inci fantezi hikayeleri

Burda girdiğim entryle tamamane ögzündür ve bu mıncık kadar beyinden çıkmıştır.
---
Dışarıdan geldiğimizde ikimizde ıslanmıştık. Yağan sağnak yağmur yetmemiş gibi birde yemekte gibertmek için hediye ettiğim inci kolye ve küpeleri düşürmüştü farketmeden. Hemen dışarıdan 2-3 odun alıp şömineyi yakmak için işe koyuldum. Oda üzerini değiştirmek için yukarı çıktı. Geldiğimde incilerle süslenmiş ince kırmızı ipek geceliği ile şömine karşısında beni bekliyordu. Hadi dedi aso yakta deliler gibi sevişelim.
Hemen mutfağa gidip yanan bir çakmak aradım. En sonunda uzun mutfak ocak çakmağını kaptım.
Koşarak geri döndüğümde ise "donu sıyırdım bile" hadi dedi.
Şömineyi yaktım ve arkamı döndüm. Ona şimdiye kadar değişmeyen altın sevişme kuralımı anlattım. "Çorapla sevişicez" dedim. Önce yüzünde bir burkulma, şok olma ifadesi daha sonra artan hormonları ile bunu kafasından çıkarttı ve deliler gibi dudaklarıma yumuldu.
Ben pek zevk alamıyordum. Çünkü tadı sigara gibiydi. Sararmış dişlerinin içindeki yemekten kalmış dana rostosunun etini görüyordum. Onu diliyle ağzıma dolu iteleyerek beni hem bedenen hemde ruhen doyurmak istiyordu. Ellerini küçük asoya doğru indirdi. irkildim ama bozuntuya vermedim.
Tırnakları kapkaraydı. Belliki el bakımına önem vermiyordu pek. Böyle kadınları bilirim. Ellerine, ayaklarına bakmayan kadınlar dibine hiç bakmaz. O hızlı ilerlemek, istiyordu altın vuruşa gelmek istiyordu. Ben işi ağırdan alıyordum. Pantalonumu o çıkardı. Gömleğimi ve atletimi. Sadece slip donumla kalmıştım. Birden 2 çırpıda giydiği inci süslemeli geceliğini çıkarttı. Korktum.
Hiç hayatımdan birbirine bakan göğüsler görmemiştim. Evet birbirine bakan gözler, ayaklar görmüştüm ama göğüsler hiç görmemiştim. 2dk izin isteyip yukarı kata prezarvatif almak için çıktım. Ama aslında amacım biraz kendime gelmekti.
Yukarı çıktım elimi yüzümü yıkadım. Kötü günler için sakladığım kayganlaştırıcımı ve paristen aldığım freak dildoyu aldım. 1 kutu eros ile aşağı indim ve devam ettik.
Dildoyu adeta bedava max çıkıcak gibi dondurma yalar gibi çabuk bitirmek istercesine yalıyordu. Bende arada kendimi kaynatıyordum. Kayganlaştırıcı ile küçük kaygan deliğine ayağımı bastım.
Bir an irkildi ve direk taklite bağladı. Anlamıştım çünkü taklit yapan kadınlar ile az yatmamış değildim. Deliler gibi seviştik. Bir ara şöminedeki ateş sönmeye başladı çıplak olarak dışarıda 20metre uzaklıktaki odunluğa doğru gittim ve yan bahçede karısı esma abla ile kamp fantezisi yapan apdi amca ile selamlaşıp ona şans diledim. Geri döndüm çoktan uyumuştu. Sabah kalktığımda ise bir not parçası ile başbaşaydım. Üzerinde şöyle yazıyordu.
"inci giber"
---
Bölüm 2 (bkz: inci fantezi hikayeleri/#2507219)

işten çıkmıştımki haberlerde sokaklarda artan suç oranını ile ilgili haberler vardı. Bahsedilen yer karaköy. Yoldan çevirdiğim ilk taksi ile karaköy demem bir oldu. Taksici ile giderken durağın kartvizitini aldım ve adamın adını. Uzun bir yolculuktan sonra indim.
