arkadaşlar ben 22.06.1995 konya, doğanhisar ilçesinde dogdum, arkadaşlar o zaman lar 12 yaşlarındayım, zaten durumumuzda pek iyi degil, sürünüyoruz, borç gırtlakta ondan, bundan para toplaya toplaya borç ödüyoruz, hayat böyle geçerken, bir telefon geldi, arayan teyzemdi, bizi köye çagırdı acill dedi, annem ve ben köye gittik, teyzem bir kitap buluyor köylerinin samanlıgında, teyzemin, görümcesi hanife ablada yana döne bu kitabı arıyorlarmış, bir alıcı bulmuşlar kitabı satacaklar ama kitap yok ortada, biz köye vardık teyzem çıkardı bize bu kitabı verdi, dedi bacım şunu alın bizim aileden herkes bu kitabı arıyor satacaklar yüksek mevlaya bende çaldım dedi, ve bize verdi kitabı, neyse bi kaç gün kaldık köyde, konyaya merkeze döndük, babama söyledik bu kitab neyin nesi bir araştır diye babama verdik, babamda bir tanıdık hocaya varıyor, kitabın adı KENZÜL HAVAS mış, kitap 1432 yılında yazılmış, el yazması kitap arkadaşlar, babam direk aldı bu kitabı köye zütürdü, dedemde arapça felan biliyor, olayda burdan sonra kopuyor beyler dinleyen olursa anlatıcam yeminederim gerçektir

arkadaşlar ertesi gün oldu ve dedem kayanın önüne bi kaç köylüyü topladı, ve çantasından kitabı çıkardı okumaya başladı, gerçekten arkadaşlar, daha kimsenin tarlasında bişey yokken bizim bugdaylar, ay çekirdekleri koca koca olmuştu tarlada, neyse dedem okumaya başladı, ne kadar inanmasanızda, kayanın oluguna bir ordu dizdi, atlı kılıçlı insana benzer yapılı varlıklar, köylüler şöyle dilleri tutuldu, herkes korkmaya başladı, arkadaşlar abartmıyorum cidden padişahlarıyla birlikte dizmiş cinleri, herkes kaçıştı

arkadaşlar dedem kitabın kendinde kalmasını istiyor ve bir satıcı bulursam sana haber ederim oglum deyip babamı yolluyor, bilirsiniz köy yerlerinde daha meraklı olur, millet böyle şeylere hacısı hocası bitmez, neyse aradan 3 ay felan geçti bize köye çagırdı dedem, kahveye gittik, kahvedeki adamlar yav hasan emmi sen ne ara tarlarara bugday ekiyon ne ara bu bugdaylar ne ara bu çekirdekleri ne ara ekiyon, daha bizim mahsuller oluşmadan seninkiler koca koca oluyo felan gibisinden dedeme stem ediyolardı, babam ve biz şaşırdık, babam ne oluyo baba dedi, dedemde arkadaşlar anlatsamda inanmassınız felan deyip geçiştirdi adamları, köylüler sen hele anlat hasan emmi nedir bu işin sırrı bizede söyle dediler, dedem anlattı ama kimse inanmadı, dedemde köylülere bizim orda kayanın önü diye bir yer var köyde herkesi şu saatte oraya davet ediyorum dedi, size göstericem dedi, tabi bizde şaşırdık, babam ne diyon sen baba felan diye çıkıştı ama

o gün öyle geçti arkadaşlar, köylünün dilinde yer ettik, eve vardık, babam şok oldu, baba sen neler yapıyorsun felan demeye kalmadı, oglum bu kitapla çok zengin oluruz ne satması felan dedi, neler yapıcam daha felan, dedem bana bir bugday tanesi verdi al oglum bunu duvara koy dedi, ne oldugunu anlamadım, bugdayı duvara koydum, beyler şaka degil bildigin adam bugday tanesini duvarda yürütüyordu, dede bu nasıl oluyo felan dedim bi yandanda altıma kesiyom, korkma oglum dedi güldü

