Bu ne ablanın hayat hikayesi mi

Odamda yok yoktu. Sexy bir tanga ve bir sutyen giydim, siyah jartiyer ve çoraplar ve sivri topuklu ayakkabılar, üzerimde ateş kırmızısı tül bir sabahlık giydim ve aşağı Kerim beyin yanına indim.

Önce ona barda duran viskiden ikram ettim, ışıkları loşlaştırıp, hafif bir müzik açıp, dans etmeye başladım. Yavaş hareketlerle soyunmaya başladım. Ben üzerimdekileri çıkarttıkça Kerim beyin de önünde oluşan kabarıklık giderek büyüyordu. Ve kısa süre sonra çırılçıplak kalmıştım.

Hemen gidip onun önünde diz çöktüm ve fermuarını açıp, onun azman gibini dışarı çıkartıp emmeye başladım.

Önce başında dilimle daireler çizdim, sonra köküne doğru yalamaya başladım, sonra ağzıma alabildiğim kadar çok kısmını alıp, şiddetle emmeye başladım. O da başımı okşuyor, kafamı gibine bastırıyor ve inliyordu. Sonra beni yukarı çekti ve dudaklarıma yapıştı. Her yerimi okşuyordu…

Ben de verandaya dönüp bir içki aldım ve içmeye başladım. Daha içkimden bir yudum almamıştım ki, evin uşağı olan Mehmet geldi. (Mehmet ben yaşlarda, uzun boylu, oldukça yakışıklı ve atletik yapılı bir gençti). “Hanım efendi istediğiniz bir şey var mı? Her hangi bir şey?” dedi.

O zaman benim jeton düştü, Mehmet bizi izlemişti. “Aslında var, ama bilmem ki…” dedim. O da, “Siz isteyin yeter!” dedi. Ben de, “gibini çıkart ta görelim o halde!” dedim. Fahişelik kanıma işlemişti sanki bu kadar kısa sürede.

O da çıkarttı, kocaman ve kalın bir gibi vardı. Mehmet gibini geri yerine sokup, “Ama burada olmaz! Benim müştemilata geçelim, orda devam edelim!” dedi. “OK!” dedim ve oraya geçtik…

Hızla pompalamaya devam etti, iyice hızlanmıştı, anlamıştım boşalmak üzereydi. Hemen önünden çekilip yüzümü döndüm ve ağzımı açtım. Öyle şiddetle boşaldı ki, ağzım bir anda doldu. Ben de iştahla hepsini yuttum, son damlasına kadar.

Sonra kalkıp banyoya gittim, güzelce temizlendim, tekrar yanına geldim. Bana çok teşekkür etti. Ben de, “Daha dur, yeni başladık!” dedim. O ise, “Yok, benden pas!” dedi. Ben de, “Ama bana yetmez bu!” dedim. “Tamam bu seferlik idare et, zaten yarın akşam misafirlerimiz var, onlar seni doyurur!” deyince, biraz yanına uzandım. Sonra üzerimize bir şeyler alıp bahçeye çıktık. Hava çok güzeldi. Kerim bey esnemeye başladı ve “Benim uykum var!” diyerek içeri geçti…

Ben de bu arada onu soymaya başlamıştım. Kısa sürede o da çırılçıplak olmuştu. Onu yere yatırdım. gibi dimdik duruyordu. Hemen elimle gibini amıma yerleştirip, üzerinde zıplamaya başladım. gibi içimi tamamen doldurmuştu. Zevkten uçuyordum.

Beni belimden kavradı, üzerine tam dik olarak oturmamamı sağladı, belimden aşağı doğru bastırarak beni ileri geri itmeye başladı. Gittikçe hızlanıyordu ve ben hemen iki dakika içinde orgazm olmaya başladım.

Öyle şiddetle orgazm oluyordum ki, ikimizin arasından sıçrayan zevk sularım onun yüzüne kadar geliyordu, o da iştahla yalıyordu. Bu şekilde birinci orgazmım bitmeden hemen üstüne ikincisini yaşadım. Ama amım artık acayip derecede kayganlaşmış ve bollaşmıştı, onun da zevk alması gerekiyordu artık…

Ama bu kadar lükse alışmışken ve gündüz de o şekilde konuşmuşken sözlerimi geri almadım. Aslında lüks ve para gözümü kör etmişti, “Peki!” dedim.

