-
826.
0en heyecanlı yerinde kalıyosun sende hep panpa be, geceleri okuyabiliyoruz sadece
-
827.
0bin züt huur 3-4 part atma 5-10 part at
-
828.
0la amcık agızlı yavsak yazacagın hikayeyi gibim klavyene boşaltayım oç ki hiç yazama dıbını zütünden gibip agzına sıçtımın iti askerden mektup mu yolluyon enter tuşunu gibip zütüne monte ettiğimin godoşu... yazacaksan yaz 10 15 tane... böyle yeni gelinin yannanı tutuşu gibi part oluşturan düşünce sistemini gibeyim... kaderine terk ettim seni pavyon şarkıcısı... konsomatris kılıklı peçete ızdırabı senii...
edit: tamam sakinim -
829.
0amk bununda mı gotu kalktı anlamadm kı. düiğer muallakler gibi az yazıp kacıyo.
-
830.
0zaman bazı akılsız şişko kızların beyni gibi değil tabii ki. durmaz
zaman ilerledikce anlatıcağı saat yaklaşıyo
o saat yaklaştıkca ben geriliyor, o gevşiyor idi.
- peki saat kaçda anlatıcaksın? dedim
- bizimkiler gelsin dedi
acaba tahmin ettiğim şey doğru muydu? ben sinirlenip ortalığı
yıkmamak için mi onların gelmesini bekliyordu
ya da onlardan herhangi bir güç, destek, cesaret mi alıcaktı
neydi onların gelmesinin sebebi?
- neden dedim
- işte. dedi
- peki diyip diretmedim, korkmasın, ürkmesin diye.
akşam olunca benim sinirimi yatıştırıcak
bir babayiğit görememiştim, en azından o arkadaş grubunda.
- söylesene bira alsınlar dedim
-sen zengin insansın sen al diyip ":D" tarzında bir gülüs sergiledi ağzında
bende hafif bir tebessüm ile yattığım koltuktan irkildim
kalktım.
sıkışmıştım arkada, ölüyordum
ne oldu sorusunu gözleriyle sorarken
- bekle dedim
üstünden zıplayıp yere indikden sonra çekyatı açtım
sonra tekrardan arkasına uzandım
bir müddet uyuya kalmışım
burnuma hafif bir şiddetle çarpan öpücük etkisiyle uyandım
sevcan burnumu öperek uyandırmıştı.
diğerleri gelmisti.
hem biraz daha rahat, hem biraz daha gergindim.
- ağır abiyim ben yapma bunları diye fısıldadım sevcanın kulağına
sessiz bir gülümsemeyle
- hadi kalk yemek yicez ağır abi dedi -
831.
0yemeği yedik. yemek esnasında muhabbet,
onların içtiği kola,
benim içtiğim biram
birayı her ağzıma değdirdiğimde sevcanın
dik dik gözlerime dikmiş gözlerini görüp
tam içemeden ağzımdan birayı çekmem ile geçti
yemek. arada bir ne zaman söylüyeceksin diye
kaşımı gözümü oynatıyorum.
daha vakiti var diye bir cevap alıyorum.
ağız okumada çok iyiyimdir. bir müddet sonra
-ne yaptınız?
diye sordular.
- seviştik dedim
ters ters baktı sevcan tekrardan.
- oturduk yaa dedi hafif bir sırıtmayla.
yalnız söylenildiği gibi değildi öğrenci evi.
patates kızartması, tavuk, kola, vs. vs.
baya ben kendi evimde bulamadığım yemekleri yiyordum
- nasıl aldınız bunu fakir öğrenciler değil misiniz siz? dedim
birden masada kahkaha tufanı koptu.
benim yüzümde herhangi bir kas çalışmadığı için
tepkisiz bir şekilde cevap bekliyor idim.
- hayır dediler
kızlardan birisinin adı selda idi.
- selda az daha bira aldınız mı dedim
- var daha dedi
- getirir misin dedim
- getiremez diye lafa atladı sevcan
- ben sana kola koyayım dedi
koyayımı biraz baskılı söyledi. anladım ki zütü korumak için
bira içmemek gerek. kolayla devam ettirip sofrayı
tekrardan televizyon karşısına geçmiş
standart bir türk "koyun" ailesine döndük. -
832.