Orası Beşiktaş,
Olsa da ne yazar,
Az mı s*ik sizi,
G.t oğlanı kartal,

300 kişi geldik,
A*** S***,
O zaman nerdeydın,
G*t oglanı kartal!

akşam oldu babannem, dedem, babam ben yemek yiyoruz, dedem anlatıyo işte oglum, cinleri tehdit ettim, benim için çalışmassanız sizleri yakarım diye tehdit etmiş, cinler yanmaktan çok korkarlarmış arkadaşlar,

geldim beyler, bir takım sıkıntılar geçti derken dedem eli ayagı tutmaz olmuştu, abdest alamıyordu bile ve kendini koruyacak durumu olmadıgı için, elden ayaktan düşünce cinler bunu fırsat bilip dedemi bogmuşlar, agzından köpükler felan gelmiş, köyden haber geldi halamgil felan derken köye vardık, dedemin ölüsünü bana göstermediler ama köylüde iyi oldu kurtulduk felan gibi homurdanıyolardı, cenazesinede fazla kişi yoktu zaten herkes büyücü gözüyle bakıyolardı, ve dedem ve babannem annemi sevmezlerdi anneme büyü yaptıgıda, sonradan ögrendik, bi kaç köylüyede, karı koca ayırma büyüsü felan yapmış zaten

dedem dediki bizim bağın oraya bir ev yaptırıcam bunlara, cinlere yaptırıcakmış beyler, biz döndük şehre, 1 ay sonra çagırdı dedem tekrar ve bize para felan da yolluyodu allah razı olsun borçlara destek çıkıyordu, köye gittik, baglara zütürdü bizi 1 ay sürede sen nası ev yaptırdın, tamam ev ahım şahım degil ama iki katlı ve artık nası yaptırdıysa içi felan süper evin beyler gezdim o ev şuan yıkıldı orayada gelecem az kaldı

dedemi defnettik ve çıktık köyden döndük şehre, annemi hastaneye zütürduk ama bişeyde çıkmıyordu, eve bi falcı kadın geldi annemin arkadaşlarından, annemin falına baktı kadın gözleri felan degişik ürkütücü bir kadındı, anneme bahçenizi iyi bi arayın dedi, annem ne oldu felan diye sordu, sana büyü yapılmış dedi, ve büyü bahçende bir yerde gömülü dedi, cidden bahçeyi annem çiçeklerin altına felan baktı sabuna ignelenmiş bir vefk, bunu hemen kadına gösterdik, megerimse dedem anneme sabun büyüsü yapmış o sabun eridikçe annemde eriyecekmiş

aradan 2 ay geçiyor beyler dedem trkatör felan da almıştı kendine yeni, baya bi durumu düzeliyordu adamın, ama bi akşam kapı çalınıyo, babannem kapıyı açıyor, ölen amcam vardı ibrahim, gelen o ana diyor ekmegin arasına az sogan dürde gel senle bir yere gidecez diyor, babannem şaşırıyor, ibrahim oglum sen ölmedinmi felan, yok ana herşeyi anlatacam sana gel diyor, vay kurban olurum sana ibrahihimim diye kadın, dışarı çıkıp amcamı takip ediyor

kadını gece vakti baya zütürüyor ölen amcam, ıssız bir yere vardıklarında, ana begendinmi buraları diyor, oglum sen beni niye buraya getirdin diyor, bi terslik oldugunu anlıyor besmele çekiyor babannem, öyle diyince adam kayboluyor, vaaa kavur şeytan senmiydin diyor ama yoluda bulamıyor eve dönsün, ertesi gün aramaya çıkıyolar, ta bilmem nerde buluyolar çıplak ayagıylan, alıp eve getiriyolar

