O zamanlar liseye gidiyordum ve okuldan kaşarın biriyle sevgiliydik. Lafın arasında yemek sözü verdim, oyuna getirdi beni kahpe. Gözü yükseklerde pelinsuları bilirsiniz simit, dürüm vs yemez bu yaratıklar. 7/24 iskenderle besleniyor gibi hadi iskender yiyelim dedim (kafama sıçıyım) buda atladı hemen olur diye. Gittik işte ben sanıyorum tek iskender yer kalkarız, yalan olmasın cebimdede 50 lira para var. Garson geldi siparişiniz nedir? Diye, başladı bu kahpe saymaya yok şu salatadan yanınada patates vs menüde ne varsa söyledi o an içimden aha yarra yedik sesleri yankılandı. Başladım kara kara düşünmeye ve garsonla konuşmaktan başka çare bulamadım. Ben bi tuvalete gidiyorum diyip kızın yanından kalktım. Garsonun yanına gidip durumu anlattım. (Ben:H, garson:g)
B: Abi böyle böyle cebimde elli lira var kimliğimi bırakıp sonra ödesem olur mu ?
G: Şimdi şunu al (çaktırmadan saçından koparıp verdi amk) tuvalete git geri masana dön yemeğin içine çaktırmadan at sonra bağırarak beni çağır rezillik çıkar. Parayıda çıkarken tipbox a at ama.
B: Tamam abi çok sağol.
Dediklerini harfiyen yaptım rezillik çıkınca şefleri geldi özür filan diledi bide meyve tabağı yolladı amk. Hesaptanda yırtmıştım ve parayı tipbox a attım. O günden sonra kıza bi posta çakıp gibtiri bastım ama o garsonla hâlâ görüşürüm.