/i/Ben

Kendini ifade et !
  1. 1.
    +11 -1
    Bu ara kiminle konuşsam, hep aynı durum. ilişkilerden korkar, kaçar oldu herkes. Korkak, ürkek, kabuğuna çekilmiş insanlar. Kimse daha fazla canı acısın istemiyor, ateşi maşa ile bile tutmaya cesareti yok soğukta kalmayı tercih ediyor herkes. Öylesine bir bezmişlik, bir inançsızlık hali.. Neden, niye soruları dört dönüyor kafamın içinde. Kime ne kadar izin vermeli, kimi hayatına ne kadar dahil etmelisin, kime borçlu, kimden alacaklı hissetmelisin kendini diye. ister karşı cins, ister hem cins olsun herkese açtığımız yüreğimiz, bir süre sonra kırılmaya mahkum oluyor, içimizi her açtığımızda, daha fazla yanıyor canımız. Kendini savunmasan aciz, savunsan kırıcı oluyorsun. Herkes kendini korumak derdinde. Herkesin bagajı dolu, herkes yorgun, herkes tahammülsüz. Gerçekten bu kadar tehlikeli mi yüzdüğümüz sular, bu kadar kaygan mı zeminler?
    ···
  1. 2.
    +2
    boş yapma
    ···
  2. 3.
    0
    resimde kadının yüzüne tükürüyor
    ···
  3. 4.
    0
    Okumadım ama eline sağlık güzel
    ···
  4. 5.
    0
    Ee bir şeye bu kadar bağlanırsan sonunda böyle olur işte
    ···
  5. 6.
    +2
    ilişkilerin görev tanımları olsaydı mesela, tıpkı işyerleri gibi, birbirlerinin alanına müdahale edemesinler diye... Çünkü alanlar birbiriyle karıştığı zaman, duyguların objektifliği kayboluyor, kendimizi ve duygularımızı doğru analiz edemiyor ve yanılıyoruz sanki. Örneğin duygusal bir ilişkiye üçüncü biri karışırsa, işin içine, çıkar, minnet ya da bağımlılık gibi farlı duygular giriyor. Hemcinsleriniz ile olan ilişkilerinizde de aynı şekilde, özelinizi ne kadar paylaşırsanız o kadar müdahale hakkı vermiş oluyorsunuz hayatınıza. Pek çok örnek bulunabilir böyle.. Tüm bunlar karşınızdaki kişilerin karakteri ve tarzıyla birebir ilintili olsa da, karşınızdakini değiştime şansınız olmadığına göre, kendinizi ya da davranışlarınızı değiştirmelisiniz bu durumda. Eğer müdahaleden, eleştiriden, maddi-manevi bağımlı olmaktan hoşlanmayan biri iseniz, daha seçici ve kontrollü davranmanız gerekiyor. Sınırlarınızı zorlayacak birilerini hayatınıza almamanın yollarını bulmalısınız öncelikle. Ya da ona gerektiği gibi davranmanın, samimiyetin dozunu ayarlamanın formülünü belki de... Hayat bu kadar katı kuralları ve sınırları kaldırmıyor ne çare ki.
    ···
  6. 7.
    +2
    isteseniz de istemeseniz de birileri hayatınıza giriyor, sınırlarınızı zorluyor ve canınızı acıtmayı başarıyor çoğu zaman. Sınırları açmayı bazen siz istiyorsunuz, içinizde biriken acıları hafifletmek, birine güvenmek ya da sadece paylaşmak adına.. Bazen de ne kadar sakınırsanız sakının birileri zorluyor sınırlarınızı, engel olamıyor, tepki veremiyorsunuz. Mesela, karşı cinsten olan birini, hayatınıza soktuğunuzda sınırlarınız yerle bir oluyor. Ona sınır koymak hoşunuza gitmiyor. Gönlünüzü açıyor, içinize alıyor, acınızı, sevincinizi, mağduriyetini, her anınınızı paylaşıyorsunuz, kimsenin girmesine izin vermediğiniz gizli kapıları aralıyorsunuz, güvenmenin açlığı, sahiplenilmenin özlemiyle.
    ···
  7. 8.