0televizyon izlenirken gülünüyor, gülünürken
sevcan erkeklerle bakışıyor gülüyor mu diye kontrol amaçlı sanırım
bakıştıkca benim sinirler iyice geriliyor
gerildikce sabırsızlaşıyor,
sabırsızlaştıkca serdar ile anlatıcağı şeyi dinlemeden
ortalığı gibebilcek bir hale geliyordum.
televizyonun kumandasını bir hışımla alıp, televizyonu kapadım.
- ne oldu ya? uğultusundan sonra
- arkadaşların geldi. hadi dedim
- onların yanında olmaz dedim
- ne oluyor? diye gerildiler çocuklar.
- o zaman odaya diyerek kalktım
- tamam diye peşimden geldi.
odaya girdik.
- sinirlenmek yok ama dedi
- söz verdik ya. dedim
söz ağızdan bir kere çıkar, çıktığı yere bir daha girmezdi.
şimdiye kadar bu böyle olmuştu
ve anlatmaya başladı. ekgibsiz, abartısız, fazlasız, yazıyorum.
"o evin senin evin oldugunu biliyordum. serdarla eve geçtikten sonra bana tugay birazdan gelicek dedi.
bende okey oynucaz falan diye seni bekliyorum. oguzhan yerine bir kız bulduk. tugay onu çağırmaya
gitti dedi serdar bana. sonra benden ne kadar hoşlandığını söyledi. ben senden hoşlandığımı söyledim.
sonra bana bir tokat attı. ne yapıyorsun diye bağırmaya başladım. ağzımı kapatıp yatağa itti beni.
sonra üzerime çıktı gerisini biliyorsun"
- tecavüz diyorsun dedim sakin bir sesle.
- evet dedi
- peki kapıya kafamı dayadığımda "hadi serdarım, tugay gelmeden, hadi hadi. sesleri neydi dedim
- ya. nasıl anlatıcam bilmiyorum ama ciksden zevk alan bir siz değilsiniz.
zoraki de olsa zevk alıp o zevke bırakıyorsun kendini ister istemez dedi. -
833.
0görüntü gitmişti.
ses gitmişti.
his gitmişti.
ben, gitmiştim.
aşk, gitmişti.
göz kapaklarım gözbebeklerimin önüne bir perde olmuş, ağırlığından, göz kapaklarımı kaldıramıyordum
gözümün kenarından hafif yaşlar akıyor, hissediyor, ama dokunmuyordum
usulca, sessizce akan yaşlara, bendim onlar, dokunmamalıydım. akıp gitmeliydim.
kulaklarım çıkan kelimelerin, kelimelerin oluşturduğu cümleler tarafından tecavüze uğramış,
küçük bir kız çocuğu gibiydi. fakat sesi çıkmadığı, dili lâl olduğu için
hakim tarafından "kendi isteğiyle ilişkiye girmiş" kararı yemiş küçük bir kız cocugu gibiydi.
kulaklarım.. bundan sonraki duyumlar hep sıradan kalıcaktı sanki.. gittikce sinirleniyordum
hislerim bir ustanın elleri altında zımparaya yatmış, iyice örseneleniyordu
sevemiyordum, utanamıyodum, odada hemen arkamızda bulunan
gardolapın camı kalkıp, bütün tarihi gösterse kafamı yerinden cevirmez idim.
çünkü; utanamıyor, sevemiyor, bağlanamıyor, bağı koparamıyordum.
öylece bir ceset gibi yığıldım beni taşımak için oraya konuldugunu
farz ettiğim yatağa.
ben, kendimden cıkıp cok uzaklara gitmiştim. o kadar uzaklara gitmiştim ki
etrafıma toplanmış bütün öğrenci parçalarını, hayatımı gibmek için
tanrının kurduğu bütün tuzaklara yakalanmış,
hepsini sevmiş,
ve en sonunda hepsi ile bir şekilde ayrılmış,
aldatılmıştım. ölüyordum, bunu hissediyordum.
birde vücudumu lav gibi yakan siniri..
aşk da benimle beraber vücudumun derinlerinden, kalbimin
uçsuz bucaksız daha benim bile bilmediğim gizli karanlık bir bölümünden
cıkıp, ruhumun, hislerimin duyumlarımın ve görüntümün koluna girmiş
3-4 kız cocugu gibi sallana sallana gidiyorlardı..
herşey karanlıktı..
herşey aydınlığa inattı sanki,
herşey aşkıma inattı.
tanrı bizi değil, beni sevmiyordu
bu yüzden hiç kimseyle ben, biz olamadım.. -
834.
