-
1.
0beyler burada liseli piclere yani 90ları pek bilmeyen piclere pkk ile mücadelenin en genel özetini veriyorum.Tümünü Göster
bakın amk 1978 pkk'nın kuruluşu.
1978-1984 dönemi. şehirde mücadele dönemidir. pkk bu dönemde dagda degildi şehirlerde, suikast, sabotaj, toplu eylemler organize etmeye calıstı. kürt nüfus arasında da propaganda faaliyetlerine hız verdi.
1984-1988 dönemi.bu ayrım tam 1988 olarak yapılmıyabilir belki 1989 da olabilir. 1980 darbesinden sonra pkk şehirleri terketti. malum ordu tüm yönetime el koydu. bir sürü pkk'lının diyarbakır cezaevinde işkence gördüğü dönemde bu dönemdir. mazlum dogan ( hani pkk'lıların nevruzda durmadan afişlerini astıkları) gene bu dönemde kendini cezaevinde yakmıştır.
bu dönemde pkk suriye ve kuzey ırak'a yerleşmeye başlamıştır. pek cok pkk militanı lübnan'daki bekaa vadisinde el-fetih tarafından egitilmiştir. örgütün hazırlık döneminden sonra saldırıları 1984 eruh baskını ile başlamıştır.pkk bu erken döneminde kadrosunu cok artıramamıştır. henüz gerilla savaşında da tecrübeli olmadıkları için etkinlikleri sınırlı kalmıştır. 1986-1987'de yapılan sınır-dışı operasyonlarla pkk'ya önemli darbeler vurulmuş ve cok yanlış bir şekilde bu işin bittiği gibi bir izlenime kapılınmıştır.
1988-1992 dönemi. bu dönem pkk'nı en iyi dönemidir. bakın gencler bugün pkk gene var ama bir 1992 pkk'sı asla değildir. bunu da iyi bilin amk. 1988'den sonra pkk kendi içinde stratejilerini yeniledi, örgüte katılım büyük oranda arttı. türk ordusuysa pkk'nın genel olarak belinin büküldüğünü düşünerek ekstradan cok kuvvetli adımlar atmadı. ama genede boşverildi zannetmeyin, OHAL durumu hep sürmüştür bölgede.
burada cok önemli bir nokta 1991 körfez savaşıdır. körfez savaşı sonucunda ırakın kuzeyindeki otorite boşluğu iyice arttı ve pkk'nın buradaki konumu daha da güclendi. Saddam türkiye'nin sıcak takip anlaşmasını da iptal etmişti. malum türkiye saddama karşı abdnin müttefiğiydi.
bu koşullarda pkk operasyonlarına hız verdi. abdullah öcalan'nın amacı 1995'e kadar türkiyede kurtarılmış bölgeler oluşturmaktı. pkk 1992'ye kadar militan sayısını 15 binin üzerine cıkardı ( beyler bugün 2011 deyiz 4bin kadar militan olduğu düşünülüyor ) pkk artık 15-20 kişilik gruplarla değil 300-400 kişilik gruplarla sızıyordu türkiyeye. 1992 yılına gelindiğinde pkk artık kurtarılmış bölgeler oluşturmaya calısıyordu. buradan kasıt şudur, belli, bir bölgeden türk devletinin otoritesini yani siyasi gücünü-askerini-polisini cıkarıp pkk otoritesi altına almaktır. şırnakta eruhu bir ara pkk neredeyse tamamen ele gecirmiştir. beyler bugünle kıyaslayın amk bi.
1992-1999 dönemi. işte mücadelenin en kesin dönemi bu dönemdir. 1992 geldiğinde türkiyenin siyasi elitinde alarm zilleri calmıştır. hatta bozgunculuk bile baş göstermeye başlamıştır, yani savaşın kaybedildiği belki de iyisinin bölünmek olacağını zikredenler ortaya cıkmaya başlamıştır. 1984'den beri pkk 1992'de gücünün zirvesine ulaşmıştır. militan sayısı, dışarıdan maddi destek ve halk arasındaki desteği en yogun durumdadır. işte bu noktada türkiye en agır bir mücadeleye girmeye karar verdi.
amk bunu okuyun 1992-1999 devam edicem.. -
2.
