1. 1.
    0
    nefes almaktan başka bir faydam yok benim insanlığa beyler.kimseye ne yararım dokundu nede kimse benim varlığımdan mutlu oldu şu güne kadar.eminim annem bile beni ilk kucağına aldıktan sonra sevmekten vazgeçmiştir.

    kaybettim dıbına koyayım tamam mı?kaybettim.ailemi , sevgilimi , arkadaşlarımı kaybettim.ipleri elinde tutan bir adam olamadığım için kaybettim hepsini.

    ilkolula başladım ve tek bir anım olmadan bitirdim.lisede ise ilk sene hep ezildim kakıldım.ikinci sene ise beni kötü biri olmama zorladıkları için zararsız insanların bile hayatını karanlığa boğdum.

    o parmakla gösterilen çocuk olamadım hiç.olmakta istemedim ama rahat duramadım sanırım.liseden ayrılırken kabarık bir sicille üniversite hayallerine başladım.

    üniversitenin bir kurtuluş ve kaçış olabileceğini düşünmüştüm.hayatımda kapıldığım en büyük yanılgıydı bu.herşeyin daha fazla sarpa saracağını düşünmemiştim...

    edit:sadece benim yazdıklarım ; http://inci.sozlukspot.co...ydam-yok/@gibi-kopan-adam
    ···
  1. 2.
    0
    aqlattın bea
    ···
  2. 3.
    0
    enty-nick
    ···
  3. 4.
    +2
    peki hiç abdest almayı denedin mi ?

    edit:sen yoksan dünya yok,sen yoksan hiç bir şeyin önemi yok birde bu taraftan bak panpa. olmadı kaçıp git kimsenin seni bulamayacağı bir yere, sıfırdan başla?
    ···
  4. 5.
    0
    alıyorsun bari ver amk
    ···
  5. 6.
    0
    nefes almakda zarar mk okjisen alip karbondioksit veriyon sonucta
    ···
  6. 7.
    0
    nefes alman yeterli zamqi ;)
    ···
  7. 8.
    0
    nefes alınca insanlığa nasıl bir katkı veriyorsun?
    ···
  8. 9.
    0
    20 yaşımda batırdığım hayatımı düzeltmek uğruna başka bir ilçeye kaçtım. bütün tanıdıklarımdan uzak , nasıl biri olduğumu bilmedikleri bir yerdi burası. bornovada iki arkadaş müzikle uğraşarak para kazanıyorduk.

    hayatımı düzene sokup uzun süre sürdürdüğüm olmamıştır hiç. arkadaşımla yolumuzu bulacakken müzik tarzımızdan dolayı iğrenç bir ortama girmiştik.

    orada bulunurken sanki bir kazık üzerindeymiş gibi rahatsız hissediyordum ilk zamanlarda. sonra bağışıklık kazanmamdan mıdır yoksa seçecek başka bir seçeneğim olmadığından mıdır bilmem geçti bu huzursuzluk.

    bir süre sonra çok fazla alkol ve uyuşturucuyla tanıştık iki arkadaş. üniversite yalan olmuştu bunlar olurken. müziğin , uyuşturucunun , alkolün gırla gittiği bir yaşam sürüyorduk.

    ne kadar uzak durmaya çalıştıysam bana o kadar yakın oldu kötü şeyler.bir gün ölesiye dövülüp hastanelik olmamla ailemin hepsinden haberi oldu.

    21 yaşında artık ailem yoktu. evlatlıktan reddedilmiştim ve berbat ettiğim hayatımda düzelmek için kendime söz verdiğim hiçbir şeyi yerine getirmedim
    ···
  9. 10.
    0
    sürekli geçip giden insanlar ailemin ne kadar yanlış bir karar verdiğinden bahsediyordu.ben ise bunu tamamen yalanlıyor , doğru bir karar verdiklerini söylüyordum.

