1. 1.
    +1
    gelin gececi tayfa olarak bunu tartışalım biraz çok merak ettiğim bir konu pnpalar.

    Bir insan kendini yeniden inşa edebilir mi? Kendisine yeni bir benlik yaratabilir mi? Yoksa sadece nefes almalı ve yaşamalı mı? Kendine yeni bir benlik yaratan bir kişi doğallıktan ne kadar uzaklaşır? Hem doğal olup hem yeni benliğimizi yaşayabilir miyiz? Hayatın lehimize akması için kendimize zihinsel müdehaleler etmeli miyiz? Bilinçaltımızı değiştirmeye çalışmalı mıyız? Hayalimizdeki beni yaşamak için adım atmalımıyız? Yoksa tamamen kendimizle mi barışmalıyız? Bu hayatın algoritması nasıl işliyor? Düşünmeden yaşamalı uçurtma mı yapmalıyız? Yoksa değişime inanarak kendimizi yeniden mi inşa etmeliyiz.

    Bu gece uzun uzun bu meseleleri tarışalım istiyorum ilgi duyan pnpalarla, yaşım 25 bu arada gördüğünüz gibi bu konularda kafam hala karışık.
    ···
  2. 2.
    +1
    soru soru cevapliyim

    evet.
    evet.
    hayır.
    bu kadar.
    hayır.
    evet.
    hayır.
    evet.
    hayır.
    işte böyle.
    yoo.
    onun gibi bi' şey.

    teşekkür ederim.
    ···
  3. 3.
    +1
    Ben şunu istiyorum hayalimdeki beni yaratayım ve bu beni yaşamak yorucu olmasın herşey doğal akışıyla homojen hale gelsin ve hayalimdeki ben olarak hayat lehime aksın istiyorum sizce bu zor mu ?
    ···
  4. 4.
    +1
    @22 telkin bastırmaya yarar panpa. iradeni geliştirmen gerekli ve duygulardan arınman. birde ne tür birşey yapmaya çalıştığına bağlı. ancak temelinde insan beyninin güçlü olduğunu, asıl kontrolün kendi bilincinde, yani sende olduğunu unutmamak ve bu doğrultuda ilerlemek kendini yeniden inşa etmeni sağlar.
    şöyle bir grafik çizeyim.
    bir bina yerine başka bir bina dikmek istiyorsan, eski binayı ortadan kaldırmak gerek.bu binayı ortadan kaldırmadan önce binanın sorunlarının kökünü not alıp, yeni binada bu sorunları iyileştirmek gerek. sonra binayı yıkabilirsin.
    yani, kendini yeniden inşa etmeden önce, sevmediğin özellikleri objektif olarak not alman, sonrada bu özelliklerin nedenlerini bulman gerekir. nedenlerini bulduktan sonra sevmediğin özelliği ortadan kaldırman veya değiştirmen yani kendini yeniden inşa etmen mümkün olabilir.
    basit örnek;

    çok sinirli bir insan olman rahatsız ediyordur.bu sinirin nedenini objektif bir şekilde bulman gerekir. örneğin insanların sana yüksekten bakması seni sinirlendiriyordur, sende sorgulama sonucu bunu fark edersin. sonrasında ise insanların yüksekten bakması sorununu çözmen gerekir böylece sinir yok olur. bununda farklı yolları vardır, ya sosyal çevreni geliştirirsin, ya özgüvenini arttırırsın, yada bilgi birikimini arttırarak insanların yüksekten bakmasını engellersin.
    yani sorundan soruna göre çözümler değişiyor doğal olarak.
    ···
  5. 5.
    +1
    Bir insan 7 sinde neyse 77 sinde de odur sözü doğru mu? Benlik değişimi imkansız mıdır? Yoksa gereksiz mi?
    ···
  6. 6.
    0
    lan gece gece naptınız lan? beynim takla attı... insan beynin kapasitesinin yüzde yüzde 5'ini kullanabiliyor. güneş sisteminin sınırlarını görüyoruz ama beynin yüzde 95'ini bilmiyoruz bile.

    ayrıca konunun sınırı ne lan... eğer ilaç tedavileri de işin içine giriyorsa, benlik duygusu hormonların düzenlenmesiyle mi ilgili oluyor?

    yok eğer tamamiyle bilinç ve bilinçaltı üzerinden gideceksek, satoriyi de işin içine katın amk entelleri
    ···
  7. 7.
    0
    @49 sorun bu zaten. bilinç kanmaz. Kandırdığını sandırsın (önyargı vs hatta ileri gidersek moda kavramı) ama bilinçaltı gardiyan olarak devreye girer. yıllar önce yapılan bir deneyi okumuştum. deneklere bulmaca soruyorlar. sonra rüyaya yatırıyorlar. rüya görmeyenleri eledikten sonra kalanlara rüyalarında ne gördüklerini soruyorlar. nehir, deniz, çeşme gördüklerini söylüyorlar. bu arada bulmacanın cevabı su. demin dediğim gibi ket vurulsa bile bilinçaltı devreye giriyor.

    değişimi en net yaşayanlar bunu isteyerek ve bilerek yapanlar. Deminki satori örneği bunun içindir. Satori ani aydınlanma olarak kabul edilir. fakat öncesinde buna inanmak ve hazırlanmak vardır.
    ···
  8. 8.
    0
    @51yok panpa okudum yani topluma köle olmayan biri bile başka bir kesim için çalışıyo olabilir
    ···
  9. 9.
    +1 -1
    @40 insan beyninin %5ini falan kullanmıyor amk. beynin her tarafı kullanılıyor.ön lobunu kes at ağzındaki salyayı bile yutamayacak hale getirirsin. bunlar çakma bilim inanmayın bunlara.
    @44 nietzsche'nin taşşağını yiyeyim ama nietzsche insanın ne kadar çabuk değişebildiğinin en büyük örneği. aynı kitapta bile yazdığı bir düşünce diğeriyle çelişebiliyor.ha hastalığı var ayrı konu. ancak herşeye şüpheci bakmak lazım, bilim dahilinde her olanak olabilir görünmeli. bilim budur.
    @42 sosyal olma çaban sana mutluluk veya avantaj sağlayacağından, yani menfaatlerinden dolayı egon sana bunun gerekli birşey olduğunu söylüyor. herkesde aynı değil tabi.
    @46 üst insan olgusunu yanlış algılamış olabilirsin. üst insan nietzsche'ye göre topluluğa boyun eğmeyen, düşünebilen, herşeyi sorgulayabilen kısaca köle olmayan adamdır.