olaylar böyle devam ederken beyler, dedem babanneme niye böyle oldugunu ögrenmek için cinlerden bilgi alıyor, babamla bana bunu bizzat dedem anlattı, yeminederim, dedeme diyorlarki hasan sen bizi bu kadar çalıştırdın, bize işkence ettin, bizde senin soyundan gelenlerin soyunu kurutucaz diye intikam yemini içmişler cinler

neyse o zaman daha ufagız size yeminederim masada yatıyordum beyler yatak yok lan valla o kadar fakiriz amk yalan söylüyosam şerefsizim amk, masada saga dogru yatıyom gece uyanır gibi oldum, soluma bir döndüm, kara partesülü biri yüzüde gözükmüyo başımda, sankı sallaya sallaya sanki ayin yapıyo beyler masadan bir düştüm nası bagırıyom ama, annemgilin yatagın altına girdi, yatagın altından girecek yerde yok beyler, ordan gitti kayboldu babam da dövdü amk ne bagırıyon diye olayı anlattım dua felan okudular, yattık yerimize olaylar böyle gidiyordu beyler

okuyanları görüyüm devam edicem son 1_2 sayfa

kadın hemen sabunu dolaba at dedi buzdolabına attık sabunu, sonrada bi hoca çagırıp bozdurduk, şükür annem şuan iyi, ve aradan bi kaç gün geçti babam da zaten hastaydı şizofreni hastası beyler 100/80 ilaçlarla ayakta duruyo, baya bi sıkıntılar yaşatıyodu bize zaten, gece bi yüzü sargılı bayanın kendisine gelip, boynundan girip onu vucudunu kasıp titrettigini söylüyodu, biz hastalıgı oldugu için pek üstelemiyoduk ama hep aynı kişiyi gördügünü ve aileni yani bizi öldürmesini söylüyomuş ona, köye zütürdük babamı abdullah hoca diye birine, babamın annesini ve babasının ismini alıp ebced hesabı yaptı, sen evlisin dedi babama, babamda hocam yanlışınız var ne evlisi felan dedi, sana peri kızı musallat olmuş oglum dedi, allahtan yüzünü görmemişsin yoksa seni kurtaramazdım dedi, ve bi gümüş yüzük satın alın dedi hoca bize, gittik yüzügü aldık hoca parmagına taka taka okudu, çok şükür babam bidaha görmedi o peri kızını

beyler böyle 2 ay çektim annemin üstüne yeminederim, bir sesleri vardı güm güm güm diye lan hala tüylerim diken diken olur, gözlerim dolar anlatırken, bir gelirlerdi dögşümde zıplarlardı ayaklarımı ısırırlardı, yattıgım masayı şöyle çevirirlerdi, ne bi hocaya gittim, nede başka birşey, ayetel kürsi beni kurtardı arkadaşlar, ne zaman dua okumaya başladım kurtuldum onlardan

ve her gün başıma gelen bir olay vardı beyler, yataga yatardım gece gündüz farketmez, 7 tane siyah tüylü varlıklar, arkadaşlar yüzleri çirkin külah şapkalı kolları uzun kapkara tüylü varlıklar, yatarken gelirler üstümden battaniyeyi çekerler, evleri dolapları felan yıkarlardı, darp ederlerdi ama rüya desen degil, gittiklerinde sofrada kendimi yemek yerken veya bi iş yaparken bulurdum hep

gece yatarken yatagımdan yorganı biri çekti, amk hemen dua okuduk herşeyi bitirdik, korktum oda öyle gitti dahada hiç kullanmadım kitabı, bekleyin size kitabın fotolarını atıyım

okuyonuzmu arkadaşlar devam edecem

ALLAh razı olsun o hocadan şuan sizlere ömür zaten 20 tl istiyordu hastalarından onada ögrenci okutuyormuş, babamda biraz düzelmişti, ama evin içinde yine hiç huzur yoktu, hani arkadaşlar uyku ile uyanıklık bişeyler olurya, bi çok kişi yaşamıştır, işte o zamanlar çoçuguz duada bilmiyoruz,