Kerim bey, “Ancak…“ diye söze başladı, “Burada ağırlayacağın insanlar sıradan insanlar değil, çoğu eşiyle birlikte gelir, grup ciks isterler ve hepsi mevki makam sahibidir, hatta oldukça ünlü ve tanınan insanlardır!” dedi. Ben de kabul ettim. Oldukça lüks bir yaşam sürmeye başlayacaktım.

Kerim bey devam etti, “Tabii ki hepsinden önce bu akşam ilk olarak beni ağırlayacaksın, misafirlerime yüzüm kara çıkmasın, önce bir tadına bakalım!” dedi. “Peki efendim, üzerimi değiştirip geleyim!” dedim ve hemen benim için hazırlanmış olan odaya çıktım…

Kerim bey: – Bak sen 6 aydır buradasın ve sana çok para harcadım, bunun sebebini tahmin etmişsindir herhalde?

Ben: – Evet efendim, bunun farkındayım ve istediğiniz ne ise benim için emirdir!

Kerim bey: – Ne istersem öyle mi?

Ben: – Elbette, sizin bana verdiklerinizi kaybetmeyi göze alamam!

Kerim bey: – Ama önce bir dinle istersen, pek kolay olmayacak!

Ben: – Siz ne isterseniz benim için zevk olur efendim!

Kerim bey: – Emin misin?

Ben: – Kesinlikle eminim efendim!

Kerim bey: – Al ozaman şu adresi ve oraya git, ben akşam oraya geleceğim, orda konuşuruz!

Kerim beyin bana verdiği adrese gittim. Çok güzel ve havuzlu, büyük bir Villaydı, uşağı, bahçivanı ve ahçısı falan vardı. Hoş karşılandım, hanımefendi muamelesi görüyordum.

Akşam Kerim bey gelene kadar DVD’den film filan seyrettim, evin havuzuna girdim. Akşam saat 20:00 civarında Kerim bey geldi.

erotik hikaye ciks gibiş hikayeleri ara komşumu gibtim ara

Sonra 20cmlik malafatimi çıkardım kerim beye kökledim

Ben de onu bekliyordum. Evi beğenip beğenmediğimi sordu, eğer istersem burada yaşayabileceğimi, ancak onun için bazı işler yapmam gerektiğini söyledi. “Nasıl şeyler?” dediğimde, “ciks yapmayı sever misin ve ciks tecrüben var mı?” dedi.

Ben de, “Elbette, hem de çok!” dedim. “Peki o halde yapmayı çok sevdiğin ve iyi bildiğin bir şey, benim bazı özel misafirlerimi ağırlayacaksın!” dedi. Ben onun beni metresi yapmayı planladığını düşünmüştüm, ama o resmen bana fahişelik yapacaksın diyordu…

Hikaye burada biraz cozuttu ass to mouthun ayarı kaçmış 😁

ADAM HiKAYESPORKULÜBÜ 🧔🏻📿🙃🙃🙃🙃🙃🙃

Uşağın kaldığı müştemilat bile benim büyüdüğüm evden güzel ve büyük bir evdi. Salonda sevişmeye başladık. Hemen beni yere yatırdı ve kafasını bacaklarımın arasına yerleştirip, dili ile beni gibmeye başladı.

Öyle güzel yapıyordu ki işini, kısa sürede orgazm oldum. Sonra üzerime geldi, amıma girmeye başladı, çok güzeldi, işini çok iyi biliyordu. Üzerimdeyken amıma hızla pompalamaya başladı, muhteşemdi. Sonra kendi yere uzandı, ben üzerine çıktım ve o da gibini bu sefer zütüme dayadı ve girmeye başladı. Ben zevkten uçuyordum. Kerim beyle gibişmem yetmemişti sonuçta, şimdi Mehmet devam ediyordu beni doyurmaya. Mehmet beni defalarca orgazma ulaştırdı ve en sonunda içime boşaldı…

Ellerinden kurtulup biraz yükseldim, gibini amımdan çıkarttım ve züt deliğimin ağzına yerleştirdim, üzerine oturmaya başladım. “Ooo, küçük huurma bak sen!” dedi. Şimdi kumanda bende idi, onun üzerinde inip çıkıyordum. Çıkardığı hırıltılar beni daha da ateşliyordu, aldığım zevk dayanılmazdı.

Sonra üzerinden kalktım ve önünde dört ayak olup belimi yere doğru çektim. Zaten güzel olan zütüm daha da güzel ortaya çıkmıştı. O da doğruldu, önce biraz zütümü izledi ve sonra muhteşem gibini dayadı. Zaten amımdan akan zevk sularımdan iyice kayganlaşmış olan züt deliğim gibini öyle kolay aldı ki içine, zevk her yanımı sardı. Pompalamaya başladı, çılgınlar gibi pompalıyor, bana iltifatlar yağdırıyordu, “Çok iyisin!” diyordu…

Adım Aysun. 21 yaşındayım. Üniversitede okuyorum. Açık kumral tenliyim, 1.76 boyundayım, 54 kilo ve 93-62-98 ölçülerindeyim.