    @47 telkinler dediğim gibi, üstünü örtme amaçlıdır, değiştirme değil. ancak kendi verdiğin telkine ikna olman lazımki zihnini köşesinde her zaman "bunları zaten ben söyledim kendimi kandırıyorum" şüphesi olacaktır. telkinlerle zor bir olay, ancak tabiki etkisi pgibolojik olarak kanıtlıdır. değişimin en iyisi dediğim gibi uzman bir pgibolog yardımıyla yapılır. illaki kendim yapıcam diyorsan ve bunları telkinle yapmaya çalışıyorsan aynanın karşısına geçip, kendi dediklerine inanmaya çalış. kendi dediklerine inanman içinde bunlara kanıt oluştur. yani cin ali bile çizemeyen bir adam ayna karşısına geçip "ben picassonun dıbına korum" derse kendini inandıramaz. inandırmak için resimde kendini geliştirmesi gerekir. dolayısıyla ekgib veya değiştirmek istediğin kısımda bazı değişiklikler yapıp, bu değişiklikleri kanıt gösterip "al işte yapabiliyorum, çokta güzel oluyor" dersen o zaman ilerleme kaydedersin.
    ···
  10. 10.
    0
    @36 bir kızdan vazgeçmemek duygusal hırstır. benlik değiştirmek ise bilinçle ilgili bir olay. yani kızı elde etme emrini sana zaten egon (bilinçaltın) veriyor. egonun dediklerini yapmak en kolaydır, dolayısıyla 2yıl bir kızın peşinde koşmak irade değil tam tersine iradesizliktir. egoya karşı çıkmak senin bilincinin iradesini gösterir. yani egon sana "bu kızı elde edine kadar peşinden git" dediğin zaman 2 yıl gidiyorsan, o zaman bilincin, iraden güçsüzdür. ancak bu emre karşı "gibtir git, kovalamıyorum kızı" diyip, kızı unutabiliyorsan bu bilincinin, iradenin yüksek olduğunu gösterir.

    duygu,ego, hormonlar kısmı ayrı, düşünce ve irade kısmı ayrı değerlendirilmeli. asıl irade ve kontrol düşünce ve iradededir.
    ···
  11. 11.
    0
    Yatın uyuyun amk
    ···
  12. 12.
    0
    @48 bilinci kandırmamız mı gerekiyor veya gerçekten inanmak istediğimiz birşeye bilincimizi nasıl ikna edeceğiz
    ···
  13. 13.
    0
    mesela yarım saattir zütüm bana sıçma emri veriyor. ancak ben bu sıçma emrine tartışmaya katıldığımdan dolayı karşı çıkıyorum.bu bir irade ve zihin meselesidir.ha biyolojik bir olay olduğundan şimdi gidip sıçmak zorundayım o ayrı bir konu. ancak konu benlik olduğunda sıçmak zorunda değilsin, sıçma emrine karşı gelebilirsin.
    ···
  14. 14.
    0
    panpa tamdıbını okumadım ama bu konuda nietzscheciyim ben aga, insan değişmez kesinlikle inandığım birşey varsa o da budur, ama insanlar kendini geliştirmeli üst insana yaklaşmalıdır.
    ···
  15. 15.
    0
    @42ego üzerinden bakmak gerek diye düşünüyorum... ister ego diyin isterseniz nefs, birey için kötü olarak anılsa da insanı insan yapan değerdir. eğer onlar olmazsa, insanı insan yapan özelliklerin kaybolacağı söylenir. sonuçta çelişkiler üzerinden hayatta kalıp gelişiyoruz.
    ···
  16. 16.
    0
    @39 panpa iyi örnekti
    şimdi hırsla hormonlarım farklıysa o zaman sosyal olma çabam da hırs olmuyo mu belki bu sosyal olma çabalarım da bir menfaatim vardır
    ···
  17. 17.
    0
    @39 konunun içine sıçtın lan hahahah o nasıl örnek hahahahaahha
    ···
  18. 18.
    0
    @51 beyni kullanmayı lobu kesip biçme olarak algılayanların ben amk. nazi doktorlarda aynı taku yaptığı deneylerde yemedi mi?
    ···
  19. 19.
    0
    @53 çalışmak değil illaki. karakter olarak onların kölesi olmak. kapitalizm içinde illaki biri için çalışırsın, ancak otoriteyi sorguladığında, gerektiğinde karşı çıktığında, kısacası kıç yalayan olmadığında köle olmazsın, üst insan olursun.
    @54 bilim konuşulurken batıl inanç olan satori gereksiz bir örnek olmuş. bilim ani şeylere pek sıcak bakmaz. bilim adım adım ilerlemektir. yani gece "ben yarın süper herif olacam herkes bana aşık olacak" diye kalktığında öyle birşey olmaz. adım adım yapabilirsin bunu.
    ···
  20. 20.
    0
    @70 bende katılıyorum sana panpa saçma sapan bi kurum
    ···