/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +6
    Bu ayın her günü doluydu. Evlenemeyecek miydim yani onunla? Böyle bir ihtimal sözkonusu değildi. Oradan bir adama olanları anlattım. Adam hikayemi duyunca kabul etti. Evlenmek için önümde bir engel yoktu artık.
    ···
  2. 2.
    +6
    Yoğun bakımda onu uyutuyorlardı. Ama o çok uyumayı sevmezdi ki. Çok uyumanın vücuda zararlı olacağını söylerdi. Sabah uyanırdı ve paytak paytak yürüyerek düzgün konuşamayan sesiyle "günaydın" derdi. Tam söyleyemezdi bile. Arasına o şiir gibi esnemesi girerdi.
    ···
  3. 3.
    +6
    Evimize doğru yol aldık. Evet evli değildik ama aynı evde yaşıyorduk. Ama cinsel bir ilişkimiz olmadı. Evlenmeden de olmazdı. O an aklıma bir fikir geldi. Bu ay bitmeden onunla evlenecektim.

    Edit: pek ilgi toplamadı bu başlık sanki.
    ···
  4. 4.
    +5
    Doktor geldi ve "Yakını sen misin" diye sordu. Sanki bu hakaretti benim için. Onun yakını olacak kadar düşük değildim. Sanki o idim. O da ben. Acılarımız bile aynıydı sanki. "Evet benim" demek bile zoruma gitmişti. "1 ay ömrü kaldı. Onu hastaneden çıkaracağız ve acılarının azalması için ilaç vereceğiz." Dedi. Benim de 1 ayım kalmıştı o zaman.
    ···
  5. 5.
    +5
    Oturduk ve yemeklerimizi yemeye başladık. O kadar güzel bir yiyişi vardı ki sosyeteleri kendine hayran bırakacak cinstendi. Gözlerimden yaşlar süzüldü. Son kez mi görecektim onu yani?
    ···
  6. 6.
    +5
    Sonunda bitmişti. Sanki bir evim yoktu. Zaten benim tek evim Su idi. Hani ilkokulda eve doğru koşardık ya. işte öyleydim. Su'ya koşuyordum. Arkama bile bakmadan.
    ···
  7. 7.
    +5
    Ellerinden tuttum. "Sen uyuyana kadar buradayım" demiştim. O da ilaçların etkisiyle uyudu. işe gittim bende. işteyken tek düşündüğüm şey yanına gitmek istememdi
    ···
  8. 8.
    +5
    Her güldüğünde sanki güneş ona eşlik ederdi. Ne zaman ağlarsa da yağmur yaşlarını gizlerdi. O kadar güzel konuşurdu ki sanırsın şiir okuyor. Ama şu anda hastanede yatıyordu. Kimsesi yoktu. Benim gibi.
    ···
  9. 9.
    +5
    Hastaneden çıktık. Sanki iyileşmiş gibiydi. Uzun süredir yürümüyordu diye bana tutunup yürüyordu. incecik bir kızdı. Sanki tüy gibiydi. Biraksam uçacak gibi. Yemek yemek için sahil kenarında bir lokantaya oturduk. Sanki lokantadaki ışıklandırmalar onun yanında dans ediyordu. Bütün ışığı kendine çekmişti sanki.
    ···
  10. 10.
    +5 -1
    Adı Su idi. Muhtemelen gözlerinin renginden almıştı ismini. Çünkü bir su kadar berraktı. Bakışları ayna gibiydi. Gözlerinden kendimi görebiliyordum. Her buluştuğumuzda ayrı bir güzel kokuyordu. Bir gün deniz gibi, bir gün şeker gibi. Ona her seni seviyorum dediğinde utanırdı. Belli etmemeye çalışırdı ama ben anlardım. Çünkü yanakları kırmızı olurdu. dudakları gibi.

    Edit:Devam edecek rez alın.
    ···
  11. 11.
