi aradım sonra mal gibi. açtı bu, nerdesin sen dedi direk. lan bana hesap falan sorar olmuş diyorum kendi kendime. neyse atıyorum tutuyorum, arkadaşlarla halı saha maçı yaptık falan, telefon sessizde kalmış batak oynamaya gittik. sen nasılsın falan diyorum hiç cevap vermiyor. ben telefon kesildi sanıp kapatıyorum, tekrar arıyor ama hiç ses vermiyor. çok sinir bozucu beyler. bir yandan burcuyla mesajlaşıyorum. burcu da birbirimizi biraz tanıyalım falan dedi, çok mutlu oldum. öyle yattım o gece.

    ertesi gün kalktım, alnımda bir kaşıntı var. gözümü açtım yavaş yavaş, duvarda bir tane örümcek var, alnımla duvar arasında ağ kuruyor beyler. yani düşünün oteli, örümcekler bile odaya yeni bir şey girmesine yabancılaşmış artık. duş aldım bir tane çıktım döndüm bursaya. oradan da bir kaç gün daha takıldık bursa da, memlekete döndük tekrar.
    Tümünü Göster
    ···
  19. 269.
    0
    bursa da 10 gün civarında kalacaktık. bu yüzden kalan zamanda burcu ile ilgili bir şeyler yapmak istiyordum. lan dedim kendi kendime yeliz seni ta ankaradan keyfine göre arıyor canına sıçıyor, sen belki bir daha ömür boyu göremeyeceğin insana duygularını bahsetmekten korkuyorsun. en fazla hayır böyle bir şey olamaz der kalır gider orada falan dedim. bursalı arkadaşımın yanına gittim, duygularımdan bahsedeceğimi söyledim. o da sorun değil benim için sen konuş kardeşim dedi. iyice de gazı yükledi. müsait olunca ortam aldım telefonu müsait misin diye mesaj çektim burcuya. evet diye cevap geldi, topladım cesaretimi aradım.

    merhaba nasılsın falan biraz konuştuk havadan sudan. sonra dedim ki çok hızlı olacak ben seni henüz bir kez gördüm ama çok hoşlandım senden. bursa da fazla kalmayacağım. o yüzden gitmeden önce bir kez daha seninle görüşüp seni daha iyi tanımak istiyorum. sen ne dersin dedim? burcu da olur ama buraya gelmen lazım dedi. orası neresi dedim? burası bursanın ilçesi dedi. yaklaşık 90 km şehir merkezine beyler. bende gelirim tabi dedim. ertesi gün için sözleştik. sabahın köründe arkadaş beni zütürdü bindirdi otobüse saat 10 gibi. binerken de uyuyorsa diye mesaj çektim, 10 otobüsüne bindim geliyorum diye. arkadaş son taktikleri veriyor, en geç 7 de burada ol falan diyor. neyse bindim otobüse. saat 11 gibi geldim ilçeye.

    otobüsten indim mal mal bakınıyorum ki etrafa, burcuyu gördüm. şaşırdım hiç beklemiyordum gelmesini. hoşgeldin dedi tokalaştık. hoşbulduk bile diyemedim, alışmışız çirkef kızlara ben sanıyorum ki gideceğim, arayacağım, o hazırlanacak, o hazırlanırken ben 1 saat falan boş boş dolanacam. en sonunda sen neden geldin buraya kadar diyebildim, sen taa ülkenin öbür ucundan gelmişin, ayrıca< buraya gelmeni ben söylemişim ayıp olurdu karşılamasam dedi. nasıl seviniyorum ama beyler. kız ne kadar düşünceli falan diyorum. içim içimi yiyor. dolmuşa bindik ilçenin merkezine indik beyler. kahvaltı yaptık konuşuyoruz böyle. ben gayet açığım. seninle ciddi bir ilişki düşünüyorum gibisinden konuşuyorum. kahvaltıdan sonra biraz gezelim dedik. gezinirken falan burcu "aaa, annem" dedi. ben hemen bir amip hızıyla burcunun yanından bölünerek uzaklaşmaya başladım. şöyle bir göz ucuyla da bakıyorum burcuya, çok şaşırmış durumda bu. neyse dedi ki ya nereye gidiyorsun gelsene dedi. ben afalladım tabi. gittim yanlarına, annesiyle tanıştırdı beni. biraz havadan sudan konuştuk, annesi ayrıldı sonra. dedim ki burcuya "ya kusura bakma ben sana belki kızarlar falan diye ayrıldım yanından" o da "önemli değil" falan dedi. benim ailem bu konulara karışmaz dedi.
    Tümünü Göster
    ···
  20. 268.
    0
    rizörv
    ···