0okuyun amk ona göre 1992-1999 dan devam edicem
-
3.
0up up up up
-
4.
0okuyun amk
-
5.
01992-1999 dönemi. bu dönemde türkiye en agır mücadeleye girdi demiştik. nedir bunlar ? ülke içinde derin devletin kullanılarak pkk'yı desteklediği düşünülen siyasi-ekonomik elitin temizlenmesi, yogun bir devlet destekli propaganda yürütülmesi, OHALlerin yetkilerinin artırılması, güneydogudaki birliklerin sayısının nerdeyse 2 kat artırılması, abdeden yeni silahlar alınması ( özellikle atak helikopterler ). en önemlisi ise kesin bir mücadeleye karar verilmiş olmasıdır. bundan kasıt şudur, 1992'ye kadar uygulanan karakollarda oturma gündüz kısıtlı operasyonlar yapma zihniyeti terkedilmiştir. artık alan kontrolü esas alınmıştır. yani türk ordusu da pkk gibi dagda konaklayacak, alanı her yerde kontrol altında tutacaktır. gece operasyonları da artık vazgecilmez bir unsur olmuştur. eskiden geceleri askerler karakollara sıgınır, meydan da pkk ya kalırdı. bundaki amac gece verilen zayiatları azaltmaktı. bu arada f-16ların kabiliyetleri artırılmış ve daha etkin kullanılmaya başlanmıştır.
pkk cephesi 1992 başında oldukça umutluydu. 1995'e kadar kurtarılmış bölgeleri kurabileceklerini umut ediyorlardı hala. durumları da gecmişe göre en iyi bir durumdaydı.
1992'ye türk ordusu cok agır operasyonlarla başladı. operasyonlar tüm güneydoguyu kapsayacak şekildeydi. 1992 ekiminde büyük bir sınır ötesi operasyon başlatıldı. bu operasyon pkk'ya öyle büyük bir darbe vurdu ki öcalan ateşkes ilan etmek zorunda kaldı. türk hükümeti bu ateşkesi dinlemedi. dediğimiz gibi 1992'de verilen karar artık bıcagın kemiğe dayandıgıydı ve bu sorunu en sert yoldan cözmek şeklindeydi.
1992'den devam edicem amk -
6.
0okuyun amk en güzel kısma gectik 1992-1999 kısmı genele vurunca, türk ordusunun tarihinde giriştiği en büyük askeri girişimlerdir amk.
-
7.
0up up up amk
-
8.
0beyler 1992'i kışı geldiğinde pkk agır darbe yemiş fakat yok olmanın cok uzagındaydı. pkk'da umutlar biraz kırılmış olsa da mücadele de yılma olmamıştı. pkk 1992 kışını türk ordusunun yeni taktiklerine adapte olmaya calısarak gecirdi, mevcut gücünü artırmaya calıstı.Tümünü Göster
bu arada türk hükümeti iranla bir anlaşmaya varmıştı, buna göre iran pkk'ya desteğini cekecekti. bu anlaşma sayesinde irandaki cogu pkk kampı kapandı, tabii iranın pkk'ya desteği azalmış olsada 1999'a kadar sürdü diyebiliriz. suriye üzerine de baskı uygulanmaya başladı.
1993 yazında da türk ordusu aynı şekilde operasyonlara devam etti. pkk artık inisiyatif eline alacağını düşünüyorken tekrar savunmaya gecmek konumunda kalmıştı. türk ordusunun bitmek bilmeyen operasyonları pkk'yı savunmaya zorluyordu.
beyler bu arada 1993'te kamuoyuna bakmak lazım. 1992'den sonraki yeni strateji neticesinde türk ordusunun faaliyeti cok artmıştı güney doguda. dogal olarak asker kayıpları da 1992 öncesine göre cok daha fazlaydı. yani türk kamuoyuna göre 1993 yılında savaş kötüye gidiyordu. aslında türk ordusu inisiyatifi ele alıyordu bunu yapmak için de dolayısıyla daha cok asker kaybediyordu.