Bekaretimi Lisedeyken sevgilime teslim etmiştim. ciks yapmayı oldukça seven bir genç kadınım. Konya’nın köylük bir bölgesinde yaşayan kızdım. Lise bitince burslu olarak Üniversiteyi kazandım ve Ankara’ya geldim. Ailemin durumu iyi olmadığı ve burs sadece okul masraflarıma anca yettiği için, okulun yanısıra çalışmaya başladım. Cep harçlığımı çıkartmaya çalışıyordum.

Birkaç uyduruk kafeteryada garsonluk falan yaptıktan sonra, sonunda büyük bir şirkette sekreter olarak işe başlamıştım. Patronum Kerim bey 50 yaşlarında, güler yüzlü, oldukça yakışıklı biriydi. Gel zaman git zaman bana karşı ilgisini fark etmeye başladım. Bana aşırı derece ilgi gösteriyor, çok cömert davranıyor, her türlü masrafımı karşılayıp, pahalı hediyeler alıyordu.

Ben parasal yönden oldukça sıkışık bir ortamda yetişmiş olduğumdan, Kerim beyin bana sunduğu imkanlar aklımı başımdan almıştı ve lüks hayata gittikçe alışmaya başlamıştım. Hatta anneme para bile gönderir olmuştum. Aradan geçen 6 ayın ardından Kerim bey beni bir gün odasına çağırdı ve konuşmamız gerektiğini söyledi. Aslında neler söyleyeceğini tahmin etmek çok zor değildi.

yaz arkadaşım 30 bin erkekle nasıl birlikte oldum

elim gibimde bekliyorum devam pnpa

Ona sordum, “Selim, sen hiç bir kadını zütten yaptın mı?” diye. O da, “Bu yarakla amdan bile doğru düzgün kimseyi yapamadım, zütten kim verir bana? Ama inan ki çok isterim!” dedi. “Öyleyse hadi beni zütten yap!” dedim ve önünde dört ayak oldum, çantamdaki kaydırıcı losyonu almasını ve zütümü yağlamasını istedim.

Zira şimdiye kadar zütüme hiç bu kadar büyüğü girmemişti. zütümü güzelce yağladı. Parmaklarını sokmasını istedim. Teker teker soktu ve en sonunda dört parmak da giriyordu zütüme. zütüm artık iyice esnemişti.

Onu yatağa sırtüstü yatırdım ve yarağını züt deliğimin ağzına dayayıp, üzerine oturmaya başladım. Çok zorlanıyordum onu almakta (ilk kez zütten verdiğim gün geldi aklıma, o gün de böyle zorlanmıştım, hem de bundan çok daha küçük bir yarak için).

Biraz uğraştan sonra başı girmişti, ama canım yanıyordu. Bir süre bekledim öylece. Yavaş hareketlerle yarısından çoğunu almıştım. Canımın acısı gittikçe hafifliyordu. Ne olacaksa olsun dedim ve birden oturdum. Ama oturmamla birlikte yüksek bir çığlık atmıştım, zütüm yırtılmıştı sanki. Öylece kaldım bir süre.

Bir an baygınlık geçirir gibi oldum, ama köküne kadar da almıştım. (Benim gibi bir fahişe için bu normal olmalıydı, ya Kerim beyin evinde böyle bir şeyle karşılaşsaydım?). Biraz durduktan sonra hareketlenmeye başladım.

Canım halen yanıyordu, ama gittikçe hafifleyen bir acıydı bu ve birkaç dakika sonra o acı da gitti. Şimdi o koca yarağı köküne kadar zütüme alabilmiş olmanın zevkiyle, doyasıya kendimi gibtiriyordum…

Bu arada Selim bana iltifatlar ediyor, “Dile benden ne dilersen!” falan diyordu. Bir süre üzerinde zıpladıktan sonra, erkeklerin anal cikste en çok sevdiği pozisyona geçtim, önünde dört ayak olmuştum.

O da arkamdan yaklaştı ve yarağını dayadı. Ama az önce onun üzerinden kalktığımda zütümden içeri giren hava içimi dondurdu diyebilirim, züt deliğimin ağzını hissetmiyordum. Girmeye başladı ve kısa sürede kökledi, hızla pompalamaya başladı. Bana iltifatlar yağdırıyordu. Ben ise aldığım zevkime bakıyordum.

