mason locasına nasıl girdim anlatıyorum

uplayın gelicem panpalar

2 gün sonra uyurken telefonum çaldı arayan ise yılmazdı, telefonu açtım ve;

yılmaz: "kardeşim nasılsın, ben yılmaz"
ben: "iyiyim hocam siz nasılsınız"
yılmaz: "teşekkür ederim ben de iyiyim, kartını verdikten sonra düşündüm de bana bir website lazım halledebilir misin?"
ben: "ayarlarız hocam, ne tür bir site istiyorsanız siz belirtin ben hallederim"
yılmaz: "tamam kardeşim, ben şimdi ofisteyim uğrayabilirsen detayları konuşruruz"
ben: "tamam hocam adresi verin yarım saat içinde ordayım"

ardından verdiği adrese doğru yola koyuldum beyler, iş merkezine geldiğimde "vay dıbına koyayım" dedim çünkü adamın bulunduğu merkez dört dörtlük bir yer ve güvenliği çok sağlam, sanarsın devlet adamları var içeride.

tanıştığım adamın fiziksel özelliklerinden bahsedeyim, üzerinde siyah bir tişört bir fular ve siyah ceket vardı. saçları taranmış bakımlı birisiydi. düzenlenen resim sergisine kendi çalışmasıyla katılmıştı ve ben resmi incelerken yanıma gelip;

yılmaz: "merhaba kardeşim, çalışmam hoşuna gitti sanırım?"
ben: "renk uyumunu beğendim hocam fakat bu bulutlar ve siyah beyaz yer-gök neyi temsil ediyor tam çözemedim"
yılmaz: "gökyüzünün beyazlığı ruhlar alemini, yeryüzünün siyahlığı ise canlıları temsil ediyor."
ben: "sıradışı bir çalışma hocam, isminiz nedir?"
yılmaz: "adım yılmaz kardeşim, memnun oldum"
ben: "ben de xx hocam, çalışmalarınız hoşuma gitti gerçekten"
yılmaz: "beğenmene sevindim kardeşim"

adamla tanışırken elinde ki yüzük dikkatimi çekti ve bir soru daha sorup adamı bunaltmak istemedim ama anldıbını cidden merak ediyordum. adamla kısa muhabbetimizin ardından kartımı uzattım ve bir websiteye ihtiyacı olursa benimle iletişime geçebileceğini belirttim.web site işlerine ara vermiştim fakat son zamanlarda elimde ki parayı tüketmeye başlamam sebebiyle tekrar 1-2 iş alıp durumu düzeltmem gerekiyordu.

amk özenti mason oldu herkes bu aralar lan

reserved

Ben okuyom devam et

okuyan yok mu olm kime anlatıyorum ben?

mezarcının aynısını yapma bari

edebiyatım sağlamdı ve sanata yatkın bir kişiydim, işlerden ve okuldan bir süre ayrı kalıp edebiyata sardım ve sanatsal klüplere katıldım. sergileri dolaştım ve tiyatroları gezdim. birsürü insan tanıdım.ama içlerinden birisi farklıydı, onu tanıdığımda tuhaf giyim tarzı ve sıradışı yüzüğü dikkatimi çekmişti.

hayatımda birşeylerin ekgibliğini hissetmeye başlamıştım, yaşamı-dinimi-tarihimi sorgulamaya başladım ve iyice sıkıldım. hiçbirşey tat vermiyordu artık, bir pgibiyatriste gidip durumumdan bahsettim ve bana depresyon teşhisi koyduktan sonra paxera ilacını verdi.ilk sıralar sürekli esneme, susama, yutkunmada zorluk çeksem de ilerleyen dönemlerde ota taka gülmeye başladım. biri karşımda küfür etse bile gülecek kıvama geldim.

