münir özkulun kabir sorgusu bayagi zor gececek

eveeet münir efendi. emrihak vaki oldu. sen de bu alemden göçüp gittin. hayat sürekli sinema kulislerindeki gibi gırgır şamata ile, alkolün su gibi aktığı film setlerindeki gibi neş'i muhabbetle devam edecek sandın. ama yanıldın.

büyük ihtimalle yarın veyahut çarşamba günü ebedi istirahatgahına varmak için, tebdil'i mekan eyleyeceksin. önce gasilhanede imam tekbir getirecek, guslünü aldıracak, ince kumaştan kefeni ayak ve ser kısımlarından ikişer düğüm atıp vücuduna geçirecek, tabuta yerleştirecek, cenaze arabasına koyacak, ama sen hala anlamıyorsun ne oluyor, ne bitiyor, hayal midir, rüya mıdır, serap mıdır?

ta ki ne zamana kadar? 1.5 metre en 3 metre derinlikteki çukura yerleştirilip, üzerine enlemesine 9 tahta dizilip, o tahtaların üzeri toprak ile kapatılıp, kalan kısmın yer hizasına kadar doldurulup, üzerine bir maşrapa su dökülüp, belki bu dünyada hayırlı bir evlat yetiştirdiysen ki güner özkuldan bahsediyorum, bir de yasin'i şerif okunup, hele bir de ikindi vaktinde gömüleceksen eğer, hava yavaş yavaş kararmaya, el ayak çekilmeye başladığı vakit, aile fertlerinin kabrin başından ayrılırken, onların ayak seslerini duyduğunda: "beni burada bırakıp nereye gidiyorsunuz?" diye canhıraş vaziyette olduğun yerden kalkmaya yeltendiğinde, o kızılcık ağacından biçilmiş yaş tahtanın sesi alnının çatında yankılandığı vakit, "eyvah" diyeceksin eyvah. eyvah ki ne eyvah.

"hee" diyeceksin sonra. "ben sur borusu üflenene dek burada yatacağım." keşke yatsan. keşke yatsan. yazın güneş girmez, kışın yağmur girmez. ama kodar kolay değiiil. sen daha bu muhakemeleri yapamadan münker ile nekir yakana yapışacak zaten. soracak sana: "rabbin kim, kitabın ne, kıblen neresi, peygamberin kim, itikatta mezhebin ne, amelde mezhebin ne?" haydaaa al başına belayı. çıt yok. aslında biliyor rabbinin allah olduğunu biliyor ama aklına gelmiyor ki, bu dünyada dil ile ikrar etmiş rabbim allah diye, ama kalp ile tasdik etmemiş ki, fiiliyata dökmemiş ki. madem rabbin allah, ne yaptın allah için? namaz kıldın mı namaz? "yok ben tiyatro yaptım". hacca gittin mi? "yok turnedeydim gidemedim." oruç tuttun mu? "ı ıh tutmadım, rol ezberliyorum, açken hafızam zayıflıyor" zekat verdin mi? "yok vermedim, tornumu gitar kursuna yazırdım o parayla" ee olmadı ki şimdi. hac yoksa azap var, zekat yoksa ızdırap var. namaz yoksa cennet yok. allah kolaylık versin münir usta.