-
1.
+4Bir sabaha daha uyandım,her sabah olduğu gibi bu sabahta uyandığıma lanet ediyorum adeta, doğru düzgün ışık almayan tozlu bir oda, öksürtecek derecede yoğun bir rutubet kokusu,bir yoksulun hayatını gözünüzde canlandırın, aklınıza gelen hayatı yaşıyorum işte.
Sarı duvar kağıtlı odamın duvarlarına bakıyorum, rutubetten kabarmış ve odaya daha acıklı bi hal katıyordu, tavanı da oldukca alçak olan odada ortalama boydan biraz daha uzun olan biri kafasını vurabilirdi.
Yatağımın yanındaki karyolada 2 kağıt para ve biraz bozuk para vardı.Bu paralar dün meyhane de harcadığım paralardan arda kalanlardı.
Hava serindi, üşütmüyordu ama ince kıyafetler ile de dışarı çıkılmazdı. Yatağımın altındaki bavulu çıkarttım ve içinden montumu aldım. Kapının arkasında asılı duran şapkamı taktım. Montumu giydim ve karyolanın üstündeki paraları aldım.Bu bunaltıcı odadan adeta koşar adımlarla çıktım.
-
2.
0Anlat gerilim REZZ
-
3.
0Belki tutar emek var
-
4.
+1Dışarısı da pek iç açıcı sayılmazdı, aşırı kalabalık bir pazar sokağı, gürültü ve meyhane önlerinde ki kavgalar bulutlu havanın kasvetini arttırıyordu.1 saatliğine bile olsa kendimi insanların bulunduğu yerlerden soyutlamam gerekiyordu. Kafamı öne eğerek ve kimseyle göz teması kurmadan hızlı adımlarla bu pazar sokağını geçmeye çalıştım.
-
5.
+1Nihayet sokağın sonuna geldim ve "T" şeklinde sağa ve sola ayrılan yol ayrımına geldim. Sağ tarafta büyük bi park vardı,sol tarafta ise at arabaları telaşlı insanlar, zengin olduğu her halinden anlaşılan memurlar ve eşleri, güzel giyinimli küçük çocuklar.Sol taraf şehir meydanına çıkıyordu. Sağ tarafa döndüm ve yavaş yavaş yürümeye başladım.
-
6.
+1Üniversite okuyordum, maddi sıkıntılarım yüzünden ve ailemin yaşadığı çalkantılı dönemlerden dolayı okulu bırakmak zorunda kaldım. Annem ve babamın aldığı emekli maaşı onlara bile doğru düzgün yetmezken bana her ay maaşlarının hemen hemen yarısını gönderiyorlardı,ve paranın yanında da her ay mutlaka annemden bir mektup olurdu.Bu mektupta hep kendime iyi bakmamı söylüyordu, üşütmememi söylüyor ve en kısa zamanda geçimimi sağlayabileceğim bi iş bulmamı söylüyordu. Bende karşı bi mektupla dikkatli olacağımı söyleyip geçiştiriyordum.
Üniversite yıllarında tanıdığım ve sevdiğim bi kızda vardı. Buna aşk mı denir bilmiyorum, görünüşü hoş olmasına rağmen onun bu özelliklerine aldanmadım,bu sanırım aşk değildi. Başka bi insana karşı duyulan bağımlılıktı.Bu acınası durumumda bile onu aklımdan çıkaramıyorum. Geçmişte yaptığım hatalar aklıma geldikce adeta o an yokolmak istiyorum, ölmek istiyorum. Hiç doğmamış olmayı diliyorum. -
7.
0Tutmaz bin
-
-
1.
+1kuzen gibme olsa rez diye önüme domalırdın dimi pekekent?
-
2.
0gibtir yeter lan gibicem hikayenizi gibim hıyar diyene tuzlamı koşcaz amk
-
3.
+1lan duvardanduvara gibtiğim adam zorlamı okutturuyo sana çık git başka şeyleri oku.
-
4.
0Olum tutmaz la tutmaz
-
5.
0la yarram tutmassa tutmasın en kötü keseriz yarıda sen niye taktın bu kadar dıbına koyim
diğerleri 3 -
1.
-
8.
0Bu karanlık düşüncelerle birlikte yavaş adımlarla yürüyorum. ileriden sesi gelen meyhanenin ve sık sık ağaçların dışında parkta hiçbirşey yoktu. insan bile yoktu.
Daha fazla yürümek istemiyorum, nefes alamıyorum.Bu düşüncelerle bırak yürümeyi, insanın canı nefes almak bile istemiyor.Bir ağacın altında duran tahta sıraya oturdum. Kafamı yukarı kaldırdım. Derin bir nefes aldım. Biraz da olsa rahatlamaya çalıştım.