    +1
    Muhtemel ki, karşınızdaki de bu kapıların aralanmasından memnun, biraz fethetme, biraz merak, biraz sahiplenme, ya da sadece o an öyle hissettiği için fütürsuzca giriyor içeriye. Sizin araladığınız kapıları, ardına kadar açarak, hoyratça, sanki hep orda kalacakmış gibi rahat ve emin adımlarla ilerliyor. O kadar istekli, o kadar heyecanlı ki başlangıçta, her koşulda yanınızda olduğunu hissettiriyor, güven veriyor size. Biraz tedirgin ama daha ziyade teslimiyet duygusuyla sessiz bir bekleyiş içinde izliyorsunuz olup bitenleri..
    ···
  8. 9.
    +2
    Derken zaman faktörü giriyor devreye, heyecan fırtınası duruluyor, kalbin ritmi normale dönüyor ve gerçekler saklandıkları deliklerden bir bir çıkıyor ortaya, öte yandan bağlılık, alışkanlık ve beklenti artıyor. iki zıt kutup birbiriyle çatışırken, karşılıklı bir bocalama devresine giriyorsunuz. Sizin beklentileriniz artarken, karşı tarafın tedirginliği de aynı oranda artıyor. Yanlış yaptığının farkına varıp çark ediyor sonunda. Kaçmak için çareler aramaya başlıyor, hırçınlaşıyor, uğrunuza cömertce sergilediği varlığına inat, cimrice bir esirgeyiş içinde kalıyor ilgisi.
    ···
  9. 10.
    +2
    Bu öyle bir kaçış ki, ne bir açıklama, ne bir özür, ne de mazaret bulmaya bile gerek duymuyor, veda sözleri anlamsız çünkü."Bir arkadaşa bakıp çıkacaktık" der gibi girmiş kalbinize, çıkarken hoşçakal bile demiyor. Sınırları aşmak her iki tarafa da mutsuzluk veriyor sonuçta. Aksi nasıl olurdu bilmiyorum ama ilişkiler birbirine karışınca katlanılması gereken sonuçlar da daha can sıkıcı ve ağır oluyor her iki taraf için de. Karışmayınca da onun adı ilişki olmuyor belki…Bu durumda, bütün yüklerin altında eziliyor, öfke ve minnet duygularını karıştırıyorsnuz içinizde.
    ···
  10. 11.
    +2
    Yaşanan her acı deneyimden sonra kalbinizi restorasyona alıyor, onarmaya çalışıyor ve yeni akınlardan korunmak için daha kalın surlar örüyorsunuz. Sonra bir başkası çıkıyor karşınıza, farklı bir suret, farklı bir profille... Kaleleriniz düşüyor, sınırlarınız yok oluyor yine... Zaman! burada da gösteriyor gücünü, önce iyileştiriyor sizi, unutturuyor geçmişi, sonra yeniden bırakıyor hayatın içine... Varolduğunuz, ders almadığınız sürece de yazgınız devam ediyor...
    ···
  11. 12.
    +2
    En sonunda vazgeçiyorsunuz, üstüne gitmek yerine, geri çekilmeyi, kendinize dönmeyi seçiyorsunuz. Başladığınız gibi tek başına devam ediyorsunuz yolunuza...
    ···
  12. 13.
    +1
    Günün sonunda hayat artık bana kendi "ada"mda yaşamam gerektiğini vurguluyor diye düşünüyorum. Etrafı sularla çevrili kara parçası diye tanımlıyor sözlükler ada'yı. Ben de etrafımı duvarlarla çevirip, kendimi korumak istiyorum bazen. Kendi alanımda, kendimle yaşasam, ruhumu kirlenmekten, kalbimi kırılmaktan koruyabilirmiyim acaba?
    ···
  13. 14.
    +1
    Kimse yanaşmasa iskeleme, bir bakıp çıkmasalar yüreğime, dengemi bozmasalar, kırılan parçalarımın üstünde tepinmeseler zalimce. Sonsuza kadar kaçamayacağımıza göre, sonsuza kadar yanacak mı canımız? Zaman her seferinde toplayacak mı dağılan parçalarımızı, yoksa o da vazgeçecek mi bir gün deva olmaktan?
    ···
  14. 15.
    -2
    bunun inci sözlükle ne alakası var dıbını gibtiğim
    burdaki herkesi çok mu mutlu sanıyorsun sen, buradaki herkesin hiç mi derdi yok sanıyorsun..
    ···
  15. 16.
    0
    Boş yapma gibmiyim zütünü
    ···
  16. 17.
    0
    Rezerve
    ···
  17. 18.
    0
    Okururum
    ···
  18. 19.
    +1
    Güzel yazmışsın ağzına sağlık
    ···
  19. 20.
    0
    Rezzzzzzz
    ···