- 51.
-
52.
0ne anlatıyorlan bu değişik
-
53.
0part 7
sabahları daha dinç uyanır olmuştum, günde 1-2 saatlik uyku fazlasıyla yeter olmuştu. neredeyse hiç yemek yemiyor ancak enerjimden en ufak bir şey kaybetmiyordum. tüm dükkanı her gün baştan aşağı temizliyor, kitapları alfabetik sıraya göre diziyor ve kendimi yormaya çalışıyordum.
ancak hiçbir şey beni yormadığı gibi enerjim her geçen gün daha da artıyordu. artık alarmı kurmama da gerek kalmıyordu çünkü son 1 haftadır da hiç uyumuyordum.
yalnız yaşadığım için bendeki bu değişikliği henüz fark edenler olmamıştı. sadece esnaf arkadaşlarım bu kadar enerjik olmamı aşık olmama bağlamışlardı.
son 2 haftada tam 92 kitabı bitirmiştim. çok hızlı okuyordum, bütün işlerimi çok hızlı bir şekilde halledebiliyordum. hayat çok kolaylaşmıştı.
hatırı sayılır uzunluktaki 6 kitabı gözümü kırpmadan 1 gün içinde bitirip, yeni gün ışıklarıyla bir başka seriye başlıyordum. o kadar çok şey öğreniyordum ki ayaklı bir kütüphane gibi olmuştum neredeyse...
bir gün elime helena'nın istediği sein und zeit kitabı elime geçiverdi. hızlıca okumaya başladım. hatırlıyorum, dükkandaydım ve bir yandan da çayımı yudumluyordum.
kapı açıldı...
helena: dur!
kitabı elimden hızlıca masaya bırakıp bir anda helena'nın yanına hızlıca gidiverdim. -
54.
0ne diyor lan bu
-
55.
0başlık ve adam uçarsa şaşırmam
-
56.
0part 10
ben: na..nasıl yani? helena?
helena: evet... gördüklerin seni şaşırtmasın ve sakın korkma...
o sırada orta yaşlı bir adam geldi ve helena'yla ispanyolca birşeyler konuştular, anlamadım
ben: ne dedi?
helena: boşver, şimdi senin bir gezintiye çıkalım, dostlarımızı tanıştırayım...
ben: hey, hey dur biraz... seni ilk gördüğümde yunanca konuşmaları tercüme etmiştin, şimdi de ispanyolca konuştunuz. türkçe'yi de gayet iyi biliyorsun?!
helena yine gülümsedi...
helena: mardolan'lar 122 dili bilir ve konuşabilir.
ben: mardolan mı?
helena: evet, sen de artık bir mardolan'sın... hadi gel benimle...
artık bir mardolan'dım dediğine göre ama bir mardolan ne yapar nasıl bir ırktır henüz bilmiyordum.
helena: ata binmeyi bilir misin?
ben: hayır, hiç binmedim daha önce
helena kısa bir süre duraksadı ve dönüp bana dedi ki
helena: bu iyi birşey...
ben: ata binmeyi bilmemek mi iyi birşey?
helena: hayır... 1 saat önce kendi dünyanda kitapların arasındayken şimdi bambaşka bir yerdesin ve ben tanıdığından çok daha küçüğüm ama buna hiç şaşırmadın... bu iyi bir şey...
evet, gerçekten de bu normal birşey gibiydi... hatta helena neden böyle bir açıklama yaptı anlamamıştım bile... çok fazla enteresan şey çok normal geliyordu. helena'nın matarasındaki sudan bir yudum alarak ata binmeye çalıştım...
helena: dur... atın sol tarafından bineceksin, sağdan binilmez...
ben: tamam...
ata bindiğimde kendimi bir süvari gibi hissetmiştim, çok hazırdım. sanki ilk kez değil yüzyıllardır ata biniyor gibiydim. helena bu halimi görünce sevindi ve yola koyulduk...
yolda başıma gelenleri duysanız buna inanmanızı bekleyemem ama anlatmak zorunda hissediyorum... -
57.
0rezzzzzzzzz
-
58.
0rezerved belli olmaz
-
59.
0part 9
... gözlerimi tedirgin bakışlarla helena'dan ayırıp dışarı doğru çıkmaya başladım. gördüklerim anlatılabilir cinsten değildi!