1994'te ise meşhur çekiç harekatı başladı. beyler bu operasyonları bugünkü kücük caplı operasyonlarla karıştırmayın amk. cekic operasyonunda 600 küsur pkk'lı öldürülmüştür. 1994 yılında operasyonlar artık tam olarak meyvesini veriyordu, türk ordusu güney dogu genelinde kontrolü tamamen ele almış, daha önce hiç operasyon yapılmamış gabar dagı gibi yerlere de operasyonlara başlamıştır. pkk militanları için tc sınırları içinde güvenlikli yer kalmamıştır. asker kayıpları cok olsa da pkk'nın gücü kırılmaya başlamıştır.
bu pkk kongresinde öcalan tarafından da itiraf edilmiştir. pkk içi suclamalar olmuştur ve temizlikler takip etmiştir. zaten bu da pkk'nın gerilemeyi kabul ettiğinin itirafı olmuştur.
1994-1995-1996 döneminde de cok yogun operasyonlar sürmüştür. daha önce dedik ki iran ile pkkya desteğini azaltma konusunda anlaşmıştır. suriye ise pkk nın en büyük destekcisi olarak ortada duruyordu. türk hükümeti bu sorunu da cözmeye kararlıydı. dönemin başkan demirel sorunun baba esadı ikna ederek cözmeye calıstı fakat sonuc alamadı. bunun üzerine 1998 yılından türkiye sınıra takviye yapmaya başladı. sonrasında da suriye sınırında büyük bir askeri tatbikat yapıldı, planlanmış bir şekilde bir orgeneral ( adı gelmedi aklıma) meşhur "tahammülümüz kalmadı" acıklamasını yaptı.
savaş kapıdaydı. esad da bunun farkına varıp pkk'dan suriyeyi terketmesini istedi ve öcalanda birkac ay sonra suriyeyi terketti.
1997'den devam edicem birazdan.. -
9.
0yazıyorum panpalar
-
10.
0yazdıgım şey ön sayfada kaldı haberiniz olsun.
-
11.
0@20 panpa solcular da işkence gördü zaten. ben burada pkkyla mücadeleyi anlatıyorum. diyarbakır cezaevinde pek cok pkk lı vardı hatta bir sürü üst düzey yönetici falan.
-
12.
0@24 panpa belki 4binin biraz üzerindedir ama 7-8 bin bana fazla gibi geldi. kaynak varsa at bakayım belki dogrudur
-
13.
01992-1997 arasına türkiye pkkya karşı mücadelesinde inisiyatifi yavaş yavaş ele aldı ve örgütü zayıflattı. ordu güney doguda kontrolünü saglamlaştırdı ve bu arada hem deneyimi hem de kendine güveni arttı. artık işin sonunu getirmek üzerine yogunlaşılmıştı.
daha önce dedikki pkk'nın amacı 1995'e kadar kurtarılmış bölgeler kurmaktı. tabii ki bu yalan oldu pkk savunmada kaldı ve militan sayısı göreli olarak azaldı. pkk oldukça gerilemişti ama hala uzak bir gelecekte atak konuma gecme hayalinde olduğu söylenebilirdi. işte bu uzak hayalin sonu 1997'de geldi.
1997'de, türk ordusu su ana kadarki en büyük sınır ötesi operasyonunu ( çekic operasyonu, daha önce yazdıgım cekic-1 olarak gecer ondan karışmasın beyler ) gercekleştirdi. türkiye 40bine yakın askerle ıraka girdi ( beyler bugün maksimum 1bin-2bin askerin üzerinde operasyon cok nadir ) ve bu birlikler 40-50 km kadar da iceri girdi ( bugün 25 km girilince bayaa girilmiş deniliyor kıyaslayın amk)
bu operasyonla pkk'nın tabutuna son civide cakılmış oldu. 2500 ün üzerinde militan öldürüldü. düşünün amk bugün 30 kişi öldürülse cok seviniliyor, yani opeasyonun büyüklüğünü anlayın amk.