89 lira dedi. Neden 90lira değil anuna kodum diyerek 100lira verdim. Üstü kalsın pekekent diyerek uzaklaştım.
20 metre ileride sokak lambasında 2 huur gördüm. Fiyatlarını sordum. Biri ilk zütten vermem diyerek lafa başladı. Onu es geçtim ki sevişmede sıkı büzüğe giremezsen o sevişme sevişme değildir arkadaş.
Diğeri ise ayakta 75, yatakta 150 toplam 2 saat dedi. 1 posta ayakta 1 posta yatakta 200liraya anlaştım. Taksiciden aldığım kartviziteki numarayı aradım. Telefonu açana hüseyin amcayı karaköye istediğimi söyledim. Karaköy çok uzak karşıda diyerek lafa girişti. Hüseyin amcayı istiyorum karaköye gelicek ve beni buradan alıcak. Yoksa ırzınızı giberim itoğlu itler diyerek suratına kapattım telefonu.
Bu arada huur ile ara sokakların biraz oyalandık. inanın çok güzel saksafon çalıyor. Notalara ve nizama acaip dikkat eden biri. Bir zaman geçtikten sonra hüseyin amca geldi. Atladık arabaya. Gazla amca gazla dedim.
Adam biraz şaşırdı ve o adrenalinde bastı kaza kökledi. Oan deliler gibi başladık arka koltukta sevişmeye. Hüseyin amca nereye diye girişti birden. Beni bırak sen yola bak dayı dedim.
5 posta sonunda artık kaburgalarım kasılmaktan gözüküyordu. Bir sigara yaktım yeter bu kadar dedim. huurda istedi, vermedim. Neden diye sordu. Çünkü sen benim sürtüğümsün diye cevap verdim.
Bu beni kesmemişti. Bu kadar sevişme, içgüdüsel olarak beni tatmin etmemişti. Benim birşeyi yapmam gereklidiy. Sevişme üstüne ne iyi yapılır diye düşünmeye başladım. Bir an taksiyi kenara çektirdim ve kızı aşağı aldım. Sürtük diyerek boğaz köprüsünde tokat atmaya başladım. Her tokat attıkça sanki ruhani olarak 10 orgazm oluyordum. Kız artık o kadar tokat yemiştiki bir sonraki tokatın nereden geleceğini anlamıştı ve sonunda ağlamaya başladı. Yeter bu kadar yeter acıyor. Acıtıyorsun istemiyorum diye haykırdı. Yanımızdan geçen arabalar bizi sanki normal birşeymiş gibi karşılıyor ve hergün sürtük döven bir adam görüyorlar gibi yadırgamıyorlardı.
Kız artık ayakta durucak hali olmadığından yere düştü. Bıraktım ve pantalonumu çıkardım. Hergün giydiğim beyaz boxerım vardı altımda. Dede boxerım.
O büyük düğmeli işeme deliğinden küçük asoyu çıkardım ve kızın yüzüne işedim. O sıcak sidik ve tazziği ile sürtüğün yüzündeki tüm makyaj aktı.
Onu orda bırakıp hüseyin amcanın yanına oturdum ve gazla amca dedim. Bir sigara yakmak için elimi züt cebine atmak istedimki. Hassktir diyerek pantalonu kızın yanında bıraktığımı farkettim. Hüseyin amcadan bir sigara aldım. Samsun 216. Amca ot bu ot içilmez diyerek mırıldanarak yaktım. Eve geldik. Pantalonda yoktu ve taksi parasını nasıl ödüyeceğimi bilmiyordum. Herhalde 150 lira tutardı. Gözümü hüseyin amcaya diktim.
Adam birden irkildi. Benimle sevişmiyeceksin değil mi dedi. Güldüm. Yok dedim ve indim taksiden. Kusura bakma dedim olayları biliyorsun unutalım ve arkadaş kalalım dedim amcaya. Birşey demedi ve gaza bastı. Herhalde benden biraz uzaklaştıktan sonra mırıldanarak içinden orspuu cocuğğ dedi. Yada ben öyle hissettim. Bitmemişti oysaki herşey. Bitmemeliydi.