    öyleydi çünkü , verdikleri hiçbir değeri ve emeği aide edemedim onlara. üniversite hayaliyle yanlarından kaçıp giderek zaten tavrımı belli etmiştim.

    kafamı dağıtmak için okula gidip geliyordum. sürekli sahne için arkadaşımla çağırılıyorduk ama gidemezdik. ikimizde batmış durumdaydık.

    paramız ve gururumuz kalmamıştı zaten. arkadaşım o tak çukurunda uyuşturucuya başlamıştı ve şimdi bırakamıyordu.bir zaman geldi ki evden çıkamaz oldu ve torbacıdan uyuşturucuyu benim temin etmem için yalvarmaya başladı.

    okul bana kötü şeyler anımsatmayan tek yerdi , ondan sığınabildiğim kaçabildiğim tek mekandı. olanlardan ve olacaklardan okul sayesinde kaçmam eğitime sımsıkı sarılmama yaramıştı aslında.
    ···
  10. 11.
    0
    can yoldaşım , arkadaşım.22 yaşına girdiğimden 5 gün sonra pes etti hayata.bir ay önce ayakları uyuşuyordu ve kafasını hiç toparlayamıyordu. kullandığından çok daha fazla doz kullanıp kendini uyuşturuyordu.

    son 1 hafta benim doğum günüm için temiz kalmak istemişti ama artık damarlarında kanından fazla o zehir geziyordu. hasta gülümsemesi gitmiyor gözümün önünden.

    kardeşimi kendi ellerimle toprağa verip evin yolunu tuttum. polislerle uzun süre uğraştım o süre zarfında.ne okulu gördü gözüm ne kendi yaşamımı.ruh gibiydim.

    girdim odasına ve kapattım kapıyı. masanın üzerinde bıraktığı bir paket sigaradan bir dal alıp yaktım. sandalyeyi çekip oturdum yatağın karşısına.

    ne hayaller ile bu eve adım attığımızı düşündüm. düzgün ve neşeli bir hayatımız olacağından bahsedip umutlanıyorduk.1 sene içinde ne kadar dibi göreceğimi anlamıştım o gün , ne kadar zavallı olabileceğimi.
    ···
  11. 12.
    0
    o halde yaratıcı ol, nick'ime bak..
    ···
  12. 13.
    0
    hemen o evi bırakıp birkaç eşyamla 1+1 küçük bir eve taşındım. kimse yanaşmasın istiyordum , kimseye akıtmayayım zehrimi ki herkes daha mutlu olsun istiyordum.

    işte o kafamı toparladığım dönem gözüm birşeyler görmeye başlamıştı. minyon , uzun saçlı , hafif makyajlı , çok güzel mimikleri olan kızı görmüştü gözlerim.ilk gördüğümden itibaren defalarca görmek istiyordum onu.

    o zamanlar tanışsak bile onu hayatıma almazdım.bu ona karşı yaptığım bir kötülük olurdu.o yüzden biraz toparlanmayı ve yalnız kalmayı tercih ettim.

    küçük evimde hayatımı sürüyor , bir yandan okula gidip geliyordum. alkol bağımlılığım artmıştı o dönem.ama çok kafaya takmıyordum bunu. önemli gelmiyordu pek.
    ···
  13. 14.
    +1
    okuyan var mı bilmiyorum ama yazmak geliyor içimden
    ···
  14. 15.
    0
    bak kardeşim,

    ben uzayda arıza yapan uyduları tamir eden bir astronotum. geçen gün ntv spor çekmeyince peder çık bi bak dedi. giydim astronot kıyafetimi, bindim gemiye uzaya çıktım. bi yandan uyduyu düzeltiyor, bi yandan da 3g bağlantısıyla babama 'düzeldi mi?' diye soruyordum. bi anda ufak bir göktaşı belime çarptı. canım o kadar yandı ki anlatamam. güç bela uyduyu düzelttim ve eve gelip hemen yattım. sırtımın ağrısı yüzünden de haftalardır yerimden kalkamıyorum. bu sebeple de internetle çok haşır neşir oldum ve bu sözlükle karşılaştım. ilk başlarda çok güzel eğlenirken senin başlıkların çarptı gözüme. o kadar aptalca şeyler yazıyordun ki okudukça sırtımın ağrısı katlanıyordu adeta. nasa'ya açtığım bir telefonla evinin adresini tespit ettirdim. hiçbir yere kıpırdama. apartmanın otomatiğini aç ve beni bekle. geliyorum amın evladı, geliyorum.
    ···
  15. 16.
    0
    ben okuyorum kardeşim devam et bide şu binlerin entrylerini görmekten gına geldi bana sadece senin entrylerinin oldugu linki atarsan sevinirim
    ···
  16. 17.
    0
    @16 panpa edite koydum ordan girip sadece benim yazdıklarımı okuyabilirsin
    ···
  17. 18.
    0
    nerden bilebilirdim ki kendi ellerimle gibtiğim hayatımı bir kızın daha kötü gibeceğini? ona karşı koruma içgüdümden dolayı uyuşturucuyu ve alkolü tamamen bırakıp hayatıma küçük bir çekidüzen verdim.