0rezervddd
-
835.
0sinirle yataktan kalkıp yumruğumu öyle sıktım ki
serçe, yüzük,orta ve işaret parmağım adeta avuçlarıma girdi
yahut avuçlarımda bundan sonra ömür boyu taşıyacağım bir yara bıraktı.
sevcanın gözlerine bütün sinirimle bakıyordum.
o da yatağın başında elini omzuma koymuş
- birşeyin varmı diye soruyordu
boğuk bir ses olarak kulak zarıma çarpıyor
ardından özgürlüğe, hava boşluğuna, gökyüzüne geri dönüyordu
sıktığım yumruğumla sevcanın kafasının hemen yanından
duvara öyle bir yumruk attım ki,
içinde belki de yarım asır kalmış alçının, tuğlanın vs.
tozu dumanı çıkıp duvarda kalıcı bir hasar bırakmıştım
ilk başta sevcanın yanına gelip,
"sevcaaan" diye bağırdığım gibi,
sevcanın karşısında
"laaaaaaaaaaaaaaaaaan!" diye bağırıp,
içerdeki bütün salak arkadaşlarını, sevcanı
konu komşuyu başımıza toplamıştım.
kapı ard arda çalıyor, ben sağa sola saldırıyordum
bir kaç biblo, bir kaç süs için alınmış saksıyı
yumruk, tokat, ve tekme vasıtasıyla kırmıştım.
kızlardan birisi şaşkın şaşkın beni izlerken
sevcan ve eda ne yapıcağını bilmez bir halde ağlarken,
evin gib sahibi sözde erkekler beni sakinleştirmeye çalışıyor
bir yandan da sevcana
"ne oldu" diye soruyordu?
sevcan ağlamasından ötürü cevap veremiyordu
çocuklar ellerimi arkada bir şekilde birleştirmeye çalışıyor,
itinayla vurmamaya özen gösteriyor fakat birleştirirken
ellerimin anasını gibiyorlardı.
- yapma tugay diye inledi yatağın üzerinden bir ses.
gözlerimin yaşına aldırmadan kafamı kaldırıp sevcanı gördüm
gözlerinin yaşını gördükce sinirlendim
ellerimi bir şekilde çırpıp onları geri attıktan sonra yatağın üstüne oturdum
oturmam ile beraber sevcanın beni kolları arasına alması bir oldu
göğsünde anne şevkatini buldukdan sonra hafifçe kalkıp,
- ben gidicem. kendine iyi bak, bundan sonra sen ve ben varız, biz yokuz.. dedim
bir restti, blöfdü aslında. gitmek istemiyordum
"dur" dese duracaktım.. ama ne diyecekti
ses telleri ne diye titreşicekti, bilmiyordum. -
836.
0dün gece için özür dilerim elektrikler kesildi birden bire. bunlar özür partlarıydı. akşama devam
-
837.
0hadi pekekent nerdesin ?
-
838.
0hadi panpa devam
-
839.
0bugün gece yarısından sonra kesin part var beyler. sıkmayın canınızı
-
840.
0olm başlığı açtığın günden beri takip ediyorum. yaklaşık 1 ay oldu ve hala hikayenin sonu yok. giberim artık tahtanı isyankar oldum senin yüzünden. hiç mi güzel bi günün geçmedi be. anlat olm artık kafama sıkıcam amk.
-
841.
0beklemedeyiz
-
842.
0burda olan varmı başlıyorum ona göre
-
843.
0bi ben varım galiba amk
-
844.
0Android - mobil ferre indirilen site söyleyin beyler
-
845.
0ırzını gibeyim bin komple yaz her gece ağlatıyorsun beni kahpe bir gün ağlayayım yeter