bir sigara yakarsın

Yaşamın boyunca bazı şeyleri paylaşma gereği duyarsın. bazen sınavdan aldığın yüksek notun sevincini, bazen halısahada attığın jeneriklik golün getirdiği mutluluğu, bazen aldığın sigara paketinin ertesi sabah boş olmadığını gördüğünde ki mutluluğu bile.

Ama paylaşacağın şeyler hep bununla kalıyorsa zordur senin için hayat. Basit bir gülümseme ile eğer mutlu olabiliyorsan
küçük çocuklardan nefret etmene rağmen gözlerindeki o ışığı gördüğünde sen hüzünleniyorsan YALNIZLIK kötü şey der geçersin.

Keşke bu kadar kolay olsa.KÖTÜ deyip geçmek.Ama diyemezsin. Diyemiyorsun.o gün yaşadıklarını
metroda otobüste bağıra bağıra bütün gün yanında oturan arkadaşına anlatan insanları gördükçe katlanarak devam eden duygu
seli oluşur içinde. Asla dışarıya renk vermezsin.Bi sus artık yeter dercesine görünürsün ama anlatmasını da istersin.
O anlatırken sende dinlersin. Bilmediği halde onu dinlersin.En azından dinleyenin olmasa bile dinlemekte güzel şeydir

Bunun değerini özellikle bugün anladım. insann hayatını kurallara göre o kadar sınırlamış ki adı sadece yaşamak.
nefes almak yeterli hale gelmiş neredeyse. seni eken arkadaşların, sadece işleri olduğu zaman çağırmalarına rağmen
her seferinde yanlarına gitmen ve işleri bittikten sonra senin yine yalnızlığa oynaman.
Bunları özellikle bugün anladım. Bugün yine yaşadım ama bu seferki çok koydu.
Hemde hiç arkadaşım yok, sigara içtiğimde içmese bile beni bekleyen, ders bitiminde beraber bir yerlere gideceğim
hiç kimse yok dememe rağmen onlardan kurtulup bana biraz yakın davranan birinin yapması derin iz bırakıyor beyler.
Dost kazığı yemekten farksız oluyor durum. Belki dostum diyemeyeceğin kadar yakın değil ama o yalnızlıkta elinde ki
en iyisi bu.O bile seni terk edip gidiyorsa yine kalıyorsun tek başına

Saat 03:58
Balkona çıkar paketteki son sigaranı yakarsın ve içmeye başlarsın. Dışarı üflediğin her dumanı takip eder, gözden kaybolunca anlarsın
Mutlulukta böyle birşey heralde dersin. Anlık durumlarda kısa süreli ve gözden kaybolur cinsten.

Ama öyle anlar gelir ki gözden kaybolmasına bile razı olursun yeterki olsun dersin. Sigaranı içerken karşı apartmanın duvarının aslında
o kadarda uzak olmadığını anlarsın. BUnun bilincideyse eğer anla ki gün bitmemiştir senin için. Anla ki henüz muhasebeni yapmamışsındır
kendi içinde. Eksiye düştüğünü yine anlayınca dalmamışsındır uzaklara.
Sen uzaklara baktıkça aslında o kadarda uzak olmadığını anlarsın.Ve gittikçe yaklaşır o uzak yerler sana doğru.

Her zaman mutlu sonla biten filmlerdeki gibi bir sahneyi birkere de olsa yaşamak istersin.Bir kerede olsa içine çektiğin şu
zehiri yanında birinin olmasının getirdiği gönül ferahlığıyla yapmak istersin".O gün aklına keşke şunu şöyle yapsaydım
dediğin anlar gelir bazen.
Otobüste oturduğun yerden izlerken etrafı ayakta duran bayanın zor anlar yaşadığını görüp yer verirsin, teşekkür etmesini
duymak istemezsin.Çünkü o sesi duyduğun an içinde garip bir şekilde duygular belirecek ve mutlu olacaksın. Duyduğunda cevap veremezsin

Aniden bastıran yağmurda, daha önce edindiğin tecrübe ile yeni aldığın şemsiyeyi hızlı adımlarla ıslanmaktan kaçan
ama etrafa gülücükler yollayan ve ondan nasibini alıp mutlu olarak şemsiyeni ona verirsin. beraber gidelim teklifini
o yapar ama sen kabul etmezsin. Nedenini kendine sorma. Sende bilmiyorsun çünkü.
Her zaman şikayet ettiğin bu durumun aslında o kadar müptelası olmuşsun ki bir yandan da ayrılmak istemiyorsun.

Ama herşeye rağmen minik bir tebessümden etkilenip yaşamaya devam etmek kadar güzel birşey yok."

der ve o an hayal biter. Ağzına mide bulandırıcı bir tat gelir. Sönen izmaritten daha önce olduğu gibi
çekmeye çalışmıssındır ve tiksinmişsindir bu durumdan. Anladın sigaranın bittiğini. Usulca kapıyı kapatıp
odana doğru yol alırsın.

Okuyanların gözlerine sağlık

reserved güzel giriş yapmış ipnetor

Devamıda idare eder panpa

iyi geceler beyler,
sonkez upluyorum ve yatıyorum

kendini rahatlatmak için söylediğin şeyleri doğruymuşcasına kabullenmektir yalnızlık. sanki bir başkasına anlatırmış
gibi konuşmak ve bunu onaylamaktır.

bazen o kadar dolu olursunuz ki konuşmak dertleşmek gelir içinizden.ama yine kendinize anlatırsınız.ve sanki anlattığınız
kişi karşındaymış gibi oturur dinlersiniz.

işte bu benim panpa.

beni nüfusuna alsana panpa, olmam mı.. .

