+4
-6
bir gün hamdi'nin anası usanmış ülkenin eleminden kederinden bitmek bilmez ölümünden,
demiş: oğul hamdi sopayı getir, kurtar zalimin zulmünden hem ananı hem sen gibi nice yetimin hakkını.
hamdi bu sözü işitir işitmez emrin başım üstüne ana, elbet bulur getiririm meredi demiş 19'luk yüreği ağzında ata ata.
eh ne de olsa bizim oğlan anasının bir lafını ikiletmeyen saygılı, efendi kumaşı iki km öteden anlaşılan evlatlardan imiş.
bir de yetimliğin sorumluluğu bindikten sonra omuzlarına yaşıtlarının yanaşmadığı işlere koşar anasının cemali solmasın diye gece gündüz çalışır olmuş ki çevre illerde adı dillere pelesenk gönüllere düş olmuş.
hamdi'nin halinden bildiyseniz artık, devam edelim,
malum sopa devrim neyim olur da zütten müdahale ederiz kafasıyla başkan olacak itoğlu it, rçt'nin zütte hazır beklermiş...
hamdi az gitmiş uz gitmiş dere tepe düz gitmiş sopanın erkanı zütün zütü rçt'ye ulaşmış.
anasının sözleri kulaklarında kavramış sopayı mangal yürekli delikanlı, o sopayı kurtarayım derken züt kılları mani olmuş bu işe züt cephesinden.. ne kadar kuvvetle çekse kurtaramamış sopayı iblis'in zütünden hamdimiz.
gün akşam olmuş; akşam sabaha yazılmış hamdi, uykusuz katıksız didinmiş ki anası tatlı canına dert etmesin diye...
ama ne kadar uğraşmışsa dayanamamış delikanlı bırakmış sopayı zütte olduğu gibi, annesine de böyle böyle diye anlatamamış dilleri lal olmuş.. vazifesini yerine getiremiş evlat mahçupluğu ağır gelmiş olacak ki bizim yetime, gitmiş rçt'nin kıça doğru çıkarmış yağlı urganı asmış kendini o uğursuz kıçtaki sopaya rivayet edilir ki hamdi son sözlerinde
dostlar, demiş...
ve şöyle devam etmiş: binbir ahın sahibi olup zütünde sopayla gezenin memleketinde duramam daha,
ben dayanamadım ama siz direnin ellerinizde çiçeklerle zütü sopalı katillerin korku salmadığı bir ülke armağan edin anama
o gün bugün memleketin nice genci zalimin zulmü son bulsun diye direnir dururmuş...
kıssadan hisse..