    ben onun için böyle bir incelik düşünürken onun benim hayatımın ortasına sıçacağını inanın ki bilemezdim.ona hissettiklerimi anlatmam uyuşturucuyla tanışmamdan daha büyük bir hataydı.

    o aralar ne müzik ortamıma girdim nede müzikle ilgilendim. evimde oturup pinekledim. sadece oturdum , yattım ve kalktım. okul benim için evden çıkmamın tek sebebi olmuştu.

    kendimi biraz iyi hissedince uzaktan izlemekten vazgeçtim. uzun süre kendimle çatışmam sonucunda yemekhanede yanına oturdum.

    o güzel yeşil gözlerini , uzun kirpiklerini ve mükemmel dudaklarını oynatmasını izledim. konuşulanların bir önemi yoktu. onun saçlarındaki sampuan kokusu hala burnumda raks ediyor.
    ···
  18. 19.
    0
    tipsiz bir adam değildim ama kullandığım şeylerden dolayı gözlerimde sürekli kalan bir kızarıklık ve gözaltlarımda oluşan morluklar vardı.

    kısa konuşmamız ardından ona bir kafeye davet ettim ve kabul ettiği anı size anlatamam. sanırım hayatımda en mutlu olduğum andı. evet kesinlikle böyleydi.

    mutlu bir şekilde müziğimle eve döndüm.bu sefer sigarımı mutlu olduğum için içiyordum , ilk defa ise alkolün dibine mutluluğumdan vuruyordum.

    alkolle yine haşır neşir olmuştum ama bunun bir önemi yoktu. aylarca uzaktan bakarak mutlu olduğum kızla buluşacaktım yarın.

    içtiğim onca şeyin verdiği yorgunlukla kendimi ilk kez yatağa mutlu bir şekilde bıraktım...
    ···
  19. 20.
    0
    o zaman yazdığım günlükten o günün yazılarını buraya aktarıyorum ;

    "bugün bütün günlerden daha farklı. saçlarım daha parlak ve gözlerim daha farklı bakıyor. güneş daha parlak doğmuş ve daha neşeli gülümsüyorum.az önce saçlarımı yıkayıp traş oldum. saçları düzelttirmem lazım uçlarda kırıklar var ama boşver.her şey daha güzel bugün bunun bir önemi yok. birazdan okula gittiğimde eminim ki aynı güzellikte ve cazibede stabil kalan tek insan o olacak. yeşil gözlü sevgilim olacak... "

    bunu evden cıkmadan önce yazmıştım. mutluluktan uçuyordum sanırım.o gün arabamla üniversiteye gidip derse girdim.ama dersler , saatler , dakikalar geçmek bilmedi.

    oyalanmadan tam saatinde vardım sözleştiğimiz yere ama o yoktu. gelecektir diyerek kendime bir kahve ısmarladım. dakikalar geçtikçe omuzlarım daha çok düşüyor ve yüzüm daha çok buruşuyordu. kahvenin lezzeti gittikçe bulaşık suyuna dönüyordu.

    tam bir saat orada oturdum o gün.her dakika daha fazla parçalandım.ne güneşin neşesi kalmıştı nede saçlarımın parlaklığı. herşey eskisi gibi karanlığa boğuldu o gün.her zamankinden daha fazla...
    ···