Aslında bu sorunlar,bu şehire geldiğimden beri peşimi bırakmıyordu. Düşüncelerime çözüm bulamıyordum, onları hep erteliyordum.Bu sorunlar çözüm bulmadığı için zamanla daha da güçleniyor ve içinden çıkılmaz bi hal alıyordu. Hani bi his çöker ya insanın içine, dünyada benim gibi sıkıntı yaşayan kimse yok diye düşünürsün, etrafına bakarsın herkesi mutlu görürsün. Sorarsın kendine;ben neden böyleyim? -
9.
+1Hikaye var dediler geldik.
-
-
1.
0hoşgeldin panpa, bişeyler yapmaya çalışıyorum kendimce umarım beğenirsin
-
1.
-
10.
+1Kafa dağıtmam gerekiyordu bi şekilde, cebimdeki paraya baktım.Bu bana yapacağım iş için gece boyunca yeterdi. Oturduğum yerden hızlıca kalktım ve meyhanenin yolunu tuttum.
Yaklaştıkca dükkandan ağır bi şarap kokusu geliyordu, normal bi insan sırf bu kokuyla bile sarhoş olabilirdi.
O sırada merdivenlerden kol kola girmiş bi sarhoş grubu çıkıyordu. Birbirlerine küfrediyorlar, gülüyorlar sendeleyerek merdivenleri çıkmaya çalışıyorlardı.
Hepsi acınacak haldeydi,"ne yapıyorum ben böyle?" diye sorguladım kendimi. Buradan çıkışım o sarhoşlar gibi olacaktı, sorunlarım çözülmeyecekti,bir kaç saatliğine bilincimi yitirecektim.Ve elbette cebimde kalan 3-5 kuruşu da bu yola harcaycaktım. -
11.
0Rez alalım lazım olur xd
-
12.
0Kendime hakim olamadım, merdivenlerden indim ve loş ışıklı meyhaneye girdim. içeride gitar ile sakin bir parça çalan yaşlı bir adam vardı, meyhaneden son çıkan sarhoş grubundan sonra toplam 4 kişi vardı.Bu 4 kişi de meyhanenin farklı yerlerine oturmuş birbirleriyle ilgilenmiyorlardı. Bende kapıya yakın olan masaya oturdum.Çok geçmeden sipariş almak için mekanda çalışan genç kadın yanıma geldi. Soğuk bi bira istedim ve etrafı incelemeye başladım.
Meyhanenin en uç tarafında, yani kapının tam karşı tarafında kalan kısımda orta yaşlı, mürekkep yaladığı her halinden belli olan memur kılıklı bir adam oturuyordu. Sebepsizce gözüm ona takıldı,bi süre sonra o beni izlemeye başladı. Nedense rahatsızlık duymuyordum. Beni sürekli izliyor ve sanki bişeyler söylemek istiyordu. -
13.
0Reserved ilginç
-
14.
0Tekrar istemsizce adama baktım, gözünü hiç ayırmamıştı benden. Belki benim bakışlarımdan rahatsız olur da bakışlarını başka tarafa çevirir diye yaklaşık 10 saniye boyunca bende gözümü ona diktim.Ama adam inatçıydı, bakışlarını kaçırmıyor ve gözlerimin içine bakıyordu sürekli.Bu durum meyhane sahibinin de dikkatini çekmişti. Bana bakıp "ne oluyor" dermişcesine kafasını sağa ve sola salladı. Biramı içip dışarıyı izlemeye koyuldum. Adamın sarhoş olduğu her halinden belliydi, büyük ihtimalle birine benzetmişti beni.
-
15.
0Kendi iç sıkıntılarıma geri döndüm,o boğucu odaya geri dönmek istemiyorum.Ev sahibinin sürekli kapıya gelip kirayı istemesi, paramın olmadığını söylediğim halde o yaşlı bunağın kapımın önünden gitmeyip acır gözlerle bana bakması, istemiyordum.Şu an ölmeyi bile tercih ederdim imkanım olsa.
Kafamda dönen sıkıntılı düşüncelerden sıyrılmaya çalışıyordum.Tam annemle babamın halini düşünüyordum ki o tuhaf görünümlü adam "Sayın bayım,bu içkimi problem olmassa sizinle birlikte içmek istiyorum, okumuş birine benziyorsunuz. Belki dertleşir sorunlarımızı birlikte aşmaya çalışırız,ne dersiniz?"
Adama baktım,bir süre cevap vermedim. Kısık bir sesle "neden olmasın, buyurun lütfen" dedim. Adam sallana sallana yürüdü, çevredeki masa ve sandalyelere çarpa çarpa benim oturduğum masaya geldi.