0
okuldan geldiğinde aile toplantısı başladı. eşimle konuşmalarımızı o yöne kaydırmaya başladık. önce cevap vermedi. sonra inkar etti, bir süre sonra ’eğer öyleysem ne olur, çok üzülür müsün anne’ diye sorunca... uzun süren sancılı saatlerden sonra ’evet, anne ben eşcinselim, erkeklerden hoşlanıyorum’ dedi oğlum bana. o an tüm dünya başıma yıkılmıştı, sanki dünya durmuştu. kulaklarım asla kabul etmiyordu. eşim de ben de ağlıyorduk. çok sarsıcıydı.
art arda sorular sormaya başladım oğluma. onun cevabı ise ’ben küçüklüğümden beri böyle hissediyorum, anaokulunda da böyleydim. ben kendi cinsime ilgi duyuyorum’ şeklindeydi. tüm bu cümleler bir tokat gibi çarpıyordu yüzüme. o an içime saplanan acı, babamı kaybettiğimde yaşadığım acının aynısıydı. kaybetme acısı! 17 senedir tanıdığım oğlumu kaybetmiştim sanki. sahiplendiğin, kendini onunla var ettiğin bir şeyi kaybetme acısıydı. o ise çok çaresiz duruyordu karşımızda. "
güler hanım’ın oğlunun bu itirafından sonra düşündüğü tek şey, ben şimdi ne yapabilirim olmuş. günler, geceler geçmek bilmemiş. "hemen bir şeyler yapmalıydık. doktor, tedavi, bunun bir çaresi olmalıydı. konu hakkında hiçbir bilgim yoktu. cinsel tacizler, tecavüzler sonucu çocukların bu tarafa bir yönelimi olabileceğini duymuştum sadece. ertesi gün ailece pgiboloğa gittik. önce bizimle yalnız konuştu doktor, sonra tolga’yla yalnız konuşmak istedi. doktorun bize söylediği bu gerçeği kabullenmemizdi, ama asla rahatlamıyordum. çünkü olayın şokunu hálá atlatamamıştım. o günden sonra hayatımda tüm değerlerimin yıkıldığını düşündüm."
"ben, eşim ve oğlum düzenli pgiboloğa gitmeye başladık. doktor sanki bir kurtarıcı gibiydi benim için. çünkü hálá çare arıyordum ve doktora kendimi teslim etmiştim. kulaklarınızın kabul etmediği bir şeyi içinize kabul ettirmek o kadar zordu ki. terapistimizle konuşa konuşa biraz kendime gelmeye başladım."
6 oğlumun sevgilisi erkek!
sonra eşcinsellik kavrdıbını öğrenmeye sarılmış güler hanım. bu konuyla ilgili ne varsa okumaya başlamış, sürekli araştırmış: "öğrendiğim günün ertesi ona bakışlarım bile değişmişti. yepyeni bir tolga duruyordu karşımızda. oğlumu yeniden keşfediyordum. o ne hissediyordu, ne yaşıyordu? aslında kitaplarda yeni oğlumu arıyordum. 17 yaşına kadar bildiğim, sonra yeniden tanıdığım o çocuğu arıyordum. büyük bir heves ve gayretle.
tolga’nın terapileri yaklaşık bir buçuk sene sürdü. artık hayatımız yeniden şekillenmeye başlıyordu. bu rahatlamayla oğlum da kendini bulmaya başladı. biz yeni tolga’yı ke
Tümünü Göster