+4
komşumuzun oğlunu hiç sevmem, tam bir bintir. çocukluğumuz aynı mahallede geçti. çoğu zaman tasolarımı çalardı çoğu zaman miskette ölümüne keperdi. ama bir şekilde hep yanımdaydı çünkü çocuktuk ve bazı şeyleri umursamayabiliyordun. Küçük kırgınlıklardan sonra bir bakmışsın yine arkadaş olmuşsun
ama büyüyünce işler değişti. nefret değil de adama kıl olmaya başlamıştım, zaten artık yollarımız da pek kesişmiyordu. evlendi, çocuğu oldu. aynı kendisi gibi bir bin, direkt babası amk. ne çocuğunu seviyordum ne babasını, büyümüştü ama hala yavşaktı
karısı ikinci çocuğuna hamileyken doğum esnasında öldü, çocuk kurtuldu. tüm nefretime tüm öfkeme rağmen mezarına gittik, beraber ağladık, acısını paylaştık
ne derdim yalakalıktı ne de tekrardan arkadaş olmak. biraz empati onun yalnızlığını hissetmeme neden olmuş ve ne olursa olsun en azından acısı kabuk tutana kadar yanında olmam gerektiğini hissetmeme neden olmuştu.
o kötü dönemlerini beraber içerek, dertleşerek geçirdik. sonra yeni bir kızla tanıştı aşık oldu, yine eski yavşak haline döndü. ben de uzaklaştım.
bugün de oğlunu beğenirsin beğenmezsin hırsız dersin pkklı dersin tanısan da tanımasan da suçsuz bir anne ölmüş. hiç televizyonlarda görmediğiniz hiçbir şekilde medyatik olmaya çalışmayan mütevazi bir anne... bırakın da rahat uyusun demek şakirtlik midir yoksa adamlık mıdır?
özet yok