Emelle mesailerimiz neşe içinde geçiyor onun izinli olduğu günler zaman geçmek bilmiyordu. Onunlayken hemen akşam olsun en azından onu eve bırakırken biraz yanlız kalabilmek gülüşünü rahat rahat seyredebilmek istiyordum tabi kendisinin böyle bir şey düşünmediğine emindim çünki evliydim ve baba olucaktım. Emel dediğim gibi deli dolu bir kızdı hayatı çok hızlı yaşıyor bende buna biraz kızıyordum zaman zaman yapma falan diyordum ama söz dinlemiyor yine herşeyi dalgaya vuruyor beni yumuşatıp güldürüyordu. Onunla konuşurken bile hiçbirşeyi umursamıyordum aslında ona karşı içten içe birşeyler hissediyordum ama ismini bir türlü koyamıyordum bu duyguların. Birgün ahmet yanıma geldi ahmetle abi kardeşten öteyiz her derdimizi birbirimize anlatırız yer içer sıçarız ama mağaza içinde müdür personel ilişkisinide çok iyi koruruz. Sizinle birşey konuşmak istiyorum müdürüm özel dedi dedim tabi ahmet gel dışarı çıkalım dedim söyliyeği şeyler hayatımı tamamen değiştirecekti .

Hadisene amk

Panpalarım belki ana avrat sövdünüz ama iş bugün felaket yoğundu yarın izinliyim yazıp bitiyorum. Ahmet yanıma geldi size birşey söylicem müdürüm dedi söyle ahmet dedim . Dedi emel sizi çok beğeniyor. O an kalbim durucaktı sanki dedim saçmalama ben evliyim bilmiyormu evli olduğumu biliyor ama istiyor işte dedi. Delircektm nasıl olur amk diye düşünüyordum kendi kendime. Akşam iş çıkışı eve geçtim üstümü değiştirdim alel acele evden ayrıldım. Emelin evinin yakınlarında bir yere gidince emeli aradım müsaitmisin görüşebilirmiyiz dedim cafede olduğunu söyledi gittim kafeden aldım emeli nereye gidelim falan diye sordum farketmez dedi. Rahat konuşabileceğimiz bir yere çektim arabayı. O kadar güzel kokuyorduki panpalarım anlatamam saçları bakışları ne konusacagımı unutturmuştu bana. Bir süre sessiz kaldıktan sonra emel dedim ahmet bana birşey söyledi dedim gülümseyerek evet dedi. Emel ben evli biriyim bu doğru değil üstelik benimle ne işin olur güzel kızsın sendeki saçlar kaşlar bakışlar kimde var gibisinden giriştim lafa fakat bana bişeyler olmuştu kız çok güzeldi panpalarım be 18 yaşındayken kalbim nasıl atıyorsa öyle atıyordu emelin yanında kalbim. Saçların çok güzel derken bir anda saçlarını okşarken buluyordum kendimş kaşların çok güzel derken kaşlarında gezdiriyordum parmaklarını bir anda dudak dudağa gelmiştik emelle sanki ilk öpüşmem kadar heycanlıydı. Ayrıldığımızda eve bıraktım yaşadıklarımız yanlış lütfen burda kalsın dedim. Peki dedi oda sarılıp ayrıldık . Bende evin yolunu tutmuştum hem üzüntü hem sevinç hem mutluluk hem pişmalık kaplamıştı içimi. Ne yapıyorsun diyordum kendi kendime ilk defa karımdan başkasının gözlerinde kaybolmuştum.