çünkü insanın bir anda bambaşka bir dünyada bambaşka bir zaman diliminde olması çok da açıklanabilir bir durum değildi
şaşkınlığımı gizleyememişken etrafı incelemeye başlamıştım.
hayır, hayır uçan arabalar yoktu, uzay kostümü gibi elbiseler de yoktu... güzel ve normal bir yerdi burası. hatta oldukça yeşildi, tertemiz bir havası vardı, ıssızdı.
insanlar elbiseye benzer birşeyler giymişlerdi ve oldukça sağlıklı görünüyorlardı, mutlulardı...
çok uzaklardan bir denizin dalgalarının kıyıya vurma sesi geliyordu. oldukça huzurluydu, kendimi çok güvende hissediyordum.
güneş çok yakıcı değildi, hafif çok hafif serin bir rüzgar esiyordu. insanlar henüz beni fark etmemişti...
o sırada omzuma bir el dokundu, arkamı döndüm... masum bir tebessümle sahaflar çarşısında gördüğüm esrarengiz kız, tam karşımda bana gülümsüyordu
kız: hoşgeldin
ben: merhaba... burası mükemmel bir yer. helena nerede?
kız gülümsedi...
kız: tam karşında duruyor... -
60.
0gibtir git.
-
61.
0Çok değerlenir buralar eğer sıçmazsa rizorvıd
-
62.
0part 8
ben: hoşgeldin...
helena: artık vakti geldi
ben: neyin vakti?
o sırada yan komşu içeri girdi ve
komşu: cam sileceğini alabilir miyim cenk?
ben: tabi
helena adama doğru yöneldi, yüzünde memnuniyetsiz bir tavır vardı, gözlerini devirdi ve...
komşu: ben sonra da gelirim cenk, sonra görüşürüz
ben: görüşürüz...
şaşırmıştım...
ben: neden böyle yaptın?
helena: yaklaş...
korkmaya başlamıştım ama ona 1 adım bile yakın olmak oldukça heyecan vericiydi, biraz düşündükten sonra ağır adımlarla yaklaşmaya başladım
helena: gözlerimin içine bak...
onun gözlerinin içine baktığımda geleceği gördüm, binlerce ölü insan gördüm, harap olmuş şehirler, binalar gördüm. savaşları ve kuraklığı... cehennemi yaşadım kısa bir süreliğine... yüzümden terler akıyordu... o sırada elimi tuttu
helena: sen artık bizimle çalışacaksın cenk, başka bir dünyada kutsal bir hizmet için...
cenk: n..ne işi bu? bu gördüklerim de neydi?
helena: gelecekteki dünyayı gördün cenk ve sana ihtiyacımız var.
cenk: ben, ben anlamıyorum...
helena: dışarı çık ve etrafına bir bak...
gözlerimi tedirgin bakışlarla helena'dan ayırıp dışarı doğru çıkmaya başladım. gördüklerim anlatılabilir cinsten değildi! -
63.
0reserved
up up up
devam -
64.
0dün işten haksız yere çıkarılışımın ardından bu sırlarla dolu şirketin tüm bilgilerini paylaşma gereği duydum. emin olun duyduklarınız kanınızı donduracak cinsten...
dünyada ve ülkemizde neler oluyor hiçbir şeyden habersiz yaşadığınız bu yer yüzünde aydınlığa ulaştıracak bilgileri sizinle paylaşmak istiyorum
hatta çok daha köküne, şirketin kurulduğu 1909 yılından itibaren anlatacağım ve bugünden sonra artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!
-
millet çatır çatır si
-
gelenler direkt caylak veya silik amk
-
inci sözlügün bitik bir yer olduğu gerçeği
-
giyim mağazalarına gidip
-
bütün kpop böyle olsa
-
ne içtiğimi bilene nickckckkc6
-
fotoları hangi siteye yüklüyoruz şimdi
-
ben grand hariltonu havaya uçuracak olan kişiyim
-
beyler bitkiler reçine dökerek sıçıyormuş
-
beyler bu karıyı dövmüşler
-
beni taşak kökümden bağlayıp tavana asıp
-
aga taylanda gitsem saglam bir femboy bulup
-
sözlük bitmeş
- / 1