en yakın arkadaşımla tartıştık moralsizim

çok kısa özet gececegim.

arkadasimin adı aykut. gectigimiz gece birlikte şarap içiyoruz aykutla. kız arkadaşından ayrılmış bu, aç dedi ikinci şişeyi de. cok üzgündü, bir yandan bana kızı anlatıyor, bir yandan ağlıyor. bir yandan da yeniden barışma hayalleri kuruyordu. o gece sızana kadar içti aykut. ben de teselli ettim kendisini, barışırsınız be oglum, o da senin bu sevgini görür elbet dedim. morali çok bozuktu, salonda oylece uyudu...

3 gün sonra,

akşam vakti canım sıkıldı, biraz dısarı cıkıp birseyler iceyim dedim. arayacak kimsem de yoktu. zira herkes çalışıyordu. şu tekli masalar var bilirsiniz, onlardan birine oturdum. talihe bakın ki hemen 2 masa ötemde en sevdigim dostum aykutun sevgilisi aydan bir kız arkadasıyla birlikte oturuyordu. beni görünce yanıma geldi, sarıldı. aykutla ayrılmışsınız dedim... evet sonra konusuruz dedi..

ücümüz yandaki genişçe masaya gecip birlikte içmeye başladık. alkolün de etkisiyle muhabbet koyulaştı da koyulaştı.. aydanın yanındaki hatunun kalkması gerekiyordu. aslında kalkması iyi de olacaktı. cünkü aykutla bunu barıstırma planları yapıyordum. kızın bir arkadası gelip bunu aldı. kaldık aydanla başbaşa...

vakit hayli ilerlemişti, kalkalım diyordum surekli ancak bu sarhos aydan ne olur biraz daha kalalım diye ısrar ediyordu. aykutu sordum, boşver dedi. cok sıkılmış ondan, artık birşey hissetmiyormuş hatta hicbir zaman birşeyler hissetmemiş. sadece ona birkac sans vermis, oyle soyledi.

mekandan kalkmaya karar verdigimizde saat gecenin 4 üydü. o saatten sonra eve dönmesinin o kafayla cok zor oldugunu ikimiz de biliyorduk. benim evde kalabilecegini söyledim, kabul etti. aklımdan asla kötü birşey gecirmiyordum.

yarım saat sonra eve vardık. dolaptan 2 tane bira kapıp geldim. salonda oturmaya başladık. birden aglamaya başladı bu, kafasını omzuma koydu, neden agladıgını sordum, cevap vermedi.

kızların ağlamasına dayanamıyorum. elini tuttum, barısacaksınız dedim. aykutla ilgisi yok, kafamdan uzun zaman önce silmiştim zaten onu dedi. nedenini sordum, yine cevap vermedi. omzumda hıckıra hıckıra aglıyordu. öylece koltuga uzandık. kafasını boynuma bastırıp sıkıca sarıldı bana, o şekilde yaklasık 3-4 dakika kaldık. biraz sonra aglamayı kesti bu, bana bakıp teşekkür ederim dedi. bense nasıl olup da bu pozisyona gelebildigimizi düsünüyordum. bir yandan kıza acıyor, bir yandan da kendime kızıyordum. ben bunları düsündügüm sırada yanagıma bir öpücük kondurup aykutla senin yüzünden ayrıldım ben dedi. neler oldugunu anlamıyordum. nasıl yani? dedim, cevap vermedi. yeniden boynuma sarılıp bu kez boynumu öptü.

ağlıyor oluşu ve o anki masumiyeti beni cok etkilemişti. öpücüklerine karşılık vermeye başladım. artık ne olacaksa olsun diye düsünerek altıma dogru cektim aydanı ve yapıstım dudaklarına. sıradan bir sevişme degildi bu, son derece duygu yüklüydü. sabaha kadar 3 kere birlikte olduk. karşılıklı olarak aşklarımızı itiraf ettik. meger uzun zamandır beni istiyormuş sadece. bu yüzden dayanamamış aykutla olmaya daha fazla. o gece orada olacagımı da tahmin etmiş.

2 gün sonra,,

olayı aykuta anlatacaktım. cünkü aydanı seviyordum. aradım bunu eve cagırdım. morali düzelmis gibiydi. hic lafı eveleyip gevelemeden o gece olanları oldugu gibi anlattım. elindeki bardagı yere fırlatıp cıkıp gitti.

en son gecen hafta gördüm kendisini sokakta, yüzüme bile bakmadı aykut. onu üzdügüm icin kendimi sucluyorum.

şimdi bunları yazarken bile yüzün aklıma geliyor kardeşim. cok cok üzgünüm.. umarım bir gün beni affedersin.