0
cahil milliyetçi, akıllı düşmandan kötüdür.. ülkücü camia, 60 seneden beri (ki; türkiye'nin en uzun siyasi akımlarından birisidir) ne entelektüel açıdan, ne bilimsel açıdan, ne sanatsal açıdan, ne de incelik-kibarlık açısından bir adım ileri gidememiş bir siyasi hareket. evet, milliyetçiler. ama hıhito milliyetçilik, diğer vatandaşlarına ne verebilir?
kuru sıkı tabancayla polat alemdar gibi poz vermenin nesi milliyetçiliktir? veya milliyetçi gibi görünüp kendi bireysel kaba gücünü oluşturma arzusu mudur? eğer öyleyse, ülkücü camia açısından son derece tehlikeli bir durumdur. çünkü hem ülkücü camia bunlara izin veriyor hem de izin verdiği halde itibar kaybediyor. ve bunu bilerek yapıyor demektir. facebook'ta filan böyle poz vermek kolay... ya rahmetli nihal atsız'ın karşısında böyle poz verebilir misin bilaader diye sormak lazımdır.
ülkücü camiadan kimse kitap okumaz. doğru düzgün yazı yazmayı bilmez. türk milliyetçisi diye geçinir ama türk dilinin imla kurallarını bilmez. dangıl dungul yazar. yazdığını okuyamazsın. "poğaça" yazmayı bilmez. "pohça, pühaça, boğaça, poça vs." yazar.
ülkücü camiayı okur yazar, gün görmüş insanların nezninde itici yapan bazı unsurlar vardır;
milliyetçiliği tekellerine almışlardır. onlardan başka kimse milliyetçi değildir. türklük tanımlarında islam da vardır. ülkücü camia için türk, müslümandır. başka türlü düşünülemez. ateist türk olmaz. veya bir türk, hristiyanlığa geçemez. türklüğü ve vatanseverliği bozulur. oysa ki; türklük başka bir şeydir, din başka bir şey. genelde de türkler, müslüman oldukları için bu tezi savunmaları da çok anlamsızdır.
çek-senet tahsilatı yaparlar. adam kaçırırlar, işkence ederler...
bir diğeri de, herkesi zorla kendilerine benzetmeye çalışmalarıdır. kendileri pantolon giyiyorsa başkası şort giyemez. şort giyen türk değildir ve dövülmelidir. saçı uzun olanlar, küpeli olanlar, eşcinseller, sosyalistler, liberal demokratlar, sosyal demokratlar sanki bu bayrağın altında yaşayan tek bir türk milleti değilmiş gibi onların üzerlerine sopayla yürürler ve ciddi darp ederler.
kız yurtlarının gece vakti kapılarına dayanıp "herkese veriyorsunuz, bize de verin!" diye camları taşlarlar.
öğrenci evlerini basıp, ahlaka mugayir bir şey var mıdır diye kontrol ederler, ellerinde bıçaklarla. özellikle adapazarı'nda bunu sistematik bir şekilde yaparlar ve polis bunlara müdahale etmez. oysa tc, bir hukuk devletidir ve kimsenin evine kimse mahkeme kararı olmadan zorla giremez...
(1978'de ankara-bahçelievler'de, yaşları 20-26 arasındaki silahsız 6 genci evlerini basarak öldüren camia da budur. olayı örgütleyen abdullah çatlı'yı ise bugün halen göz yaşları içinde anarlar... )
ve en kötü tarafı da; 70'lerde bizzat devlet tarafından nato'nun anti-komünizm programında kullanılmışlardır. kendi türk vatandaşlarına, mensup oldukları ve her fırsatta aşkla bağlı olduklarını söyledikleri milletin çocuklarına büyük işkenceler etmişlerdir. sakat bırakmışlardır, öldürmüşlerdir. polis karakollarında veya üniversite kampüslerinde... böylece devlet kayıtlarında devletin öldürdüğü adam sayısı sınırlı tutulmuş, geri kalanını da ülkücü camia halletmiştir. sonra da devlet tarafından işledikleri suçlar tespit edilip idam edilmişlerdir. hem kullanılmışlar, hem asılmışlar, hem de "vay dıbına koyayım, nasıl oldu lan bu?" deyip de bir gün düşünmemişlerdir. halen de düşünmemeye devam etmektedirler.
bir türk için yükselmenin ve ileriye gitmenin düşünmek ve sorgulamak olduğu çok aşikar iken, ülkücü camia salt itaat yolunu seçmiştir. düşünmeden, sorgulamadan itaat etme...
büyük bir kesimin gözünde ülkücü camia bu durumdayken ve örgüt hızla oy kaybetmekteyken içlerinden bir kişi bile "ya hemşerim ne oluyor, bi çek-i düzen verelim kendimize" demez.
içlerinden adam gibi biri çıktı esasında son zamanlarda. akademik düzeyde çalışmalar yapıyor ve en azından hödük değil. geçmişini biliyorum ama gözü açık gerçek bir milliyetçi gibi geliyor bana. prof. ümit özdağ hoca. inşallah camianın başına geçer de biz de iyice rahat ederiz...
özet: milliyetçilik iyidir. ama fazlası öldürür.
Tümünü Göster