huzuruna çıkınca bizi esprilerle karşılıyomuş. gayet samimi bir gülümsemesi varmış... esprileri herkese hitap eden kalitedeymiş... mizah nedir bilmeyen almanlar bile allahın güzel esprilerinden nasibini alıyomuş. böyle bi manzarayla karşılaşmayı kim istemez.

bizim alt komşumuz var, 70 inde bi nine. kapısında sorun var, kilitlemezse pat diye dalabiliyosun odaya. namaz kılıyo bu nine. hergün kılıyor, bende saatlerini yazdım kenara. namaz kılarken pat diye giriyorum hep o saatlerde. bi şey diyemiyor namazın ortasında. allahın sevdiği bir kulu olmuş. bunun için çalışmış senelerce. allah o güleç yüzüyle nineye güler de nenemciğim huzura kavuşur...

gülümsemesi varsa artık herkese bi gülüş atar inşallah. bi anneden 10bin kat merhametliymiş allah. benim annem bana hep gülerdi. allah bana güler mi acaba?

gamzelerini saçıyormuş etrafa, 1 haftalık tıraşsızlığın verdiği seyrek sakallarının yüzüyle yaptığı konçertoyu kullarından esirgemiyormuş.

tabii dünyanın tüm erkeklerinden yakışıklıdır, nurludur yüzü. televizyonda sıradan bir oyuncu gülünce çığlıklara boğuluyor kızlar. kim bilir allah gülünce nasıl parçalanacaklar. ben bile beğenirim lan... allah yaşatsın bize o günleri. şöyle gitmişsin huzuruna, güleç yüzlü nurlu bir adam sizi karşılıyor. tombik, temiz yüzlü biri, gülüşüyle büyülüyor sizi. ne kadar hoş ve tatlı...

umarım kimse mahrum kalmaz beyler.