çekiç operasyonunu daha kücük ölcekli operasyonlar takip etti bunlarla da 1bin üzerinde militan öldürüldü. 1998'geldiğinde örgütün türk ordusunu zorla güneydogundan cıkarma umudu tamamen bitmişti.
1998'de önceki postta anlattığım suriyeden pkknın cıkarılması olayı vuku buldu. öcalan önce rusya, sonra yunanistan, italya ve en sonunda kenyaya gittikten sonra orada amerikan istihbaratı tarafından türkiyeye teslim edildi.
1999'a gelindiğinde, türk ordusu pkk'ya 7 yıllık bir dönemde önemli darbeler vurmuş ve örgütün liderini yakalayıp örgütü felce ugratmıştı.
1999-2003 dönemiyle devam edicem.. beyler bu arada soruları da alabilirim varsa herşeyi yazamıyorum özet olsun diye. -
14.
0yazdım amk yeni part
-
15.
0up up up
-
16.
01999-2003 dönemiTümünü Göster
beyler öcalan yakalanınca kimsenin beklemediği bir şekilde ağız değiştirdi. barışı istediğinden bu yolda calısmak istediğinden bahsedip durdu. burada henüz yargılanması sürdüğü için idam edilmekten korktuğu da olabilir, belki de tamamen bir strateji.
öcalan barışı istediğini göstermek içinde pkknın tüm güclerinin kuzey ıraka cekilmesini emretti. bu aslında onun barışseverliğinden ziyade koşulların sonucuydu, pkk sahada 1997 çekic operasyonu ile yenilmişti. toparlanmak için vakte ihtiyacı vardı.
bakın beyler 1997 cekic operasyonunu unutmayın amk, önemli cünkü. bu operasyonla pkk'nın artık güc kullanarak emellerine ulaşma imkanı kalmamıştır. yenilmekten kastımız budur. yoksa bir gerilla örgütü olarak pkk'nın varlığı sürmeye devam etmiştir ve türk politikası üzerindeki etkisi de sürmüştür. ama artık pkk gerilla savaşını bagımsızlığı kazandıracak bir secenek olarak değil siyasi yoldan elde edilecek tavizler için bir baskı aracı olarak kullanmaya önem vermiştir. bakın bugünkü sürec budur, sende bende pkknın silahla bagımsızlık alamayacağını biliyoruz, e ne ozaman ? işte pkk işte varlıgını baskısını kullanıp kendi lehine bir siyasi cözüm üretmeye calısıyor.
neyse yeter bu kadar. 1999'da örgüt kuzey ırak cekildi ve 4 sene kadar sürecek olan bir ateşkes dönemi başladı. türkiye derin bir nefes almıştı. 1992'deki bunalımlı dönem sona ermiş, askeri olarak yenilme tehlikesinin bitmesinin yanı sıra pkk'da dizleri üstüne cökmüştü.
bu dönemde pkk içindeki değişimlere de bakmak lazım. pkk'nın ideolojisi stalinizmdir, yani 1978de bu şekilde kurulmuştu ve bunu uzun süre tatbik etmişti. askeri olarak ise maocu halk savaşı teorisini uygulamaya calısıyordu. bu kısaca maonun cin iç savaşında uyguladıgı stratejidir. buna göre kurtarılmış alanlar ve köylülerin propaganda ile kazanılması önemli unsurlardır falan.
1990da ise malum sovyetler cöktü ve komünizm de dünya capında etkisini kaybetti. öcalanda pkk'nın cizgisin 90lardan sonra revize etmeye başladı. problemler şunlardı :
- komünizm dindar kürt köylüleri üzerinde etkili değildi
- dogu blokunun çöküşüyle ideolojik bir boşluk yaşandı
- dış destek için daha ılımlı bir politika şarttı.
öcalan böylece stalinist ideolojiyi giderek daha yumuşattı ve özgürlükcü-sosyalizm gibi bir cizgi yarattı. zaten kendisinin yeni kitaplarında da yaşadığı dönüşüm görülmektedir.