Artık gelmek üzere idi, ona amıma girmesini söyledim, o da hemen zütümden çıkarıp amıma girdi ve pompalamaya başladı. içimi öylesine dolduruyordu ki, ben yine orgazm oldum. Amıma birkaç git gel yaptı ve boşalmaya başladı.

içimde sanki bir yanardağ patlamıştı, lavları bitmek bilmiyordu. Bir süre daha amımın içinde bekledi ve içimden çıktığında yatağa dökülen dölleri iki çorba kaşığını rahat doldururdu herhalde. Yanıma uzandı ve “Sen muhteşem bir kadınsın! Daha ilk seferinde bunun hepsini içine aldın ya, dile benden ne dilersen!” diyordu.

Saf garibim, ilk defa ciks yaptığımı sanıyordu. Bekaretimi ona verdiğimi düşünüyordu. Bunu değerlendirmeyi düşündüm ve bu işin bana ekonomik bir katkısı olmalıydı. Ona, benim bekaretimi bozduğunu, ama onunla evlenmeyeceğimi, ama bekaretime karşılık, onun iş yerlerinden birinde erkek kardeşime müdürlük vermesini istedim.

O da, “Zaten annenlerin mahallesine bir süpermarket açacaktım, oranın müdürü de kardeşin olsun!” dedi. Kabul ettim ve “Tamam o halde anlaştık, şimdi toparlanalım!” dedim. Toparlandık, ama ben bir yarım saat odanın içinde yürüyüşümü düzeltmeye çalıştım. Sonra çıktık otelden. Bu arada telefon numaralarımızı aldık.

Bana, “Sen gidince yine yarağım elimde kalacak! Bunu alabilecek kadını bir daha nerden bulurum? Bir daha görüşecek miyiz?” diyordu. Ona, “Eğer istersen, senin yarağını alacak başka kadın bulurum!” dedim. O da, “O zaman var ya, süpermarketin tapusunu bile kardeşinin üzerine yaparım!” dedi. “OK!” dedim ve ailemin evine döndüm...

Fazla zaman kaybetmeden benim züt hastasını kafesleme planımı işletmeye koymam gerekiyordu, çünkü benim zütçü erkeğim evi çok ziyaret eder olmuştu.

Hiç yoksa haftada bir mutlaka geliyordu, ben de onu olabildiğince özenle ağırlıyordum. Bir Salı günü idi, Kerim bey beni aradı, Anıl beyin (benim züt hastası) beni evine davet ettiğini söyledi. Ben de, “OK!” deyince, Kerim bey onunla görüştü ve ona ertesi gün için randevu verdi. Zira akşam Kerim beyin misafirleri gelecekti.

Kerim beyin girmiş olduğu bir ihalenin sahipleri geliyordu, çok büyük bir işti. Mutlaka onları memnun etmeliydim. Üç erkek gelecekti, ben yalnız olacaktım. Bu böyle olmayacak dedim ve Şimal’i aradım. Şimal’in kocası şehir dışında idi, devamlı görüşüyorduk onunla. Telefonda durumu anlattım ve yanıma çağırdım. Onun için de değişiklik olacaktı, kocası yokken bir ilk olacaktı.

Şimal misafirlerden önce gelmişti. Hemen odama çıktık. ikimiz de çok sexy giyinmiş ve makyaj yapmıştık. Bu arada misafirlerin gelmesine daha bir saatten fazla vakit vardı. Semih ve Mehmet’i çağırdık, onlarla sevişmeye başladık. Şimal Mehmet’i, ben de Semih’i aldım karşıma, önlerinde diz çöktük ve muhteşem giblerini yalamaya başladık. ikisininki de kocaman olmuştu.

Ben hemen dört ayak oldum ve Semih te eteğimi yukarı sıyırıp, tangamı yana çekip, züt deliğimi yalamaya başladı. Bu arada Mehmet te Şimal’i kucağına almış, dıbını gibmekte idi. Biraz sonra Semih yarağını zütüme sokmaya başladı, muhteşem güzeldi.

Bir yandan Şimal’le Mehmet’i seyrediyor, bir yandan da Semih’in muhteşem gibini zütüme yiyordum. Klitorisimle oynarken ben orgazm oldum bile. Mehmet te sırt üstü yere yatmış, Şimal üzerinde ata biner gibi binmiş, zıplıyordu…