/i/Siyaset

Saygı Çerçevesinde Özgür Siyaset Platformu
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +3
    Beyler gelin bugün biraz da geleceğimiz hakkında tartışalım.

    Hepinizin malumu ülkemizde yapılması söz konusu olan bir anayasa değişikliği bulunmakta , bugün sizlerle bu konu hakkında hasbihal edelim .

    Öncelikle yeni anayasa tasarısını bi okuyalım ;
    http://www.aksam.com.tr/s...da-neler-var/haber-566898

    Eski ve yeni (olma ihtimali yüksek ) anayasalarda ki farklar ;

    'Dil' yerine 'resmi dil' :
    Anayasa'nın 'değiştirilemez maddeleri' içindeki 3. maddede Türkiye devletinin 'Dili Türkçe'dir' ibaresi yerine 'resmi dili Türkçe'dir' ibaresi önerildi. Ayrıca "Türkçeden başka hiçbir dil, eğitim ve öğretim kurumlarında Türk vatandaşlarına ana dilleri olarak okutulamaz ve öğretilemez" ifadesi kaldırıldı. Yerine "Türkçeden başka dillerde eğitim ve öğretim yapılması ile ilgili esaslar, demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olarak kanunla düzenlenir." ifadesi kullanıldı.
    Bu da şu demek oluyor ki ; ülkede resmi dilin yanında ingilizce , Fransızca , ingilizce konuşmak isteyen TÜRK vatandaşlarına iktidar isterse kendi dillerinde zorunlu eğitim verecek . Zannımca doğu vilayetlerinde yaşayan Kürt halkına karşı seçim zamanı hükümetin elinde koz bulundurmak istemesi asıl mesele bu madde de .

    "Türk vatandaşı" yerine "vatandaş"

    1982 Anayasası'nda "Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür." ifadesi din, ırk ve dil ayrımını ortadan kaldırmak için "Devlete vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır" ifadesi getiriliyor.
    Burada da yine bana göre, devletimizin kurucusu ulu önder Mustafa Kemal’in milliyetçilik ilkesi göz ardı edilerek . Aslında ulu önderin TÜRK tanımının ırk ayrımı değil. TÜRKiYE CUMHURiYETi DEVLETi toprakları ve egemenliğinde yaşayan herkesi kapsadığını bilmeden , Bilinçsiz ve şuursuzca hareket etmenin sonucudur. Asıl suç burada bunu tasarlayanlarda değil . Önderimizin bizlere bıraktığı emanetleri iyi değerlendiremeyen bizlerindir arkadaşlar. Suç bizde çünkü Ne Mutlu Türk’üm Diyene satırları kaldırılırken sesimizi duyurmadık .Biz gençler olarak daha fazlasını yapmalıydık .

    " Cumhurbaşkanı'na yargı zırhı"

    Cumhurbaşkanının tek başına yaptığı işlemler yargı denetimine açıldı. Cumhurbaşkanının kişisel suçlardan dolayı yasama dokunulmazlığı hükümlerine tabii olacağı hükme bağlandı.

    Yani kısaca başkan (başkan) dokunulmazlıklarına dokunulmazlık katacak deniliyor.
    Bir hukuk öğrencisi olarak yürütme organının güçler ayrılığı ilkesinden bu derece uzaklaştırılması tabiri caizse Yürütmenin denetimsiz olması . En başında demokratik devlet tanımına ters düştüğü için korkmaktayım arkadaşlar.

    Bugün ki sistemde evet istikrar başkanlık sistemine göre daha zor. Evet güçler ayrılığı ilkesi tam olarak işleyemeyebiliyor . Lakin bugün istikrar kelimesini en çok tekrar eden siyasi parti 15. Yılını dolduruyor. Bu da demek oluyor ki bu sistemde istikrar sağlamak o kadar da zor değil .
    iktidar olan siyasi parti eline gücü toplamış zaten ve bu gücüne dayanarak çoğunlukçu bir politika izlemekte. Tabi ki de ülkede çoğunlukta olanların sözünün geçmesi son derece tabii . Sıkıntılı olan durum ise azınlık olarak kalan diğer siyasi görüşler. O bireylerin kendilerini ifade edebileceği bir ortam bırakılmamakta .

    Bu sistemin illa ki faydaları olacaktır , ama bizde ki karma usulle değil Amerika da Almanya da ki gibi bağımsız yargı olduğunda olacaktır. Bu yüzden işin uzmanı kişilerin biraz daha üzerinde çalışma yapması gerektiğini düşünmekteyim

    Siz değerli inci ailesini buraya seviyeli bir sohbete çağırıyorum buyurun gelin panpalarım. (her ne kadar inanmasamda )

    özet: özet felan yok okuyun şurda bir şey tartışcaz
    Tümünü Göster
    ···