öcalan askeri maglubiyetin 1999 yılında tamamen farkındaydı. bundan dolayı siyasi yolu asıl arac olarak benimsemeye karar verdi. bu yönde yapılması gereken, avrupa ülkelerinde kamuoyu yaratmak ve gerilla operasyonları ile de türk kamuoyu üzerinde siyasi çözüme yönelik bir baskı yaratmaktı. bu dönemde öcalan bagımsızlık fikrinden de vazgectiği ve demokratik özerklik gibi bir fikri benimsediğini acıkladı. bu komünizm sonrası dönemdeki dönüşümün ve koşulların bir sonucuydu.
yani mesele şudur : siyasi yollardan özerklik elde edilmeli ve sonrasında yavaş yavaş bagımsızlık gelmelidir. bunun içinde silah değil siyasi etki kullanılacaktır. siyasi etki de demek avrupanın desteklemesi, türk kamuoyunun bunu desteklemesi falan vardır. -
17.
01999-2003 olmadı en son yazdıgım tam. ama pkknın 1999 sonrası dönüşümü de önemliydi panpalar şimdi gercek 1999-2003 dönemine başlıyorum.
-
18.
01999-2003 dönemi. bu dönemde cok durgun gecti daha önce dedik, operasyonlar neredeyse yoktu ve asker kayıpları da sıfıra yakındı. örgütte bu dönemde yukarıda bol bol anlattıgımız ideolojik dönüşümünü yaşadı, yeni koşullara adapte olmaya calıstı ve kadrolarını yeniledi.
bu dönemde yeni stratejinin bir ayagı olarak pkk avrupada etkin bir propagandaya başladı. bu dönemde avrupa devletlerinin pkknın emellerine desteği ortaya cıkmıştır. 1997 zaferinden sonra rahatlayan türkiye siyasi arenadaki bu mücadelede maalesef geri kalmıştır.
2003te ise malum ırak işgali yeni bir dönemi başlattı. saddamın düşmesiyle kuzey ırakta büyük bir otorite boşluğu doğdu ve pkk hem eski rejimin kalıntılarından hem abdden elde ettiği silahlarla kendini yenileme fırsatı buldu. kuzey ırakta otorite barzani ve talabaninin iki partisinin eline gecti. ( zaten bu gruplar kuzey ırakta 90larda genelde egemendi ama saddamın düşmesi bu gruplara tam kontrolü sagladı)
2003-2011 dönemi.
2003te pkk artık kendine gelebilmişti. örgüt kadroları asla 1992 seviyesine ulaşamadı ama tekrar bir savaşma gücüne ulaştı.
2003ten devam edicem şimdi -
19.
0@46 panpa özet yapmaya calısıyorum tek tek yapılan operasyonların detayına giremem ya amk
-
20.
0up up up
-
3 şuku verınde intihar edıyım
-
yırtık pantalon videoları sarıyor la
-
her şeyi szymanskiden bekliyoruz
-
cemil 1 hesabın siliğini açarsa
-
baba vanganın kehanetine göre receb tayyib erdogan
-
the vikings co ıtler ve helıx cok sımardılar
-
beyler sanırım yolun sonuna geldik
-
tüysüz bir oğlan girecek
-
indiregeannick elbet seriyat gelecek
-
sözlükte sövecek yazar kalmaması
-
zargana bu karıyı zütürüyor
-
istanbulda ev 2 7 milyona satmis
-
baba vanganınn
-
en iyi gay erkek ferre oyuncuları lıste
-
31sporklubu ve ben çok içiyoruz
-
helix panpamız 5 6 7 8 9 10 11
-
dumbki bu sefer cıddı veda edıyor
-
axento sana yeterınce çobanlık yaptım
-
16461555
-
31 spor ne haber dost
-
axento bu ne la
-
ucan kediyle ilgili basliklae artık sıktı
-
japonyada japonyalı gibi isveçte isveçli gibi
-
sozlugu ne hale getirdiniz z
-
huur oğlu 31 spor
-
ucan kedi ayak fotosu at
-
ey ıncıcı sana bu 4 şeytan yoldasından hayır
-
kayra gelınce borada kopek gıbı geldı
-
axento adam degılmıs hanı kız gelınce
-
nhaxball gel inci
- / 2