dönemin başlamasıyla işleri tekrar aktif ettim ve siparişler çoğalmaya başladı, hem okul hem iş epey zorlanıyordum bu yüzden okula daha az gitmeye karar verdim. home office'imi kurarak işleri daha ciddiye almaya başladım. benimle iletişime geçen firmalar ile tekrar görüşüp tekliflerini değerlendirdim ve aylık gelirim 10 bin lira civarına yaklaştı. şaka gibiydi, 4 sene mühendislik okuyan elemanlar 1.5-2 bin lira ile işe başlarken benim aylık kazancım 10 bin liraya yaklaşmıştı.seo işleri böyle devam ederken bir süre sonra iyice bunalmaya başladım, üniversitede kaşar çoktu fakat ilk dönem fakir olmam nedeniyle hiçbir kız benim yanıma yaklaşmıyordu.

haha diğer kekoyla aynı başlandıç, bütün fakir binler locaya kaydoluyo amk *

bizimkiler ile hasret giderdikten sonra bu arabayı nasıl aldığımı merak ettiler, onların ardı arkası kesilmeyen sorularını cevaplamadan önce kazandığım paranın kalanını onlara verdim ve sevinçten boynuma sarılıp ağlamaya başladılar. babam 60 yaşını devirmişti ve hala çalışıyordu, verdiğim para ile kalan sigorta günlerini günleri ödedi ve emekli oldu. hayallerim yavaş yavaş gerçekleşiyordu, onları mutlu etmeye başlamıştım. tatilin ardından yurda döndüm ve tüm eşyalarımı toplayıp tek başıma daireye çıkmaya karar verdim.

web dünyasında adım git gide yayılmaya başladı ve türkiyenin önde gelen firmaları benim ile iletişime geçip siteleri ile ilgilenmemi teklif etmeye başladılar. elimde ki işleri bitirmeye çalışırken ilk dönem bitiyordu ve ben eve araba alıp dönmek istiyordum. internetten kazanarak biriktirdiğim parayla ikinci el güzel bir ford fiesta aldım ve dönem bitince eve yolculuk başladı.

çeşitli webmaster sitelerinde seo uzmanlığı yapmaya başladım ve aldığım siparişler ile büyük paralar kazanmaya başladım, artık mağazada çalışmama gerek olmadığını düşünerek işi bıraktım ve sadece okul-web ile ilgilenmeye başladım.1 site için aylık 300 lira ücret alıyordum ve aylık minimum 15 site ile uğraşıyordum. günlük harcadığım zaman ortalama 4 saatti ve aylık kazandığım para ise minimum 3 bin liraydı.

asosyal birisi olduğum için teknoloji ile iç içe biriyim doğal olarak, çalıştığım mağazada öğrendiğim bilgiler ve internetten araştırarak öğrendiğim bilgiler ile ilk websitemi açtım. okul ve işten arta kalan zamanda websitemi nasıl google'da üst sıralara çıkartabilirim diye araştırmalar yapmaya başladım.1 ay içinde öğrendiğim bilgiler ve deneme yanılma yöntemleri ile yeni açılan siteyi google'da ilk 10 site arasına sokmayı başarmıştım.(film izle, haber, oyun gibi kelimeler değil tabiki)

üniversitede ilk haftayı atlattıktan sonra eski çalıştığım mağazanın istanbul şubesinde part-time olarak işe başladım, yarı zamanlı çalışmama rağmen maaşım asgari ücrete yakındı.bir taraftan okuyor diğer taraftan çalışıyordum. zaman böyle akıp geçerken içimde ki girişimcilik ruhuna engel olamıyordum ve tekrar ticarete atılmayı düşünmeye başladım.

lan laf atıp durmayın sallıyor eleman tamam ama ortada güzel bi hikaye var dinleyin. film seyreder gibi dinleyin.

herneyse ilk gün bitti ve ben yurda dönmüştüm, kaldığım yurtta oda arkadaşım tam binin tekiydi kendisi esrarkeşti fakat zerre ısınamamıştım oç.na.

üniversitenin ilk haftasında asosyal olan ben, ortama ısınmaya çalışıyordum. bazı binler ilk günden hatunları zütürüyordu bense kalabalığın içinde yalnızlığı yaşıyordum.ilk dersten çıktıktan sonra bir sigara yaktım ve ailemi düşünmeye başladım.ne yapıyorlar, durumları nasıl diye.