    +4
    Düğün günümüz gelip çattı. Dostlarımız hemen geldiler zaten. Son kalan bütün paramı ve arkadaşlarımın da yardımıyla güzel bir düğün yapmıştık. Artık resmen evliydik. Hayatımda bir kez olsun cinsel bir ilişki yaşamamıştım. O da aynıydı. O gece olanlar olmuştu.
    ···
  12. 12.
    +4
    Evlendiğimiz günün sabahında uyandım ve uykusunda gülümsüyordu. Bu haliyle beni dünyadan dünyaya zütürüyordu. Ama dünyalarımın yıkılması çok geç olmadı. Bedenine dokunduğumda soğumuştu. Onun sıcaklığı yoktu artık. Nefes alıp vermiyordu. Dünya artık ışıklarını kaybetmişti. Sabah olmasına rağmen artık güneş sönmüştü. Çocuk gibi, karanlıktan korkar gibi diz çöküp ağlıyordum.
    ···
  13. 13.
    +4
    Gülümseyerek "Merhaba" dedi. Ben de ona yüzümün ifadesini değiştirmeden "merhaba" dedim. "içeri davet etmeyecek misin" "Buyur gel içeriye keyfine bak. " Eve girdi ve ev berbat bir haldeydi. "Buraya kadın eli değmesi şart" Onun eli değmemişse kimin elinin değeeği önemli değildi. Çöpleri topladı ve elime tutuşturdu "Git dışarıya dök çöpleri"
    ···
  14. 14.
    +4
    Dediğini yaptım ve eve gelirken elinde Su'yun resmini tutuyordu. Yanına koştum ve "Ne yapıyorsun" dedim. "Kirlenmişti resim temizliyordum." Kirlenmiş miydi? Tozlar ondan korkardı güzelliğini bozarım diye ve o kirlenmiş mi diyordu. Durumun kötüye gideceğini hissetti veya şansınaydı "Çok yoruldum yarın devam edeceğim" dedi ve çıktı evden. Ne yapmaya çalışıyordu?
    ···
  15. 15.
    +4
    Hastaneye vardım ama almadılar beni içeriye. Kriz geçirmiş. Yoğun bakıma almışlar. Onu sadece cam bir ekrandan izleyebiliyordum. Kirli camlar bile güzelliğini bozamıyordu.
    ···
  16. 16.
    +4
    Yaşam mücadelesi verirken benim tek yaptığım saçlarını okşamaktı. Gözlerini açıp bana baktı. Gülümsedi. Yine olmuştu. Hastanenin içinde güneş açmıştı. "Merak etme buradan çıkacağım." Demişti. Kendimi buna inandırmıştım bile. Çünkü o bana yalan söylemezdi.
    ···
  17. 17.
    +3
    Eve kendimi kapattım. işten de izin verdiler 1 hafta. Vermeseler de gitmezdim. intihar etmek istedim ama yapamazdım. Ya onunla aynı yerde olmazsam? Bu sorular aklımda dönüyordu.
    ···
  18. 18.
    +3
    Yanında bir not vardı. Notu açtım ve okudum. "Ben gidiyorum. Hayatını bensiz de yaşa. Bir kız bul ama kötü kızlardan uzak dur. Seni seviyorum ve bekleyeceğim seni" yazıyordu. Kız bulmak mı? Onsuz bir dünya mı düşünmemi istiyordu?
    ···
  19. 19.
    +3
    Sonunda arkadaşların ısrarıyla evden çıktım ve beni bir kafeye zütürdüler. Orada oturduk ama ışık yoktu. Hayatımdaki ışık sönmüştü. Cenazesini hatırlıyordum. Toprak sanki mutluydu sonunda geldi diye. Onun bedenini artık toprak saracaktı. Toprağı bile kıskanmıştım.
    ···
  20. 20.
    +3
    Buradan mı devam etsem yeni başlık mı açsam. Kombo yaptım la kendi kendime yazmakla.
    ···