@31 gel panpa beraber yaşayalım. Konuşuruz en azından

Eğer gerçekten yalnızsan bu hayatta alnın açık başın dik durmaktan başka
yapabileceğin birşey yoktur. Belini biraz öne eğsen, seni domaltmak için
fırsat kollayan onlarca insanın olduğunu biliyorsun çünkü.

Yorucu ve mutsuz geçen günün ardından muhasebe işlemine düşersen veya
kendini sorgulama ihtiyacı duyarsan kısacası birilerine birşeyler anlatma
ihtiyacı duyuyorsan Yalnızsın yine.
Ama çoğu zaman biri olmasa bile yine yaparsın bu işlemi. Yine konuşursun
.Kendi kendine belki, belki duvarla, belki kapıyla, belki pencere ile, belki
yağan yağmurla, belki elindeki bankomat kartı ile.
Herşey iyi hoşta bir türlü cevap gelmemesi bir müddet sonra sıkıntı yaratır.

Kapı pencere tekmelenir, bankomat kartı kırılır, yağmura sövülür.
Biranda düşünürsün. Gerçekten biri ile konuşsam ve tepki vermese acaba ona da mı
böyle davranırdım diye?
Bunun cevabını asla bulamazsın işte.
Çünkü o duyguyu zaten yaşamış olsaydın bir daha bırakmazdın.
karşında gerçekten biri var ve seni dinliyorken ki mutluluğu
ona anlattıkça nasıl açıldığını rahatladığını bilmediğin için
anlayamazsın ve cevap veremezsin.

Bende bildiğim için değil, sadece tahmin yürütüyorum.Öyledir heralde.

Sonra üstüne bir sigara yakarsın.Bu senin için keyif sigarasıdır.
Tadı Günün ilk sigarası kadar kafa yapan, yemekten sonra içilen kadar
müthiş tad bırakan doyuruucu sigaradır.Ama o da söner ve biter.

Eski hayatına geri dönersin.

fena olmuş ya.beni tanıyıpta beni yazıyomuşun hissine kapıldım.
reserved. okuycam.

@34 eyvallah panpa.

Gülüşündeki sıcaklıktı beni sana bağlayan,
Masmavi gözlerindi hiç aklımdan çıkmayan
Ne yaparsam yapayım bakmayacaksın yüzüme
Hızır gelse bulamaz derdime bir çare.

Hayat ne garip. Deniz kenarında otururken dalgalara kendini kaptırırken uzaklara dalıp gidersin. Bazen takip ettiğin
dalga kıyıya vurana kadar onu izler, söndükten sonra tekrar kendine gelirsin.Ama dalgalar bitmez denizde. Kendine
gelmen dalgaların bitmesine bağlıysa eğer, anlaki o zaman yalnızsın. içideki duygu selinin çarpıp duracağı bir set
yoktur yanında.

Bunun bilincindesindir ve yine olmazsa olmaz bir sigara yakarsın. Ufka doğru gözlerini kısıp bakarken, gecenin karanlı
ğındaki o yüzleşme anı gelir aklına. Etrafında o kadar insan varken o an kendini orada tek başınaymışsın gbi
hissedersin ve sevinirsin. Yalnızlığın kötü bişey olmadığını bilirsin çünkü. Diğer yazılarda da tema olarak işledik
ama kötülemedik.En kral duygudur yalnızlık.En iyi olgunlaşma sürecini yalnızlık ile geçirebilirsin. Aksi takdirde
Henüz ham iken piyasaya katılırsın.Çok geçmeden çürüyüp geri dönüşümdeki yerini alırsın.Ve geri dönüşü aslında olmayan
bir yola doğru ilerlersin.

gececi beyler bir de şuna bakın (bkz: beyler kardeşim için çok acil)

@37 panpa iki kat üstte

okumadım

@39 canın sağolsun panpa

(bkz: gelin panpalar sigarayı bırakın)

@41 sosyal mesaj verme muallak

Gülüşündeki sıcaklıktı beni sana bağlayan,
Masmavi gözlerindi hiç aklımdan çıkmayan
Ne yaparsam yapayım bakmayacaksın yüzüme
Hızır gelse bulamaz derdime bir çare.

Tebessüm edip eritiyorsun içimdeki karları
Asla unutamam sen güldüğün anı
Yaşam için sebebimsin sen, asma suratını
Eğer üzülürsen sen, bilki dayanmaz bu beden.

Bir sigara yakarsın. Dalıp gidersin uzaklara. Hayatını çürütenlere çürüttüğün değerlere, acaba değermi
diye dönüp bakarsın. Acaba değdimi diye. Hayat bu belli olmaz nerden vuracağı sana.
En zoruda keşkelerle geçen ömründe çektiğin şu yalnızlıktır. Yaptığın birşeyden sonra
içinin bir kere bile rahat olmamasıdır.

Ne gecen ne gündüzün bellidir çoğu zaman. Yakarsın ardarda sigaraları.1,2,3,4,...
Çünkü tat vermez artık sana. Getirmez sana istediklerini. Zaten getireceği umuduyla da içmiyorsun ama
daha iyi anlarsın gidenin gelmeyeceğini.

Gidenin gelmesi bizim için herşeyimizi bağladığımız "umut"tan öte değildi hiç bir zaman
Öyle ki "yarın yağmur yağacak" diyen bir adamın durumu gibiydi bizimki.
Yağmur yağmazsa adamın bir kaybı olmaz, tahminde bulundu. Yağarsa eğer kimse sorguda bulunmaz
ve adamında umrunda değildir. Sorgulamaz nasıl bildim lan diye.
Bizim içinde yaşam kaynağımız "umut" aynen budur